Giriş
(9)

Mc donalds

etki
Mc donalds gibisi yok diyoruz da "gibisi" fazla değil mi sence de? Çünkü ortada mcdonalds göremiyorum ben. burgerkıng den tartışmasız daha iyi olduğu halde neden koskoca Bornova da Mcdonalds yok. Hatta izmirde çok az. Var birkaç yerde ama çok ücra köşelerde ıssız yerlerde. Ama adım başı burgerking h
Mc donalds gibisi yok diyoruz da "gibisi" fazla değil mi sence de? Çünkü ortada mcdonalds göremiyorum ben. burgerkıng den tartışmasız daha iyi olduğu halde neden koskoca Bornova da Mcdonalds yok. Hatta izmirde çok az. Var birkaç yerde ama çok ücra köşelerde ıssız yerlerde. Ama adım başı burgerking her yerde. Battı mı bu mcdonalds acaba yakında tüm şubeleri kapanacak gibi bi izlenim oldu bende.

Belediyenin önündeki Mc donaldsları kim kapattı?
0
etki
(03.10.16)
neden batsın ya :) arz talepten dolayı olabilir o dediğin durum izmirdeki gerçi ne düşünüp açıp kapatıyorlar bilemem mc donalds yönet oyununda da hiç başarılı olmadım
0
tiredpanda
(03.10.16)
Burger Kingden daha iyi olduğu tamemen senin görüşün. hatta hüsnü kuruntun. İkisinin de tarzları aynı olsada tadları ve kullandıkları ürünler farklı. Üstüne üstlük burger king bence daha çok bizim damak tadımıza uygun. Yani hem avrupai fast food hem de bildiğimiz(!) tadlar.

keza aynı avm de hem mc donalds hem burger king olduğunda burger king de daha fazla sıra olduğuna çok kez şahit oldum ben. ama sırf bu gözlemlememle burger king daha iyi, daha çok kazanıyor gibi bir safsata atamam ortaya.

Mağazalarının yaygınlaşmamasının tek sebebi olabilir, o da yeterince karlılığı yoktur. yani mesela bir zamanlar burger king açmak için 2milyon garanti para istiyorlardı; eğer bu meblaya daha fazla karlı bir iş varsa yatırımcı burger king açmaz o karlı işi kovalar.
0
mete kudur
(03.10.16)
burger king daha ucuz ve bana göre daha lezzetli. bu yüzden piyasada geride kalmış olabilir rakibinden.
0
jonestown
(03.10.16)
ikisi de bok gibi.bi menü alsan(ki içindeki hamburger köftesi yanılmıyorsam 80 gram) 18- 20 lira.yarım kilo kıyma 18 lira.başka sözüm yok.
0
mungojerry
(03.10.16)
Ben de burger kingi daha cok seviyorum. Ayda minimum 1 kez falan yerim herhalde burgerdan McDonaldstan yillardir yemiyodum ama bu yaz yaptigim avrupa gezisinde ucuza yemek yiyecek baska yer bulamadigimda mc tercih ettim bol bol. Avrupada mc daha ucuz Türkiyedeki mc fiyatlarini bilmiyorum ama kalite olarak burger cok daha iyi bence
0
nundu
(03.10.16)
çok uzun süredir yemiyorum belki üç yıldır. öncesinde cok yiyordum ve bence mc' in tüm ürünlerinde bir koku var. dondurmada bile.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.10.16)
burger king çok daha lezzetli ve daha çok tercih ediliyor. kendi beğendiğini en güzel sanıp da olayı garipsemek çılgınmış. iş yapmadığı için kapanıyor veya yenisi açılmıyor.
0
prodeq
(03.10.16)
Burger King yanlış olmasın ama 6 sene önce ciddi bir genişleme politikasına ve ucuz ürün politikasına geçti, işte sosun paralı olduğu dönemdi, bunun meyvelerini çoğu şubede aldı ve alamadıklarını da kapattı.
McDonald's tarafında Anadolu Grubunun politikası daha farklı sanırım, yani düzensiz büyümeden yana değiller gibi daha doğrusu bana göre burger king'in şu anda belki hamburgeri lezzetli geliyor olabilir ama içecekte rezalet durumda olduğu malumunuz ve yine şubeleri diğer fastfood restaronlarına göre daha pis durumda gibi geliyor bana bununda kontrolsüz büyümenin sonucu olduğunu düşünyorum, anadolu grubu ise farklı bir politika izliyor.
Tabi bunun yanında iki markaya da dünya genelinde azalan bir talep olduğuna dair yazılar çıkıyordu, bu da temkinli olunmasına sebebiyet veriyor olabilir.
0
atom karincanin torunu
(04.10.16)
bildiğim kadarıyla önceleri mc donalds anadolu grubunun da rüzgarıyla fast food zincirinde birinci sıradaydı. burger king ona göre daha geri plandaydı. kaldı ki mc donalds daha çok zenginlerin tercih ettiği bir yer pozisyonundaydı. ama 2007 - 2008'den sonra burger king inanılmaz bir atak yaptı. hem 2 menü kampanyaları hem de televizyonlarda reklamları dönmeye başladı. (benim hatırladığım cicişler falan oynamıştı saçma bir reklamdı.) bu reklamlar da markanın bilinirliğini iyice artırdı ve mc donalds pazar payını inanılmaz büyüttü. şu anda büyük avm'lerde yan yana mc donalds ve burger king şubelerine bakıyorum. burger her daim kalabalık.
0
eagle is free
(04.10.16)
(3)

Sizce olur mu?

nothing in my way
İşletme 2. sınıfa geçtim. Şehir dışında okuyorum. Bu yıl kyk yurduna güvenip özel yurtları kaçırdım. Hiç boş yer kalmamış. Ev arkadaşı arayışındayım ama zor gibi. Kısacası bu dönem sadece sınavlara gidebileceğim sanırım. 5 dersim var. Sizce okula gitmeden ders notlarıyla geçebilir miyim ne dersiniz?
İşletme 2. sınıfa geçtim. Şehir dışında okuyorum. Bu yıl kyk yurduna güvenip özel yurtları kaçırdım. Hiç boş yer kalmamış. Ev arkadaşı arayışındayım ama zor gibi. Kısacası bu dönem sadece sınavlara gidebileceğim sanırım. 5 dersim var. Sizce okula gitmeden ders notlarıyla geçebilir miyim ne dersiniz?
0
nothing in my way
(03.10.16)
yetersiz bilgi var, okuluna bağlı olmakla birlikte okula uğramayıp da geçen 2 tane ev arkadaşım oldu benim (kocaeli üniversitesi ve ankara üniversitesi) Ancak 2 side zehir gibi çocuklardı. birisinin bilmediği köşe yazısı(yazarı değil) yoktu, diğeride benim tanıdığım en çok kitap okuyan adamdı.
0
mete kudur
(03.10.16)
notlarını alabileceğin bir arkadaşın varsa olur gibi.
0
mungojerry
(03.10.16)
kyk yurtlarina bizzat gidersen misafir ogrenci olarak yer bulursun.
0
lanc
(03.10.16)
(3)

son zamanlarda okuyup da..

rajaz
vay anasını ne güzel kitapmış dediğiniz kitap var mı? yarın kitap alışverişine çıkayım diyorum da, çıkmışken alayım.misal, puslu kıtalar atlası. muazzam kitaptı. interstellar yapılmadan önce bu kitap okunmadıysa ben de bi şey bilmiyorum. bu tarz güzellikte, etkileyicilikte bi şeyler olursa çok güzel
vay anasını ne güzel kitapmış dediğiniz kitap var mı? yarın kitap alışverişine çıkayım diyorum da, çıkmışken alayım.

misal, puslu kıtalar atlası. muazzam kitaptı. interstellar yapılmadan önce bu kitap okunmadıysa ben de bi şey bilmiyorum. bu tarz güzellikte, etkileyicilikte bi şeyler olursa çok güzel bi tavsiye olur.
0
rajaz
(03.10.16)
Oldu baya ama kesinlikle Sapiens.

Şu an okurken yine aynı durum Homo Deus A Brief History of Tomorrow da var..

Kurgu kitaplardan aklıma gelmedi malesef.
0
qazaqwsx
(03.10.16)
ben her okuduğumda daha da irkiliyorum.

saatleri ayarlama enstitüsü
0
mete kudur
(03.10.16)
Sapiens + 1
0
neferkitty
(03.10.16)
(17)

Zevk olayı

basubadelmevt
Sizce hangi taraf daha cok zevk alıyordur iliskiden? Erkek mi kadın mı?Bahsettigim iliski türü cinsel olan.Okudugunuz ettiginiz bisiler var mı bununla ilgili. Yorumları beklerim. Hayır,kendime taraf secmicem cok zekiler:)
Sizce hangi taraf daha cok zevk alıyordur iliskiden? Erkek mi kadın mı?Bahsettigim iliski türü cinsel olan.Okudugunuz ettiginiz bisiler var mı bununla ilgili. Yorumları beklerim. Hayır,kendime taraf secmicem cok zekiler:)
0
basubadelmevt
(03.10.16)
bence kadın, orgazm hormonlarla ilgili birşey ve bundan alınan keyif eşit bile olsa kadınlarda arka arkaya olabiliyorlar. biz olamıyoruz (ya da en azından ben olamıyorum, aramızda olan illa vardır yerseniz)

onun dışında hiç titreyerek boşalan bir adama denk gelmedim (allah getirmesin) yani hiç şantiyede bile böyle hikayeler dinlemedim (neler anlatıyorlar aklınız almaz) ama titreyerek orgazm olan kadına denk geldim(ben bakirim, yani bi' arkadaşım anlatmıştı)
0
mete kudur
(03.10.16)
kadınlar daha fazla alıyordur, ama erkeklere kıyasla baya zor oluyor diye biliyorum.
yani uygun şartların bi kadın için oluşması daha zor, ama olduğunda daha fazla zevk alıyordur.

titreyerek boşalma olayı da kellere özgü diye biliyorum. kel arkadaşlar da normalden uzun yaşıyolar.
0
aydogank
(03.10.16)
Kadın 7-8 kat daha fazla zevk alıyor diyorlar bilimselmiş
0
limoncello
(03.10.16)
Bence kadınlar alıyordur. Bizim sistem sık tekrarlara uygun değil.
0
dissendium
(03.10.16)
ikisinin süresi farklı değil mi? Kadınınki daha kısa sürüyor galiba. E bu da algıyı etkiler?
0
neynep
(03.10.16)
serçe parmağını kulağına sok deli gibi kaşı. kulağın mı parmağın mı daha çok zevk aldı?
0
a r a m i s
(03.10.16)
Kadın, çok net:( erkeğim
0
benaslindayohum
(03.10.16)
neyle ölceceksin bu daha cok zevk alma isini merak ettim. orgazmi zevk almanın dorugu olarak düsünürsen, kadinlar acik ara önde. erkek bir sonraki icin beklemek zorunda, kadinlar arka arkaya defalarca orgazm olabiliyor. ama kadina zevk almanın günah oldugu, ancak orospuların zevk alacagi ögretilmis, bu nedenle kadinin beyninde daha cok bariyer var. bu sebeple de alacagi varsa da, almiyor zevk mevk.
0
thewizardofearthsea
(03.10.16)
Kadın orgazm olabilirse zevk alır ama çok büyük çoğunlukla orgazm olmuyor Türk kadını, o yüzden bence yanlış genelliyorsunuz. Ülkemizde zevk erkeğe mahsus.
0
yaren
(03.10.16)
kadın orgazmı erkeğinki gibi anlık gelişmiyor. kadın orgazmı bir süreç erkeğin aldığı zevk ise seksin süresiyle sınırlı. kadınlar orgazmı tarif ederken gözlerinin karardığından, dünyadan soyutlandıklarından falan bahsediyorlar. şimdi eğri oturup doğru konuşalım hiçbir erkek kendi boşalmasını böyle tarif etmez. hiçbirimiz boşalırken kadınlar gibi kendimizi kaybetmiyoruz.
0
jurgen windcaller
(03.10.16)
Kadının orgazm olma potansiyeli erkekten kat kat daha fazla, bilimsel olarak ispatlanmış da. Ha Türkiye'de erkeğin 10'da 1'i kadar falan orgazm oluyorlardır. Sevişmek=erkeğin ihtiyaçlarını gidermesi çünkü.
0
kingdom of rust
(03.10.16)
sünnet denen gereksiz operasyon yüzünden türk erkekleri zevk falan almıyor. bütün sinirler köreliyor çünkü hassas noktadaki.
0
tughan
(04.10.16)
Kadın tabularını yıkıp vücudunu tanırsa, potansiyeline erişirse onun aldığı zevkin onda birini bile alamayız. Kadın zincirleme orgazm olur, dakikalarca kasılması sürer. Erkek fırt diye gelir, ve seksin psikolojik hazzını bir kenara bırakacak olursak, erkeğin seksten aldığı fiziksel haz maalesef boşalırkenki ve boşaldıktan sonraki birkaç saniyedir. Bu süre kadınlarda daha uzun, üstelik kadınların erojen bölgesinde daha çok sinir ucu var. Yani kadın hep yener.
0
yirmisantim
(04.10.16)
Gençler, erkekler de multi orgazmikler ama ne kadar ihtiyaçları var o tartışılır. Kadın orgrazmı sadece 3 saniyeciktir bilginize!

Alıntı 1.
"kadınlar orgazmı tarif ederken gözlerinin karardığından, dünyadan soyutlandıklarından falan bahsediyorlar. şimdi eğri oturup doğru konuşalım hiçbir erkek kendi boşalmasını böyle tarif etmez. hiçbirimiz boşalırken kadınlar gibi kendimizi kaybetmiyoruz."

Alıntı 2.
"erkeğin seksten aldığı fiziksel haz maalesef boşalırkenki ve boşaldıktan sonraki birkaç saniyedir."

Her yaştan gençler, ergenlikte zannedildiğinin aksine ERKEKTE BOŞALMAK ORGAZM DEĞİLDİR. Birçok erkek hayatında orgazm bile olmamıştır ama oluyorum zanneder.

Kızlar ; Erkek kendi cinselliğini öğrendiğinde kadın bu erkeği genelde kaybetmiş olur. Erkek cinselliği hakkındaki olanca bilgisizliğe rağmen çoğu kadın kocasını orgazm edebildiğini zanneder. Ayrıca erkek tatmini kadın tatmininden zordur. Tatmin eşit değildir orgazm. Orgazm tat almaktır tatmin ise doymaktır.



Erkek boşalmadan da 'defalarca' orgazm olabilir ve bu orgazmlar 3 saniyecik de değildir! Erkekte boşalmak sadece zevkin sonudur noktayı koyar 'zevkin kendisi değildir' dolayısıyla istenmeyendir. Ergenlerde ise başka bir halt bilinmediğinden alternatifsizdir.

Erkeklerin de büyük kısmı aynen kızlar gibi cinselliklerinin farkında olmadıklarını bilmiyorlar. Hatta gördüğüm kadarıyla akıl vereni de bol.

Programın birinde Okan Bayülgen isimli gariban erkek cinselliği hakkında bir iki saçmaladı. Buradan yazmayla uğraşmıyorum şimdilik ama sırası gelecek... Neyse ben bunu en azından cinsellik hakkında bir şeyler biliyor zannederdim ama kültürsüzlüğünün yanında cinsel cehaleti de ağırmış.

Yanında duran adam buna "Hayır bir iki dakika değil her erkekte bir saat süren pompa süresi (orgazm konusundan çıktık) kapasitesi standart olarak mevcut." dedi. Sanırım an itibariyle 45 yaşına gelmiş olan Okancık "Geri çekilerek mi?" diye saf saf sordu. "Hayır aralıksız tek seferde!" cevabıyla yıkıldı. Tek döngüde 6 kadına yetecek süre...

Okancık sanırım programın sonrasında kendini eğitmesi gereken kişilerle uzun sohbetler ve psikolojik tedavisinin ardından erken boşalmasından kurtulmuştur. Türk kadınında da aşırı yaygın bir geç boşalma problemi mevcut ama onlar da bunu bilmiyorlar. Erkek eğitildikten sonra birden fazla probleminizi keşfediyor. Buradan tek tek listelemiyorum.

Her neyse sevgili Okancık bu canlı yayında rezil olma seansının ardından aynı yıl eşinden aman yani karısından boşandı. Yukarı da yazmıştım tekrarlayalım; 1. Erkek kendi cinselliğini öğrendiğinde kadın bu erkeği genelde kaybetmiş olur. 2. Erkek eğitildikten sonra birden fazla probleminizi keşfediyor.

Siz sizinkini kullanmayı öğrendiğinizde eş zamanlı olarak karşınızdakinin de kendininkini (kadınlığını) çalıştıramadığını öğreniyor öğretiliyorsunuz. Buradan da vajinal-klitoral orgazm farkına geliyoruz ve ben bu konuda da yazmayla uğraşmıyorum. Çoğu kişi vajinal orgazm olabildiğini zannediyor. Oysa tek yaptıkları penisi klitorise sürttürerek içeriye almaktan ibaret. Açıyı değiştirerek pompa yapın orgazm olamadıklarını anlayıveriyorlar.

Seksologlar ilk birkaç seansı seksi yanlış bildiğinizi anlatabilmek için harcadıklarını söylüyorlar. Altyapısını vermeden uykulu kafayla öylece karaladım. İki paragraflık siteye kitap yazamam anlamadığınızı anlayın yeter.
0
neotunc
(04.10.16)
tasvir yapmak gerekirse erkekler dışa doğru, kadınlar içe doğru bir çekim/itim tadında orgazm oluyorlar derler.

bu arada buzdağının görünmeyen kısmını da hesap etmek gerek. herkes "kendi yaşadığını" seks sanıyor fakat belki de kadın olsun, erkek olsun asıl hazlardan muaflar. belki de anca kıyısında dolaşıyorlar. bu işin kamasutrası var, tantrik seksi var. taocular seksin kitabını yazmış adamlardır mesela. sırf pozisyon olarak da düşünmemek lazım, onlara saygısızlık olur. kişi kendini eğiterek ve partnerine gerekli özeni göstererek level atlayabilir seks konusunda. bakmayın yani pornoların dikte ettiği fast-food kültürü tadında ilişkilere. ağızlarına extacy atıp seks yaptığını sanan adamlar onlar...
0
matrix
(04.10.16)
Kadınlar tabii ki. Kendini tanıyan, tabuları olmayan bir kadın orgazm olacağını yarim dakika öncesine kadar bile anlayabilir; tüm vücuduyla hisseder.
0
piremses
(04.10.16)
elbette kadınlar.
tartışmaya gerek bile yok.

tabii burada süreci çözebilmek önemli.
kadın kendini tanımıyorsa, neyi ne zaman nasıl yapmaktan hoşlandığını anlayamamışsa, erkeğin yarısı kadar bile bir şey hissetmeyebilir.

kadınlar için orgazm bir süreç, hatta dalgalar halinde gelen bir süreç.
yukarıda da yazılmış, bazen birkaç dakika öncesinden bile hissediyorsun yaklaştığını.
ama kadın için seksin kendisi de bir süreç zaten.
sürekli üstüne koyarak ilerliyorsun, mutlaka yeni bir şeyler çıkıyor.
hisler değişiyor.

seks ve orgazm kadın için ruha daha fazla hitap eden bir şey.
çünkü derinleştikçe, aldığın zevk, sekse bakış açın, seks yapma nedenin, orgazmı yaşama şeklin, bunun için tercih ettiğin/seçtiğin insanlar vs. hepsi değişkenlik gösteriyor.

erkekleri bu açıdan biraz mekanik ve şanssız buluyorum.
0
blatta hiberna
(04.10.16)
(8)

aşırı can çekmesi

yuvarlanantencereninkapagi
bazı geceler canım aşırı bir şeyler çekiyor, ekseriyetle gevrek..... yani simit. ve yiyorum :( yemezsem gözüme uyku girmiyor. size de oluyor mu? genellikle ne oluyor?
bazı geceler canım aşırı bir şeyler çekiyor, ekseriyetle gevrek..... yani simit. ve yiyorum :( yemezsem gözüme uyku girmiyor. size de oluyor mu? genellikle ne oluyor?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.10.16)
evet pisboğazlık diyorum ben buna, bi süre sonra bişey yemeden uyuyamaz oluyosun, çok arkadaşımda böyle.
0
killerbee
(03.10.16)
sucuk, bu yüzden de bu tür şeylerin tv reklamlarına çok karşıyım. (inanmayacaksınız ama kendim için değil)
0
mete kudur
(03.10.16)
ben de korkuyorum yemeden uyuyamayacagim diye. bütün gün yedigime ictigime dikkat etsem bile bir gevrek bütün günü mahvediyor :,(
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(03.10.16)
tabii ki ve tabii ki ÇİKOLATA.

s-media-cache-ak0.pinimg.com
0
qazaqwsx
(03.10.16)
valla hocam var bi dengesizlik bizim gibi pisboğazlarda ama bilemedim ben şimdi
0
killerbee
(03.10.16)
çok oluyo. evde yoksa km'lerce gidebilirim bazı durumlarda. Gittim de. Ama geçti mi geçiyo. ertesi zamanlara kalmıyo hiç.
0
neynep
(03.10.16)
Kurutulmuş ahududu. Gecen gece nasıl canım cekti anlatamam. Gittim cikolatalı ekmek yedim yok limon yaladım yok tuzlu bişiler yedim yok. Hani aclıktan değil onu farkettim ama acken yediğim zaman ki hazzı tokken alamıyorum niyeyse.
0
fıytfıyt
(03.10.16)
oluyor, özellikle sigarayı bırakalı. gece uykumdan uyandırıyor zorla uyusam da. genelde çikolata oluyor. eti karam stoğu var evde. bi tane yiyip rahatlayıp uyuyorum.
0
jonestown
(04.10.16)
(6)

macbook sorusu

Lusid*
öğretmen için kullanışlı olur mu? office programları vs. etkin kullanılacak bir de boş zamanlarda dizi mizi izlenir. bir de bunlarda kaç tane usb girişi oluyor, harici disk takarken sıkıntı olur mu?
öğretmen için kullanışlı olur mu? office programları vs. etkin kullanılacak bir de boş zamanlarda dizi mizi izlenir. bir de bunlarda kaç tane usb girişi oluyor, harici disk takarken sıkıntı olur mu?
0
Lusid*
(03.10.16)
Olur tabi çokta şık olur..

Macbook Pro veya Air da 1 yada 2 usb var ( fazlasıyla iş görüyor )
Macbook ta usb yok, type-C den converter kullanmalısın.

Edit : usb sayısı
0
lodos1907
(03.10.16)
bende ki macbook pro da 2 usb çıkışı vardı ama benimki 2010 mu 11 mi neydi
0
mete kudur
(03.10.16)
usb girişleri genelde 1 veya 2 oluyor modellerine göre. size macbook air tavsiye ederim. usb çoğaltıcılar var. orta kalite 20 liralık bir şey alırsanız fazlasıyla işinizi görür. harici disk takarken de problem yaşatmaz. onun dışında arkadaşların dediği gibi çok şık bir cihaz bence de. elinize de yakışır. 13.3 inch olanlarından alırsanız daha bir hoş olur. zaten evinizde dizi falan izlerken de tv'ye falan bağlarsınız. bağlamasanız bile 13.3 inch yeterli olur bence.
0
golgi aygıtı
(03.10.16)
paran varsa affetme
air +1
0
cedex
(03.10.16)
macbookpro mid 2015 2 tane usb 2 tane thunderbolt 1 tane hdmi 1 tane sd kart

ethernet girişi yok

vallla microsoft programları ile etkileşimi nasıldır bilmiyorum, içindeki pages, numbers, keynotes gibi uygulamalar çok kullanışlı.

ha sade dizi izlemek office çalışmak için macbookpro alınır mı bence alınmaz fiyatları bayağı yüksek

belki air mair olabilir

tabi mac diyosan ssd şart, retina ekran şart.

hani desen müzik, fotoşop, video edit hemen al diycem de şu an kararsız kaldım.


ayrıca usb hdd sorun olabiliyor, şöyle bir çözüme ulaştım

1 2 tb lik usb hddnin 500 gbsini exfat a formatlıyorum(windowsa dosya atıp alabilirsin böylece) geri kalan 250 gbsini(time machine ye ayırdım, periyodik olarak günlükler makinayı çökme mökme olmaz, olursa geri döndürebilirsin) geri kalanını da osx genişletilmiş günlüklü yani mac in kendi dosya sistemine formatladım böylece her işim çözüldü.

windowsa bişey atacaksam mac içinden osx genişletilmiş günlüklü sürücüden exfat a koypalayıp atıyorum, alırkende exffata alıp osx genişletilmiş günlüklüye atıyorum.

genel kullanım olarak çok memnunum, stabilite verdiği tepkiler çok iyi. pil performansıda muhteşem emsalleri 3 saatte kaykılırken 9 10 saatlere ulaşabiliyorsun.
0
killerbee
(03.10.16)
Macbook Air kullanıyorum, 5-6 ay oldu alalı. 2 usb girişi var. gayet hafif ve kullanışı iyi.
Ben okuldaki hdmi girişe uygun bir çevirici ara kablo aldım bi sorun olmadı.
Harici Disk kullanımında da hiçbir sorunla karşılaşmadım.
Office programlarını(microsoft) online kullanabilirsiniz. Kendi programlarını kullanması daha keyifli(şahsi fikrim) ama farklı bilgisayarlarda usb- mail ile atınca problem oluyor mu görüntülenmesinde bilemiyorum yanlış birşey söylemek istemem.
0
bilemedik biz onu
(03.10.16)
(11)

bunalımlı soru

yuvarlanantencereninkapagi
hayata dair çok şey kaçırmış gibi hissediyor musunuz? bir şeylere geri dönüşü olmaksızın geç kalmışlık hissi.ve hala bir şeyler yapmamaya devam ediyor musunuz? nasıl harekete geçiyorsunuz, bu hisle nasıl baş ediyorsunuz?hiç de bu saatlerde düşünülesi şeyler değil.
hayata dair çok şey kaçırmış gibi hissediyor musunuz?
bir şeylere geri dönüşü olmaksızın geç kalmışlık hissi.
ve hala bir şeyler yapmamaya devam ediyor musunuz? nasıl harekete geçiyorsunuz, bu hisle nasıl baş ediyorsunuz?

hiç de bu saatlerde düşünülesi şeyler değil.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.10.16)
Bir hedef belirledim. Aslinda 10 yil once belirledigim hedefe ulasamayacagimi ima eden her seye ragmen buna tekrardan tutundum ve bence yapacagim. Bu dusunce bile beni inanilmaz heyecanlandirdi. Su an yerimde durasim bile yok.
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine
(03.10.16)
Geçmişi düşünmüyorum, anı yaşamaya çalışıyorum. Çok şey kaçırmadım, sadece daha verimli olabilirdi. 23 yaşındayım, bir şeyleri kaçırmak için daha çok erken.
0
dissendium
(03.10.16)
Yaş kaç?
0
rastinon
(03.10.16)
1. Evet
2. Evet
3. Harekete geçemiyorum.
4. Bu hisle başedemiyorum.
5. Hiç aklımdan çıkmıyor.
0
yaren
(03.10.16)
1 evet
2 hayır
3 evet
4 "beyle"
5 takmıyorum , en değerli şeyimin zamanım olduğunun farkına vardım, önümde ki maçlara bakarım.
0
killerbee
(03.10.16)
potansiyelimi kullanamadığımı düşünüyorum, bunla ilintili olarak geç kalmışım hissi zaman zaman darlıyor, geç kalmakla beraber sanki sıkışmışım gibi de hissediyorum bi' yandan. insan böyle düşünüyorsa çok üzülüyor yalnız, bir de karadelik gibi başladı mı içine çekiliyorsun bu dangalak ruh halinin. durumların gücüm/isteğim dahili veya dışı, farketmiyor, böyle olduğunu kabulleniyorum. hareketsizliğe ihtiyacım varsa birkaç gün hareket etmiyorum, dinleniyorum, kendimi de gereğinden fazla üzmüyorum. birkaç güne toparlıyorum. yarışa kaldığım yerden devam ediyorum. önemli olan kazanmak değil çünkü.
0
evde liyakat kalmamis
(03.10.16)
1 o kafada degildim ama sanırım olacağım
2 valla evde kalmama olayı konusunda yapabileceklerim sınırlı.
3 ben üzerime düşeni yapıyorum ama bazen can istemeyince istemiyor yani napam bıktırıldım
4 suan umrumda degil de sanırım cocuk yapmak için gec kalınca dert keder sahibi olabilirin
0
fıytfıyt
(03.10.16)
bunlar hep facebook'un oyunları.

Çok ciddiyim bununla ilgili sosyal araştırmalar da var zaten. İnsanlar son 5-6 yıldır bunu tartışıyorlar zaten, kendini gerçekletirmek.

Teknik olarak kendini gerçekleştiremezsin, dünya zaman ve mekan sınırına tabidir çünkü ama aklın değil, patladığınız/patladığımız nokta işte tam burası.

Bi' hedefin olabilri ama oraya ulaşmaya yaklaştığın anda(zor ihtimal ama velevki gerçekleşti) hedefine alışırsın ve başka bir yöne eğilirsin, bu eskiden yoktu. Facebook'un başa bela ettiği birşey, meşhur samsung'un bilmemne yöneticisi hikayesi de buna güzel bir örnek teşkil ediyor aslında.

Onun dışında, biz şurada çok şey yaşadık, kaçırmadık (lisede ne fırlamaydık) diye gezenlerin tamamı aşşağılık psikolojisi içindedir, bunun hakkında da hepsi aynı fikirde olmak kaydıyla çokcana yazı ve söz var.

Sahip olma ve imzalama ile ilgili şeyler bunlar. O yüzden sorularının cevabı mastürbatif ergen bünyelerin dışında herkeste aynı olacak. Kimisi farkındalık içinde ''olur ya bu hayat'' diyecek kimisi depresyon etkisiyle ''evet herşeyi kaçırdım ve boğuluyorum düzeltemiyorum'' diyecek kimisi de ''yok yea, oğlum biz üniversitede bütün okulun gözdesiydik(!)'' diye sallayacak. Kaliteli yaşam dedikleri şey zaten bu. Sorularını bu pencerede yanıtlaman çok daha sağlıklı olacaktır senin için.
yani, sorunun cevabını birazdan yazacağım ama sorunun çözümü şu; ''düşünme.''

Ve evet; hayata dair çok şey kaçırdık, ve herzaman birşeylere geri dönüş olmaksızın çok geçtir ama yine de başka şeylere dönüş olacak zaman(başka şeylerden kastım optimum diyorlar ya hah işte o) her halde(durumda) bulunur. ve bu yüzden birşeyler yapmaya devam etmekten başka şansımız yok, devam etmeliyiz. Bizi harekete geçiren tek şey motivasyondur ve motivasyon kaynaklarını , senden benden daha akıllı adamlar tıpkı bir 2x2=4 analizinde açıp ayrıntılı olarak madde madde anlatmışlar, yazmışlar bi'de onların üstüne hormonları tetikleyen kimyasalları bulmuş yine bizden akıllı başka insanlar, yani motivasyon ile birşeyler yapmaya devam ediyoruz(harekete geçiyoruz) ama bu kaynakların ne olduğu ve neye hizmet ettiği kişiden kişiye değişiyor. Bu hisle nasıl başa çıkıyoruz, yine motivasyonla. Aslında senin aradığın soruların cevaplarının hepsi verilmiş ve bunların çoğunu motivasyon taraması yaparak ulaşabileceğin yerlere koymuşlarda biz yine de nasıl harekete geçtiğimizi cehaletimizle şöyle 3 parçada anlatalım
ı)yapılacak iş ıı) sevilecek birşey ııı)peşinden gidilecek bir hedef ile rolantiden kurtulabiliyoruz, ve hızlı okumanın temel mantığı ile bu aynı şey. beyninin üst kısmı birşeylere dahil oldukça gevezeliği azaltıyor ve seni sakinleştiriyor. Yani çokcanasını ütmek için oynayarak yapıyoruz. (insanlık adına cevap verdim ya la, vay arkadaş)
0
mete kudur
(03.10.16)
Eskiden çok üzülürdüm zamanında yapmadıklarıma/yaptıklarıma, emek harcayıp olduramadıklarım ile emek harcamadıklarım ama emek harcasaymışım bugün işime yarayacaklara. Artık üzülmüyorum. Çünkü ne kadar yaparsam yapayım, ne kadar toplarsam toplayayım, toplamış halimle bile elbet bir şeyler yarım kalacak, elbet ilerisi için tamamlanması gereken ve zamanım/enerjim/param vb. olmadığı için eksik kalan şeyler olacağını fark ettim.

Bu düzenin bana dayattığı çoğu şeyden elimi ayağımı çektim, gerçekten yapmak istediğim için yapmak istediğim şeyler önemli, yapmam zorunlu bırakılan ama bana fayda sağlamayacak sırf cv'de olsa ne kaybedersin denilen şeylerden filan vazgeçeli çook oldu ve inanılmaz rahatladım.
0
kaymaktutmayansicaksut
(03.10.16)
1. Eğitimim konusunda evet. Keşke daha özenli davransaydım diyorum.
2. Ediyorum valla iş güç biraz zor geliyor
3. Bir gün harekete geçerim diye düşünüyorum. İsteyince yapamayacağım şey yok deyip kendimi avutuyorum.
0
petekpare
(03.10.16)
evet çok şey kaçırdım. gençliğimin büyük bir çoğunluğu boşa geçti mesela. 26 yaşında üniversiteye başladım. şimdi bitti. devamı gelecek. aslında zor olan geç kalmışlık hissiyle uğraşmak en acı olan kısımlar oraları. bir şey yapmamak acını daha da artırır. harekete geç. önce plan kur. adım adım onu uygula. küçük adımlar. 5 veya 10 yıl sonra da hale bu hareketsizlik hissi ile yaşamaya devam etmek istiyor musun?
0
expressive
(03.10.16)
(10)

Boş oda doldurmaca

kahin ahtapot paul
Allahını seven evimi düzenlememe yardım etsin. 2+1 evde kalıyorum. Salon yok, en büyük oda benim yatak odam+yaşam alanım. Bir tane az ışık alan odayı giyinme odası yaptım, şimdi bir odam daha boş mat, pilates topu falan duruyor öyle. 9 10 mt2 büyüklükte, tüm gün ışık alıyor, karşısı boş bir duvara b
Allahını seven evimi düzenlememe yardım etsin. 2+1 evde kalıyorum. Salon yok, en büyük oda benim yatak odam+yaşam alanım. Bir tane az ışık alan odayı giyinme odası yaptım, şimdi bir odam daha boş mat, pilates topu falan duruyor öyle. 9 10 mt2 büyüklükte, tüm gün ışık alıyor, karşısı boş bir duvara bakıyor.

- Oraya koltuk takımı alıp yerleştirip salona dönüştürmeyi çok istemiyorum, yani evde olduğum müddetçe kendi odamda oluyorum, evime çok gelen giden olmaz gelen de benim odamda takılır zaten.

- Ktaplığı çalışma masamı oraya taşıyıp bir çalışma odası yapayım dedim ama çok kullanmazmışım gibi geliyor.

1+1 evler o parayı etmez diye kaldığım bu evde odaları kullanmamak biraz sıkıcı olmaya başladı. Ne yapılabilir?
0
kahin ahtapot paul
(02.10.16)
çalışma odası olarak kullanırdım ben.

ama spor odası da yapılabilir.
0
kurnaz
(02.10.16)
hiç uğraşma, ütü masası, gereksiz yer kaplayan sandalye falan(mesela birileri gelmesi halinde ihtiyaç duyabileceğin yataktır döşektir) çamaşır askısıdır bunları koy ve o şekilde kullan

ev senin evin, burada yaşayan da sensin en rahat bu şekilde olmalı diye düşünüyorum, kasma koltuk takımı falan neymiş ki

ha ben acaip dağınığım evime de birileri sık geliyor, topla topla dert oluyor içime dersen, o zaman yine koltuk takımı fazla gelir. ufacık oda zaten.
0
killerbee
(02.10.16)
Calisma/hobi odasi en ideali.

Ikeadan guzel bi kitaplik, onune sallanan sandalye, ufak bi calisma masasi.

Kafa dinlemelik bi yer olur. Arada oda degistirip havani degistirirsin. Onun disinda cok da bise yapilmiyor o kucuk odalarla. (En fazla yatak atip misafir odasi yaparsin iste)
0
brkylmz
(02.10.16)
bırak boş kalsın.

Ben bazen böyle geceleri 4-5 gibi uyanınca bi kahve yapıp güneşin doğuşunu bekliyorum camın önünde, ışıkları filan hiç açmadan kışları kaloriferin önünde oturuyorum, bazen 2 saate yakın oturduğum oluyor.

Geceleri belki sadece bende olmuyordur, ya da oluyordur bilmiyorum ama uykumu kaçıracak şeyler geliyor aklıma ''şu ne oldu, ne olacak, şöyle mi yapsak'' diye beynim gevezelik ediyor, ve hiçbir hamle yetisi olmayan bir saatte bu olduğu zaman bir de üstüne bunu niye yapıyorum diye kendime kızıyorum bunlarda ekleniyor üstüne beynim hiç susmuyor. işte o zamanlar kalkıp bu karanlık salonda oturmak bana iyi geliyor.


Çalışma odası mantığını ben hiç anlamıyorum, belki de böyle bir alışkanlığım hiç olmadığından ama çalışmak isteyen insan heryerde çalışıyor zaten, bunun için soğuk bir oda kapatmak bana hep anlamsız ve kullanışsız geliyor(eğer freelance bi' işiniz yoksa)
Mesela benim tanıdığım eve en çok iş getiren kişi bi' avukat ve kanepenin (böyle bildiğin oturma kısmı filan geniş koca kanepe) üstünde bazen bağdaş kurup bazen ayaklarını uzatıp dosyalarını kalemlerini ve ataşlarını yanlara dizerek bir yandan çay içiyor bir yandan çikolata yiyip bir yandan da işini yapıyor, arada odaya oğlu gelip baba playstation oynayalım mı diyor olmuyor lig tv de eski maçları izliyorlar, arada televizyona bakıp eski maç görüntülerinde gol! filan diyip coşuyor.


oysa kocaman evi var ve eğer bi' odayı çalışma odası yapsa sanmıyorum orada o sıcak ve alışmışlığı sağlayamaz,
0
mete kudur
(02.10.16)
bi tane çekyat vari kanepe alınabilir yada tekli yatak alınabilir veya 1 tane deri güzel tekli seksi koltukta alınabilir.
0
killerbee
(02.10.16)
kendi odana sadece uyumak için gir. diğer odayı buna göre dizayn et.
0
zgrydn
(02.10.16)
ben olsam bi odaya sinema sistemi kurardım. perdesiyle, projeksiyonuyla, ses sistemiyle.
0
pide
(02.10.16)
oraya bir halı ve yer minderleri, arkaya da yastıkları koy. şark köşesi gibi. al sana mis gibi bir oda.
0
gotic
(02.10.16)
Ben de yere minder at demeye gelmiştim, zaten denmiş. Arada diğer odadan sıkıldığında kitabını alıp geçersin oraya. Veya minderlere uzanıp boş boş tavana bakmak bile güzel olur.
0
kingdom of rust
(02.10.16)
bence ne kadar boş, o kadar sade ve huzurlu. şark köşesi gibi bir bölüm yapabilirsin bence. ben böyle bi köşeyi japon kültürüne göre şekillendirmeyi düşündüm mesela son zamanlarda aşırı anime izlediğimden ötürü :D
0
matrix
(02.10.16)
(7)

İlk defa kitap okuyacağım

uzun sacli kel cocuk
Üniversiteye başladım ve açıkcası 4,5 yıldır hiçbir kitap okumadım, okuyamadım. Başlarda okumak istiyordum fakat dehb'li olduğumdan kitaba başlayıp sıkılıp bırakıyordum. Şimdi kendimi daha iyi hissediyorum ve kitap okumamanın yarattığı eksikliği gidermek, kendimi geliştirmek istiyorum ama nereden,ha
Üniversiteye başladım ve açıkcası 4,5 yıldır hiçbir kitap okumadım, okuyamadım. Başlarda okumak istiyordum fakat dehb'li olduğumdan kitaba başlayıp sıkılıp bırakıyordum. Şimdi kendimi daha iyi hissediyorum ve kitap okumamanın yarattığı eksikliği gidermek, kendimi geliştirmek istiyorum ama nereden,hangi kitaptan başlayacağımı pek bilmiyorum doğrusu. İşte bu sebepten ötürü yardımlarınızı bekliyorum sevgili suserlar, mutlaka "şunları okumalısın, bunları okumadıysan öl amk" dediğiniz kitaplar var mı? Kitap okumaya hangi kitaplarla başlamalıyım? 5'lik veya 10'luk bir liste oluşturursanız çok sevinirim.
0
uzun sacli kel cocuk
(02.10.16)
Ben olsam, kendime şöyle bir liste yapıştırırdım.
alice harikalar diyarında
bu şehirde herkes akrabam olur
dinle küçük adam
martı
ve tabiki finali de saatleri ayarlama enstitüsü ile yapıyoruz. Diğerlerinin hepsi zaten buna ulaşabilmek için birer kat planı sadece.
0
mete kudur
(02.10.16)
Hayvan ciftligi ile basla.

www.vikitap.com
0
japon askeri
(02.10.16)
suç ve ceza bana okumayı sevdiren kitap olmuştu. bence mutlaka okumalısın.
0
nathanieltroy
(02.10.16)
@mete kudur

-Duyuru'da yeniyim cevaplama seçeneğini bulamadım ama sanırım böyle oluyor.-

Yazıya başlarken troll sandım devamını okuyunca rahatladım:) Gerçekten diğer kitapların temelini bu kitaplar mı oluşturuyor?
0
🌸uzun sacli kel cocuk
(02.10.16)
@japon askeri

Aslında bana kitap okumama kararımı verdiren kitap 1984'tü, o yaşta ağır geldi sanırım. Şimdi intikamımı almak için iyi bir başlangıç olabilir, teşekkürler
0
🌸uzun sacli kel cocuk
(02.10.16)
"arap sen okuma"

iletişim yayınlarından.
0
bigbadabum
(02.10.16)
@bos dusunce balonu

polisiye kitaplarına karşı benimde bir ilgim var sanırım, ortaokulda Dört Kafalardar'ın baya bir kitabını okumuştum hatta okuyabildiğim tek türdü, iyi bir başlangıç olabilir teşekkürler
0
🌸uzun sacli kel cocuk
(02.10.16)
(5)

İsminizin geçtiği karikatür görünce enee adım geçiyo diyor musunuz?

basond
resimdeki örneklerdeki gibi...
resimdeki örneklerdeki gibi...
0
basond
(02.10.16)
benim adım tabiri caizse ''köpek kanı'' gibi her 3 kişiden 1'inde olduğu için garipsemiyorum ama ismime az rastlansaydı sahip olana ve yazana bi' sempatim oluşurdu.
0
mete kudur
(02.10.16)
Bir karikatürde adımın geçme şansı yok. İlkokuldaki matematik problemlerinde öğretmenimiz hepimizi sırayla soru cümlesinin öznesi yapıyordu. Bir orada oldu işte.
0
dissendium
(02.10.16)
ister istemez oluyor tabi. ama biz zaten arkadaşlar arasında karikatürleri fotoşoplayıp isimlendirip eğleniyoruz her türlü...
0
matrix
(02.10.16)
umut sarıkaya, o dönem eski sevgilisinin yeni sevgilisiyle ya da kendisine borcu olan ama ödemeyen biriyle aynı mıydı neyse artık adımı sürekli kullanıyordu bir ara karikatürlerinde. hep de alttan alttan geçirilen kişiler oluyordu bunlar. arkadaşlar facebooktan instagramdan falan etiketliyor denk gelince. ben de ehe mehe diye gülüp geçiyorum.

yenilerde ve diğer çizerlerde pek rastlamadım
0
nrmnm
(02.10.16)
az önce meraktan adımı yazıp karikatür arattım çıktı skdjksd durumumu özetleyen bi şey çıktı acayip güldüm.
0
rayde
(02.10.16)
(28)

1. Geleneksel Anonymice Kitap Şenliği

anonymice
Merhaba,Ben anonymice.Kiindle almam ve artık bir kitaplığa ihtiyacım olmaması dolayısıyla kitaplığımı dağıtmaya karar verdim.Kargo ücreti size ait olmak üzere (sürat kargo) isteyen herkese karışık olarak 4'er kitap yollayacağım. Kitaplar tamamen kitaplığımdaki sırayla gidecek olduğundan dolayı istek
Merhaba,

Ben anonymice.

Kiindle almam ve artık bir kitaplığa ihtiyacım olmaması dolayısıyla kitaplığımı dağıtmaya karar verdim.

Kargo ücreti size ait olmak üzere (sürat kargo) isteyen herkese karışık olarak 4'er kitap yollayacağım. Kitaplar tamamen kitaplığımdaki sırayla gidecek olduğundan dolayı istek yapmamanız rica olunur. Kime ne çıkacağı belli değil yani.

İsteyen arkadaşlar bana ulaşsın lütfen, ayrıca mesajlarınıza geç cevap verebilirim bunu da dikkate alınız lütfen.

Modlardan rica: Üstte kalma olasılığı varsa kalsın lütfen.
0
anonymice
(02.10.16)
krem peynir,
Köy okulu için biraz ağır kitaplar, herhangi biri icin biraz ağır kitaplar.
0
🌸anonymice
(02.10.16)
her yazılanı okumaya değer olarak görmüyorum(kişiden kişiye değişen ilgi alanlarından dolayı) bu yüzden rastgele bile olsa hiç olmazsa kitapların konularından ya da sıradaki 4 kitabın isimlerinden bahsetseniz çok daha faydalı olur.

Mesela ben lotr tarzı kitaplardan hiç haz etmem, velevki bu güzel şenliğe talip oldum ve bana lotr ya da harry potter yahut buna benzer bir dosto romanı geldi ? e bu sefer de ben mi birine gönd, aslında iyi fikirmiş böyle eğlenceli bi' aksiyonda çıkmış olabilir, okuyan bir diğerine gönderebilir filan. bak şimdi, durduk yere ilgilmi çekti.
0
mete kudur
(02.10.16)
sevdim yöntemini. böylece zar atma tadında kaotik bir anısı da olur. karma'mız neyse ona göre bir kitap gelir falan. :) gün içi mesaj atacağım...
0
matrix
(02.10.16)
Ben kaosun gücüne inanırım. Her kararımı zar atarak veirim. Sevgiyle katılıyorum. Çok iyi yapıyorsunuz...
0
douglas
(02.10.16)
4 kitabın kargo parası en az 20 tl. 20 tl ye cumartesileri gezegen sahafa kitap mezatına gidip 6 tane istediğim kitabı alırım. arada dinlediğim kültürsohbetleri de yanıma kar olur.
0
turgut uyar
(02.10.16)
Listesiz olmaz. Okuma eyleminin kendisini değil o sürecin bize kattığını seviyoruz.
0
saclari saman sarisi
(02.10.16)
ilk girimin devamı: düşünsene 20 tl kargo parası vereceğim elime geçen kitaplar seren serengil tuna kiremitçi ayşe kulin gibi gram edebi değer taşımayan kitaplar olacak. malesef saçma uygulama. ha kargo parasını sen karşılarsın o zaman bir anlamı olur.
0
turgut uyar
(02.10.16)
abi pardon ya ekşicilerin ne kadar nankör, eleştirici ve kıymet bilmez olduklarını unutmusum.

Katılmak isteyen mesaj atsın lütfen. sürat kargoda max 10 lira tutar 4 kitap.o da maks.
0
🌸anonymice
(02.10.16)
PTT kargo da kitap gönderimine %50 indirim uygulanır. Bilginize.
0
eski sozluk
(03.10.16)
@douchebag

o yüzden 4 kitapla sınırladım. aynı zamanda satsınlar-sorun değil. benden cıkıyor gonderi sonrası.
0
🌸anonymice
(03.10.16)
Benim hoşuma gitti fikir,istek kabul etmeden en azından kütüphane fotoğrafı çeksen insanlar neler olduğunu/ olmadığını görür diye düşünmekteyim. Ona göre tamam deyip, bahtlarına çıkanı kabullenirler. Benim ''Ben de!'' dememin önündeki engel bu belirsizlik açıkçası. Bir 'Türkiye'de Misyonerlik' kitabı ile de en çok satan aşk romanıyla da karşılaşmak istemem o kadar heyecanlanıp :)
0
kaymaktutmayansicaksut
(03.10.16)
Ben de tebrik etmeye geldim fakat en azından kitapların türlerini belirtseydiniz insanların aklında daha bir otururdu diye düşünüyorum. örneğin; psikoloji ağırlıklı kitaplar, dünya klasikleri, yeraltı edebiyatı, rus edebiyatı, veya ortaya karışık gibi.

edit: ayrıca bilgi olarak vereyim, dursun. belki birileri faydalanır. ptt kargo ile normalde gönderim ucuz fakat kitap gönderimleri %50 indirimli oluyor. böyle ucuza getirebilirsiniz.
0
dedimmidemedimmi
(03.10.16)
Ben talibim payıma düşen 4 tane yeni razıyım.
0
emfuzi
(03.10.16)
bana da gönderebilirsin...kaderime razıyım...
0
gkhT
(03.10.16)
arkadaşlar, 20 adet kitap rezerve edildi, zaman bulup kargo firmasına gidersem göndereceğim, bunun dısında isteyen olursa lutfen adres ve isim bilgisi versin.Daha onlarca kitap var. Elden malesef veremem babamın rahatsızlıgı dolayısıyla zor cıkıyorum herhangi bir yere.
0
🌸anonymice
(03.10.16)
ben de talibim.
0
Kızılçam Kitabevi
(03.10.16)
48 kitap rezerve edildi arkadaşlar. daha var, ama azaldı. Koş vatandaş:)
0
🌸anonymice
(03.10.16)
banada banada
0
freetakilir
(04.10.16)
Ben de istiyorum ya, çok güzel bi fikirmiş bu :) Sürprizlere bayılırım. Bence gelecek kitapların ne olduğunu bilmemek daha güzel. Yılbaşı hediye çekilişi gibi çok tatlı <3

Belki ileride hep birlikte duyurucak böyle bir kitap takas etkinliği falan düzenleriz :) Hatta keşke toplaşıp bir takas pazarı yapsak sadece kitaplarla da değil her şeyle.
0
buff
(04.10.16)
Ben de istiyorum
0
Adramelekhh
(04.10.16)
kaldıysa ben de talibim.
0
jamiro
(04.10.16)
İlle de liste olsun kafasını ben de çözemedim. Nerden biliyosun boşa gideceğini?

Kaldıysa eğer alabilirim ben de.
0
IncredibleMau
(04.10.16)
Hocam kaldiysa ben de talibim!
0
odinin sakali
(04.10.16)
arkadaşlar 72 kitap rezerve edildi. Bunları kargolamam bir süre alacak. o açıdan simdilik baska istek alamıyorum.

Kargolamaya en kısa zamanda baslıyorum. bilginize
0
🌸anonymice
(05.10.16)
arkadaşlar lojistik sorunları yaşıyorum. haberiniz olsun sonra küfretmeyin bana.
Sürat kargo acentesinin araba arızalıymıs, posette bulamadım zıpcıktılarda- size cok yuk olmamak ıcın suratle gondermek ıstemıstım ama digerlerıyle gonderırsem cok pahalı olacak, kabul goremeyecek diye endiseleniyorum..

s.mış vaziyetteyim. ama bir yolunu bulacağım, kitaplar hazır-sadece poşetleme ve gonderme kısmı kaldı.
0
🌸anonymice
(08.10.16)
hocam benim için her kargo uygun ama ptt kargo en ucuzu herkes için uygun olacaktır. gönderemiyorsan da canın sağolsun niye sıkıyorsun ki canını. hediyeydi zaten sonuçta :)
0
Kızılçam Kitabevi
(09.10.16)
Yalan mı oldu?
0
podrostok
(13.11.16)
yalan oldu...

lojistik sorunlar , kabul edilmeyen klitapların geri gönderilip kargo parasının bende patlama olasılığı ve araya giren bir kac sey malesef projenin sonunu getirdi...
0
🌸anonymice
(13.11.16)
(13)

ne yapardınız?

signore
hukuk 4. sınıf öğrencisiyim. büroda çalışacak hukuk öğrencisi arayan bir avukata twitter'dan mesaj atmıştım 5 gün önce, "kimseyi bulamadıysanız ben çalışabilirim" diye. 5 gün içinde hiç cevap gelmedi, ama mesaj attığım avukat twitter'da gayet aktifti. şimdi cevap geldi: "bulamadık". başvurduğumda ça
hukuk 4. sınıf öğrencisiyim. büroda çalışacak hukuk öğrencisi arayan bir avukata twitter'dan mesaj atmıştım 5 gün önce, "kimseyi bulamadıysanız ben çalışabilirim" diye. 5 gün içinde hiç cevap gelmedi, ama mesaj attığım avukat twitter'da gayet aktifti.

şimdi cevap geldi: "bulamadık". başvurduğumda çalışma isteğim vardı da tamamen bitti, 5 günden ve şu cevaptan sonra. yalvarmamı mı bekliyor anlamadım ki? kendimi yerine koyuyorum, önce geç cevap verdiğim için özür dilerdim, sonra da bulamadık, istersen pazartesi gel büroya konuşalım falan derdim. olması gereken bu değil mi? sadece "bulamadık" demiş. cevap yazmamayı düşünüyorum, siz ne yapardınız?

şöyle cevaplar da var aklımda:
- her başvurana böyle davranıyorsanız bulamamanız çok normal.
- umarım yakında bulursunuz aradığınız kişiyi, kolay gelsin.
0
signore
(01.10.16)
tok satıcı yapmış. para almadan kölelilk yapmanı yalvarmanı istiyor. başka avukatlara bak
0
paintov
(01.10.16)
ben "gurur yapmama" hakkımı başka alternatifimin olmadığı durumlarda saklardım açıkçası. sen şu an burada çalışmak zorunda mısın, bu tecrübeye veya paraya acilen ihtiyacın var mı? daha doğrusu, başka bir yer bulma şansın yok mu? muhtemelen başka bir yer bulabilirsin veya hiç bulmasan da idare edebilirsin. o yüzden hiç böyle terbiyesizlere, serserilere prim verme. allah vermeye bir gün böyle arsızların eline düşersin, o zaman mecburen gidersin ama şu an imkânın varken değerlendir, gitme. cevap vermemek bile bir yere kadar kabul edilebilir de bunun yaptığı ultra öküzlük olmuş.
0
der meister
(01.10.16)
@der meister ihtiyacım pek yok çalışmasam da olur, seneye 1 yıl staj var zaten. ben okula gitmeyi sevmediğim için bari çalışayım diyordum da gerekli bir şey değil cidden.
0
🌸signore
(01.10.16)
senin tavrına sahip olsaydım, 1. ve 2. cevabı aynı mesajla verirdim sonrada unutur giderdim.

Ama yanlış anlama, adamın sana saygısızlık yapmak istememiş. Bu bi' karakter özelliği sanırım, çünkü ben de olsam o adam gibi davranırdım. o cevabı verebilirdim. bana çok olağan geldi

ben senin yerinde kendi karakterimde olsaydım da şöyle okurdum olayı.

''Neden 5 gün beklemiş, e çünkü aramaya devam etti bu 5 gün içinde ve bulamamış. Ya da kendini beğenmiş bi' y.şak ama böyleyse daha iyi, çalışması hem zevkli olur hem de halden anlar. tabi baba parası yiyerek gelişen egosu işinden yüksek birisi değilse''

evet. Malesef ben de insanlara o adam gibi davranıyorum ve zerre saygısızlık yapmak isteğiyle değil, aksine bana ihtiyacı olan insanları kırmam, asla kırmak istemem. O yüzden onları kırmak için(ya da üsten konuşmak için) yapmıyorum, samimi davrandığımı düşünüyorum. Aslında konu uzun ama, insanlar anlamsız(bu önemli) nezakate doğruluktan daha fazla önem veriyorlar, ben buna karşıyım. Belki de bu yüzden böyle davranıyorum, bilmiyorum.
0
mete kudur
(01.10.16)
Cevap verme. Başka yerlere bak
0
glamdr1ng
(01.10.16)
twitter üzerinden başvuru için mesaj atmak hem de kim olduğunuzu, nerede okuduğunuzu falan belirtmeden. ben olsam ciddiye almazdım sonuçta twitter kişisel bi hesap iş başvurusu için uygun bir araç değil. ha 5 gün sonra bulamadık diye cevap atmak da hoş değil tabii. bu saatten sonra cevap yazmayın bence
0
kitabindan gemiler dusen
(01.10.16)
hiç cevap verme. madem çalışmayacaksın.
0
cabiday
(01.10.16)
..kseler cevap yazmam. ne yoracağım kendimi ya.
0
köstebek kurabiye
(01.10.16)
Twitter gibi bi mecradan ozel mesajla cv, isim okul vb olmadan boyle bi mesaj gelse cevap bile atmam.!
Ha bir de twitter ozel mesajlari biliyosunuzdur, notification gelmiyo bile bazen bugli bi uygulama sonucta. Gormemis de olabilir.
Gormus ama twitterda boyle hic bilgi vermeyen birine nezaketen cevap atiyim bari demistir.

Yani bulamadiysaniz birini ben calisayim diyen kisiyi niye cagirsin ki?
0
kuehles blondes
(01.10.16)
twitter'dan eleman arayan anonim birine nerden başvurmamı bekliyorsunuz? ismini bile bilmiyorum, mail adresi falan yok. twitle arıyor işte, dm attım mecbur. okulumu sınıfımı yazmıştım zaten.
0
🌸signore
(01.10.16)
Kesinlikle cevap vermezdim vericek olsaydım da ben baska bir yer buldum ama size kolay gelsin derdim.
0
postmodern rh
(01.10.16)
cok lazim degilse 2. cevap cok guzel benim bile icimi eritti.
0
enaz3kedi
(01.10.16)
Gitmek istemiyorsan cevap verme gec. KArsilik vermeye gerek yok.
0
stavro
(01.10.16)
(5)

Ne iş yapmalıyım nasıl geri döndüm diyebilmeliyim.

lcdy3
eniştem tarafından dolandırıldım.elimde hiç birşey kalmadı.bu saatten sonrada girip fabrikada çalışmak bana açıkçası koyuyor. ne yapsam ne etsem bilemiyorum elimde 23000 tl param kaldı ne yapacağımı düşünmekten uyuyamıyorum. kafa derimde büyük büyük yaralar çıktı.biz 2 kardeşiz ya eniştemi vurup ken
eniştem tarafından dolandırıldım.elimde hiç birşey kalmadı.bu saatten sonrada girip fabrikada çalışmak bana açıkçası koyuyor. ne yapsam ne etsem bilemiyorum elimde 23000 tl param kaldı ne yapacağımı düşünmekten uyuyamıyorum. kafa derimde büyük büyük yaralar çıktı.biz 2 kardeşiz ya eniştemi vurup kendi birimiz içeri giricez birimizde ona bakacak.ben akrabalığın amına koyayım. üretim yapmak istiyorum eleman yada başka bişiye ihtiyaç duymadan biraderimle beraber bişiler üretsek ama elimdeki para çok yetersiz hiç bir şekilde banka kredisi kullanamıyorum büyük bir buhrandayım. ülkeyi terketmek için yeterli paramız yok alıp başımızı gidelim diyoruz ama ne yapsam bilemedim duyuru. bu iş nasıl düzene girecek ne yapacağız bilmiyorum.






dün bu soruyu sorumuştum ama herkes nasıl eniştemden parayı geri alabileceğime dair cevaplar vermiş. zaten bununla alakalı yapabileceğim bişi olsa yapacağım. bana şu işle başlayabilirsin tarzında fikir verebilecek olan varmı. gerekirse çuval dikim işi olsun ama gelgelelimki benim işim olsun. fikir ve görüşlerinizi
bekliyorum.

allah ıslah etsin herkesi.herkesin yardımcısı olsun.
0
lcdy3
(30.09.16)
etrafınızda fabrikalar bolcaysa; hyundai accent ya da mitsubishi l300 tarzı bir araba arkasında kuruyemiş, gofret, maden suyu gibi ıvır zıvır şeyler koyup işçi giriş çıkış saatlerinde satabilirsiniz. Zabıta varsa iyi geçinmek, arada güvenlikçileri beslemek kendi kârınıza olacaktır. hem düşük sermaye, hem biraz toparlayana kadar devlet vergiyle belinizi bükmez.

geçmiş olsun.

kamu spotu: vergilendirilmiş kazanç kutsaldır.
0
feel the blanks
(30.09.16)
Allah ıslah etmez, böyle bir prensiple çalışmıyor.

Sorunuza cevap verebilmemiz için çok yetersiz veri paylaşmışsınız, ne iş yaparsınız/yapardınız yetenekleriniz neler, yapmaktan keyif aldığınız herhangi bir hobi var mı, nasıl bir sosyo-kültürel çevrede yaşıyorsunuz, bağlantı kurabileceğiniz insanlar ve iş alanları neler, nasıl bir cografyadasınız yaşadığınız coğrafyanın soyo-ekonomik seviyesi ve başlıca geçim kaynakları neler...


Bunlar olmadan, uzaktan dart oku atmak gibi olacak bütün söyleyeceklerimiz ama, yine de yapalım.
-Sanat ve tasarımla ilgileniyorsanız, özel firmalara özel gereçler tasarlayabilirsiniz o para atölye kurmak için yeterli
-İlçe gibi biryerde yaşıyorsanız küçük bir tostçu dükkanı açıp kardeşinizle işletebilirsiniz
-Pazarlarla anlaşıp halden sebze meyve alıp onu satabilirsiniz
-Yine seyyar satıcıların olduğu yerde çanta, parfüm gibi maliyeti ucuz şeyler satabilirsiniz(böyle yerlerin bi' agababası olur, onunla irtibat kurmanız gerekebilir)
-Yaşınızı bilmiyorum ancak 30-36 aralığındaysa elinizde ki parayla, mezun olunduğunda paraya dönüşebilmesi muhtemel bir okul okuyabilir ve o meslek alanında ilerleyebilirsiniz( bu biraz üzerinde fazla konuşulması gereken bir konu, çok fazla örneği olmakla birlikte, tercih edilecek okul ve bölüm kıymeti var)
0
mete kudur
(30.09.16)
akrabam olmamasına bir kez daha memnun oldum.
tavsiyem şu; iyi bir terzi bul gerekirse biraz borçlan, gelinlikçi aç, deli para var yemin ediyorum.
0
tiny penny
(30.09.16)
insanlar size nasıl paranızı geri alabileceğinizden bahsediyor, ki bunu geri alabilirsiniz.

siz "yeaa bırakın o para gitti bir kere geri alamam, iş bulayım aylık giden paramın 500 de birine çalışayım" diyorsunuz.

o paranın %20 sini kurtarsanız bile büyük meblağ bu.

allahın ıslah edeceği filan yok, öyle olsa zaten başınıza gelmezdi bu. inançlı iseniz tevekkül kavramı bu.

o paranın peşine düşmeli ve gerekiyorsa eniştenizi hapse göndermelisiniz.
0
kurnaz
(30.09.16)
Ne kadar kaybettin ki? Şimdi ben eniştem tarafından dolandırılsam üzülmem pek zaten çok az param falan var.
0
benaslindayohum
(30.09.16)
(3)

ankara'da ofis arkadaşlarıyla akşam yemeği için mekan

cosmicgadin
güzel müzik, güzel yemek, sıcak ortam, orta fiyat. öyle lüks, elit milletin kasılacağı bi yer veya bir kebapçı aramıyorum. o müthiş fikirlerinizi paylaşın benimle ^-^
güzel müzik, güzel yemek, sıcak ortam, orta fiyat. öyle lüks, elit milletin kasılacağı bi yer veya bir kebapçı aramıyorum. o müthiş fikirlerinizi paylaşın benimle ^-^
0
cosmicgadin
(30.09.16)
Biz, arada bir kolyoz'a gidiyorduk ama balıkcı orası bi' de müzik yoktu. Yani balıkları iyi pişiriyorlar ve mezeleri de güzeldir. (çayyolu)

Yine bu yaşamkent'in orada çerkes derneği var, tam onun arkasında gubse mi gupse mi bi' mekan var, geçen ramazana yakın açılmıştı, aşçıları sürekli değişiyor ama mekan çok sakin ve işletmecileri çok ilgili(sıcak ortam), fiyatlar baya uygun ve gidince kendi yerinizde gibi ağırlanıyorsunuz tabi biraz da müşteri yokluğundan.

bir de bu filistinde gaga manjero var ama orada hiç yemek yemedim, kokteylleri ve bahçesi ve müzikleri güzel. filistinde bu da. Ama işte yemeklerini hiç bilmiyorum. Fiyatları orta.
0
mete kudur
(30.09.16)
tepe prime a gidin, ordaki bir mekan isinizi gorur en azindan :)
0
kamyonsans
(30.09.16)
öyle bi yer yok, bulursan bizede haber ver :)

tepeprime'da benim çalıştığım ofis. akşamları bayağı kalabalık oluyor. fiyat ortalama diildir ama söliim.
0
sarlatan
(30.09.16)
(2)

ayagimi burktum

yuvarlanantencereninkapagi
tek basamak sandım merdivenden inerken, iki basamak varmış. ayagimin üzerine bindim resmen. çevirirken bazı açılarda çok acıyor. acile gideyim mi? önemli ve kalıcı bisey oluşmuş mudur :(
tek basamak sandım merdivenden inerken, iki basamak varmış. ayagimin üzerine bindim resmen. çevirirken bazı açılarda çok acıyor. acile gideyim mi? önemli ve kalıcı bisey oluşmuş mudur :(
0
yuvarlanantencereninkapagi
(30.09.16)
burdan ne desek yalan olur, bağ doku zedelenmiş olabilir, kas yırtılmış olabilir, çatlatmış bile olabilirsin. üzerine buz koyup doktora git, sonradan başın ağrımasın.
0
evde liyakat kalmamis
(30.09.16)
git git kesin git, bi' kere bizde tecrübe etmiştik ve doktora gitmemize 2-3 tane ilaç vermesine rağmen sonradan poğaça hamuru gibi şişti yürüme eylemini aksattı.
0
mete kudur
(30.09.16)
(8)

çok sıkılıyorum

yuvarlanantencereninkapagi
insanlarlayken. ne konuşuyorsunuz insanlarla? 1. pek samimi olmadıklarinizla, günlük hayatta yani yüzeysel meselelerden bahsediyorum.2. yüzeysel olmayan ne konuşuyorsunuz?
insanlarlayken. ne konuşuyorsunuz insanlarla?

1. pek samimi olmadıklarinizla, günlük hayatta yani yüzeysel meselelerden bahsediyorum.
2. yüzeysel olmayan ne konuşuyorsunuz?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(29.09.16)
ben hiç konuşmuyorum, ama bu bir çözüm değil sadece kolay bir çıkış noktası.

şöyle yapmayı dene, mesela etrafında sempatik; ağzı laf yapan birileri muhakkak vardır. bu insanlar herkesle kolay iletişim kurarlar, havadan sudan da olsa önemli bir şey konuşuyormuşuz hissiyatını verirler, ne bileyim saçma şekilde iyi hissedersin mesela. bu insanları gözlemle. nasıl iletişim kuruyorlar, konuşmayı ne ile açıp ne ile kapıyorlar filan gibi şeylere dikkat et. sorularına cevap vermek gerekirse :

1 - konuşmuyorum. iş icabı aynı ortamda bulunuyorsak hal hatır soruyorum, sonra görüşmek üzere diyip ayrılıyorum.
2 - konuşmuyorum :(
0
evde liyakat kalmamis
(29.09.16)
Bu insanına, ortamına bağlı. Eğer işle alakalıysa, adamın uzmanlık alanıyla ilgili bir şeyler sorarım. Arkadaşımın bir arkadaşıyla berabersem, ortak arkadaştan bahsederim. Siyasete genelde girmem.
0
pomknos
(29.09.16)
Sen bizim yöremize gelince göreceksin ey Şems, huyumuz susmak olmuş bizim. Sadece susmak. (mevlana)

Genelde havadan sudan konu açılıp, bi' olay anlatımına geçer(şu gün şu oldu, şöyle şöyle oldu- iş dünyası ya da hayatın içinden). ya da ortak arkadaşlarınızın hakkında konuşursunuz, yahut bir fikir ya da olayı yorumlarsınız(siyaset, futbol, felsefe, davranış) gibi. En azından benim denkgeldiklerim de sistem böyle çalışıyor.
0
mete kudur
(29.09.16)
İnsanına göre değişir. Kimisi ile saatlerce sohbet edersin kimisi ile bitse de gitsek dersin
0
aklimdakisorular
(29.09.16)
bunu "neden" soruyorsun? yani altında yatan sebebi soruyorum. konuşabildiğinde "sıkılmanın sonlanacağını düşünmek" falan mıdır mesela?
0
matrix
(29.09.16)
aklimdakisorular da haklı kesinlikle.

Herkesle konuşan insanların bile takıldığı insanlar vardır. Benim bu nedenle kaybettiğim çok insan oldu. Konuşkan biriyim, karşı taraf eşlik etmeyince bir yerden sonra sıkılıyorsun.
0
pomknos
(29.09.16)
@matrix, maksat ufkum açılsın.
evet biraz da sıkıntımın azalacağını dusunmem.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(29.09.16)
Konuşmuyorum, konuşmak da istemiyorum işim dışında.
Bu sebepten tek içmeyi, tek takılmayı seviyorum, iç ses yeter.

Salla gitsin, ufak şeyleri çok takmamak gerek.
0
st curse
(29.09.16)
(2)

özel güvenlik kursu vazgeçme

_k_u_z_g_u_n_
silahsız olarak başvurdum2 taksidi ödedim ama şu an vazgeçtim 300 tl ödedim parayı geri alma şansım var mı yoksa sğuk su mu içiyim yanar mı aradım kursu patronla konuş gelip dedi olmuyorsa boşuna gitmiyim
silahsız olarak başvurdum2 taksidi ödedim ama şu an vazgeçtim 300 tl ödedim parayı geri alma şansım var mı yoksa sğuk su mu içiyim yanar mı aradım kursu patronla konuş gelip dedi olmuyorsa boşuna gitmiyim
0
_k_u_z_g_u_n_
(27.09.16)
olur ya da olmaz diyemeyiz çünkü patronun insiyatifinde. Ancak sözleşme v.s gibi birşey ya da senet filan imzaladıysan; geri kalanını da alabilirler belki asıl o iş sıkıntı olur.

Konumuzla çok ilgisi olmasa da örnek teşkil edebilir. Benim başımdan şöyle bir olay geçmişti, vakti zamanında dershane değiştirmiştim ve geri kalan bütün ücreti de ödemiştik. Hatta normalde her ay taksitle ödüyorduk, ayrılınca geri kalanın tamamını bi' kerede verme durumunda kalmıştık. Ve bu yüzden onlara da hiç kızmadım, bu onların en doğal hakkı. En başında düşünecektik o senedi ya da sözleşmeyi imzalamadan böyle bir ihtimalin olabileceğini.
0
mete kudur
(27.09.16)
Ödediğin parayı geri alman zor,
sonraki taksitleri ödememek için görüşmen gerekebilir.
0
€xpolerer
(28.09.16)
(2)

üniversitede bölüm dışı derslere girmek

vacigok
mümkün mü? mesela, amerikan dili edebiyatı öğrencilerinin aldığı bir dersin hocasına derse girip giremeyeceğimi sorsam olur mu ki?
mümkün mü? mesela, amerikan dili edebiyatı öğrencilerinin aldığı bir dersin hocasına derse girip giremeyeceğimi sorsam olur mu ki?
0
vacigok
(27.09.16)
Bundan mutlu bile olur, ve sınıfında oturmak için yer olduğu müddetçe girebileceğini ve buna çok sevindiğini filan söyleyecektir. Bana öyle olmuştu.
0
mete kudur
(27.09.16)
iü de mesela ake derslerine yabancı biri girse kimsenin haberi olmaz ama tabii önceden haber vermekte fayda var
0
freya
(28.09.16)
(6)

laptop "markası" tavsiyesi

tolga asp
1000 lira civarında günlük işleri yapmak için basit bir laptop bakıyoruz, bayan kullanacağı için garanti hizmeti önemli.hangi markanın garantisinden memnun kalırız? mesela kendim dell kullanıyorum ve bir sorun olunca eve gelip yapıyorlar ama artık bu hizmeti durdurdular diye biliyorum. hala öyleyse
1000 lira civarında günlük işleri yapmak için basit bir laptop bakıyoruz, bayan kullanacağı için garanti hizmeti önemli.

hangi markanın garantisinden memnun kalırız? mesela kendim dell kullanıyorum ve bir sorun olunca eve gelip yapıyorlar ama artık bu hizmeti durdurdular diye biliyorum. hala öyleyse dell bakacağım.

onun dışında hangi markalara yönelelim?

aynı şekilde uzak dur dediğiniz markalar hangileri?
0
tolga asp
(27.09.16)
kadın napıyo yiyo mu bilgisayarı yahu. akıl fikir.

servisi iyi olanlar business serileri, yoksa hepsi aynı, apple servise de iyi diyorlar.

1000 lira civarına şu fena değilmiş
www.bimeks.com.tr
0
kurnaz
(27.09.16)
ben de uzak durman gerekenlerden yazayım: samsung. 4-5 sene önce acayip memnundum. bilgisayarın anasını ağlatıp servise gidiyodum, tak tak 2 gün içinde ücretsiz yapıp veriyodu adamlar. ama sanırım artık parça üretmeyi bırakmışlar laptop için. geçenlerde ram'lerden biri bozulmuş, 1900 lira fiyat çektiler ahaha. gittim 120 liraya hayvan gibi hyperx aldım. bozuk olanı çıkarıp bunu taktım. 120 liraya eskisinden daha janjanlı bilgisayarım oldu. velhasıl samsung aldın, başına bi iş geldi diyelim geçmiş olsun. artık muhatap bulmak zor. en azından benim tecrübem bu yöndeydi ve "neden böyle oldu" dediğimde de "o işler samsung'dan geçti be kardsm parça üretmiyolar artık" cevabını aldım.
0
der meister
(27.09.16)
1000 lira düşük bir bütçe.

şöyleki, özellik istemiyor olabilirsin ama alacağın bilgisayarın kararını verirken özelliklerini kıyaslayacaksın, aslında şu daha iyiye benziyormuş filan diyeceksin.


uzak dur dediğim markalar: datron, exper, casper; yüksek özellikli düşük ve çok ısınan bilgisayarları var bunların. inanılmaz kullanışsız.
hp; yukarıda saydıklarıma nazaran daha iyi ancak bununda ısınma problemlerine dayalı 2 yıl sonunda ömrü bitiyor bence.
0
mete kudur
(27.09.16)
aslında şu hoşuma gitti de fiyatı neden bu kadar düşük freedos olduğu için mi?

www.hepsiburada.com
0
🌸tolga asp
(27.09.16)
tablet alsın sadece günlük iş yapacaksa.
0
ayrıl coco
(27.09.16)
hp almayin. ben hp'nin en pahali modellerinden birini kullaniyorum. isyeri, fiyatinin 1/3 i oraninda indirip yaptirip £2100a hp zbook aldi. gordugum en kalas notebooklardan bir tanesidir. bayaga yavasladi bir yil icerisinde. patronda da aynisindan vardi bozuldu.ne kadar para sayarsaniz sayin hp cok bktan. paraniz varsa dell ya da lenovo thinkpad.
0
ubi dubium ibi libertas
(27.09.16)
(4)

kişi başına düşen milli gelir karmaşası

sabirstone
şimdi,ben kişi başına düşen ortalama gelire bakmak istiyorum. GSYH ve GSYİH nin farkı nedir ? ama aynı zamanda bu ortalama gelir nasıl hesaplanıyor, biz ülke olarak bu geliri nasıl arttırabiliriz, neye göre değişiyor bu dengeler bilmek istiyorum.internette kaynak çok ama ekonomik terimlerin arasında
şimdi,

ben kişi başına düşen ortalama gelire bakmak istiyorum. GSYH ve GSYİH nin farkı nedir ?

ama aynı zamanda bu ortalama gelir nasıl hesaplanıyor, biz ülke olarak bu geliri nasıl arttırabiliriz, neye göre değişiyor bu dengeler bilmek istiyorum.

internette kaynak çok ama ekonomik terimlerin arasında boğulup kalıyorum.

lütfen biri bana bunu bilale anlatır gibi anlatabilir mi ?


türkiye

GSYH (SAGP) 2016[4] tahmini
• Toplam $1.665 trilyon[3] (17.)
• Kişi başına $21.198[3] (61.)
GSYİH (düşük) 2016 tahmini
• Toplam $751 milyar[3] (18.)
• Kişi başına $9.562[3] (66.)


isveç

GSYH (SAGP) 2011 tahmini
• Toplam 381.719 milyar USD[2]
• Kişi başına 40.393 $[2]
GSYİH (düşük) 2011 tahmini
• Toplam 538.237 milyar $[2]
• Kişi başına 56.956 $[2]


teşekkürler.
0
sabirstone
(26.09.16)
bu gelirin artması, senin katma değerli üretim yapmana bağlı. katma değersiz yapsan da olur aslında. üretim, üretim, üretim.
0
kurnaz
(26.09.16)
bilal sorsa, başkan(bilali karşımda görsem heyecanlanır başkan derim ben) paranı satman gerekiyor işte nasıl satarsan sat derdim.

ister hizmet sektöründe sat (turizm murizm) ister üretim sektöründe (ihracat) ister vektörel değerlerde

not: bu ihracat kelimesinin bi tarafında çift a mı kullanıyorduk ?
0
mete kudur
(26.09.16)
Tek a kafi.icraatte cift a.
0
duptıs
(26.09.16)
GSYH ile GSYIH aynı şey. "yurtiçi" kelimesini birinde Y digerinde YI ile göstermişler.

verdiginiz örnekteki farklilik "SAGP"den kaynaklaniyor: satınalma gücü paritesine göre... yani bir ülke çok ucuz veya çok pahalı ise, buna göre düzeltilmiş bir veri demek. yerine göre mantıklı, yerine göre sıkıntılı bir bakış açısı ama sonuç olarak bizim yerimizi çok da değiştirmez bu.

alternatif ölçüt: GSMH'dir/ GYSH ile biraz farklı olan şey o.

GSYH: yurtiçinde, herkes tarafından üretilen mal ve hizmet toplamı.

GSMH: nerede olursa olsun, bir ülke vatandaşları tarafından yapılan hizmet ve mal üretimi toplamı.

örnek olarak: mülteci Suriyelilerin yaptıkları her tür üretim (bulaşıkçılık veya çöpçülük de dahil buna), Türkiye'nin GSYH'sinde varken, GSMH'sinde yoktur. (ama Suriye GSMH'sında vardır).

arttırmak için: üretim artmalı. birim fiyatlar artmalı. satışlar artmalı. ve tüketim artmalı. yani formülsel olarak böyle. asıl soru "bunu nasıl sağlarız" ise... kaliteli ihracat yapmamız, yani teknolojide basamak atlamamız lazım. markalarımızın kuvvetlenmesi lazım. illa samsung yaratmak gerekmiyor ama montajcılıktan da öteye gitmemiz şart.

toplam üretim artarsa, kafa başına düşen gelir de artar (ülke bazında toplamlarda bunlar birbirine eşit). ama bu zor olduğu için bizde hep kafa sayısını arttırma girişimi mevcut. ortalama artmadan toplamı arttırmak genel refahı arttırmıyor ama.
0
507
(26.09.16)
(12)

düzgün, makul, başarılı bir insan olmak için

klar
otobüste eve dönerken hayatımda düzeltmem gereken alışkanlarımı falan genellemeye çalıştım. 3 şey çıktı karşıma;- disiplin (zaman yönetimi, alışkanlıklara falan hayır demek vs.)- entelektüellik ( kastettiğim şey; internet budalası olmayı bırakmak, birşey hakkında 2-3 satır birşey okuyup onu unutmak
otobüste eve dönerken hayatımda düzeltmem gereken alışkanlarımı falan genellemeye çalıştım. 3 şey çıktı karşıma;

- disiplin (zaman yönetimi, alışkanlıklara falan hayır demek vs.)
- entelektüellik ( kastettiğim şey; internet budalası olmayı bırakmak, birşey hakkında 2-3 satır birşey okuyup onu unutmak yerine düzenli okuryazarlık. siz bunu açıp genişletebilirsiniz tabi şu an böyle ifade edebildim)
- insaniyet, gönlü geniş olabilmek ( insanlara karşı daha hoşgörülü, daha olumlu yaklaşma. 3 saat babamı dinleyip sinirlenmemek gibi. sevgiliyle en ufak şeyde surat yapmamak gibi falan. )

buna benzer sorunlarımı kategorize edicek ve hayatımı toparlayacak başka ne başlıklar geliyor aklınıza?
teşekkürler şimdiden.
0
klar
(25.09.16)
özbakım (spor, sağlık, beslenme, vücut bakımı vs.)
0
la rana
(26.09.16)
Sosyal sorumluluk, doğa-çevre bilinci
0
buff
(26.09.16)
İletişimde samimiyet. Teşekkür etme ve özür dilemede rahatlık. Çok büyük artı katar.
0
yaren
(26.09.16)
:)) aklıma okulun ilk 2 yılında sürekli tekrarlanan(arkadaşımın 5yıldır tekrar ettiği) tatilden okula dönüşte.

-ders çalışacağım
-ingilizce ve mesleki gelişime yoğunlaşacağım
-spor yapacağım

planlarımı getirdi.

o sırada bi' arkadaşım ise
-hacı bu sezon abdest namaz ders sadece bunu yapacağız derdi

biz o sezon, alkol, okula ve spor salonuna kaydolup asla gitmemece ve buldukca sevişmece eylemlerini yapardık. Olmayınca olmuyor zannederdim ben, sonra başıma gelince anladım.

Arkadaş çevren, nasıl bi' aksiyona girmek istiyorsan ya orada bulunan ya da oraya girmeye niyetli bir arkadaş grubu edinmelisin.

yoksa zaten kendi kendine başaranlar, içdisiplini küçük yaşlarda edinmişlerden çıkıyor, diğerleri de asla başarmıyorlar.
Konunun teknik açıklaması insan davranışlarında motivasyon kaynağı enerjiyi nasıl bulduğuyla ilgili. bu ermeni bi' yazar vardı, şirince de kaçak otel motel dikmişti, onun bu konuda derinlemesine yazıları var. Bi' onlara göz at. kendi kendine yapabileceğin bir iş değil bu. alışkanlık edinmekle alakalı. zor yol bu, kolay yol ise uyum sağlamak, yani buna sahip ya da bu yolda insanlar ediniyorsun ve uyum(intibak) sağlıyorsun istediklerin yan ürün olarak kendiliğinden geliyor.

Bu iyiliği de kimseye yapmam.
0
mete kudur
(26.09.16)
@mete kudur konuyu özetledin, beni özetledin. teşekkürler.)
0
🌸klar
(26.09.16)
Bunları toplumum değerlendirmesinde sana artı sağlayacağı için yapacaksın ki bu bana göre boş bir iş.

Kendin için yapacaksan en doğrusunu yine sen bilirsin sormana gerek yok :)
0
chiper
(26.09.16)
Tutku. Bir konuya muhakkak tutkun vardır. Bugün tutkun için ne yaptın?
0
rastinon
(26.09.16)
Fedonunki gibi yaz kış bronz bir ten ve kalpleri çalan o gülümsemesi. Bol güneş ve sirtaki.
0
kargn
(26.09.16)
@chiper

sana cevap vermiyorum. burdan bunu çıkaran birine cevap vermiyorum. insaniyet kategorime de koca bir eksi koymuş oldum şu an sayende.
neden gidip biraz ekşisözlükte tespit yapmıyorsunki sen?
0
🌸klar
(26.09.16)
bu gibi durumlarda insan ne yapması gerektiğini zaten biliyor ama tek gereken kıçı kaldıracak motivasyon. ben bu anlarımda şu videoyu izliyorum: www.youtube.com
0
celeron 300a
(26.09.16)
Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisini aç, piramidin en altından itibaren hayatını iyileştirmek için ne yapabilirsin onları düşün. Mesela kişisel sağlık. Hastalığın var mı, kendini nasıl hissediyorsun, vesaire vesaire gibi.

Hızlı bi şekilde hayat motivasyonu istiyorsan mesela önce spora başla derim. Ne alaka diyeceksin ama sonra hak vereceksin.
0
roket adam
(26.09.16)
Alışverişten sonra satıcıya gülümseyip hayırlı işler dilemek
0
megalomaniac
(26.09.16)
(34)

Şu anda hangi kitabi okuyorsunuz?

japon askeri
Iyi geceler.
Iyi geceler.
0
japon askeri
(25.09.16)
sapiens ama son 50 sayfam kaldı ardından grange ın son kitabına başlayacağım. lontano sanırım.
0
hypathia
(25.09.16)
Parfümün dansı
0
an engineer
(25.09.16)
Yaban-Yakup Kadri
0
buff
(25.09.16)
Dini dünya işlerine karıştırmanın faydaları az önce bitti.
Aptalı Tanımak - Celal Şengör buna başlıyorum.
0
gozu acik sevisen yahudi
(25.09.16)
iskender pala, efsane.
0
pomknos
(25.09.16)
0
tepedeki psychedelic adam
(25.09.16)
Kizim olmadan asla'yi yeni bitirdim. Su anda da james patterson'dan suikast'i okuyorum.
0
lionel andres
(25.09.16)
Bir Bilim Adamının Romanı-Oğuz Atay
0
scheisskopf
(25.09.16)
bülbülü öldürmek
0
facebook
(25.09.16)
The murder of via belpoggio-italo svevo
0
duptıs
(25.09.16)
Intermezzo, Fikret Adil
0
fotrsapka
(25.09.16)
dostoyevski ev sahibesi
0
freetakilir
(25.09.16)
uğur mumcu - katiller demokrasisi hırsızlar düzeni
0
rayde
(25.09.16)
kara kitap - orhan pamuk.
0
nathanieltroy
(25.09.16)
dostoyevski - beyaz geceler
0
grace margaret mulligan
(25.09.16)
din bu - turan dursun
white fang - jack london
0
ruhen hastayim ben
(25.09.16)
jared diamond- guns, germs and steel
0
sanat guresi
(25.09.16)
Mehmed Uzun - aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık
0
turuncu tonlarda
(25.09.16)
doğan cüceloğlu - savaşçı
0
manuel mandalina
(25.09.16)
Ölüler Böyle Sever - Charles Bukowski
0
yüzyıllık yalnızlık
(25.09.16)
Haruki murakami- after dark
0
ripolip
(26.09.16)
''Vişnenin Cinsiyeti'' ve ''Gen Bencildir'' dönüşümlü olarak ikisini okuyorum.
0
neferkitty
(26.09.16)
Satori.
0
angelus
(26.09.16)
kuyucaklı yusuf (s. ali)
fear and trembling (kierkegaard)
farther reaches of human nature (maslow)

günün farklı bölümlerinde bu üçü
0
lesmiserables
(26.09.16)
Ezilenler - dostoyevski

bu arada lesmiserablesi bugün metroda görmüşüm galiba.
0
mete kudur
(26.09.16)
Şu çılgın türkler
0
expressive
(26.09.16)
Jean-Luc Nancy / The Creation of the World or Globalization

Hölderlin / Hyperion

Samuel Beckett / All that fall

(Ben de diyorum neden bu kadar mutsuzum)
0
shadowcat
(26.09.16)
devlet-platon
camus bir ahlakçının portresi - stephen eric bronner
usta ile margarita - mihail bulgakov
0
fizikbilmeyenmuhendiss
(26.09.16)
çankaya- falih rıfkı atay
0
drako
(26.09.16)
Filin yolculuğu
Bicycling science
Protein saflaştırma rehberi
Fossils for amateurs
Knitting lingerie style

Hepsi yarıda, bitmeyi bekliyor, kimi bitmiyor kimi bitsin istemiyorum.
0
kargn
(26.09.16)
Gafillikler Kitabı - Akdoğan Özkan
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(26.09.16)
Kumpanya - Sait Faik
Köpek Kalbi - Bulgakov
0
plajda baretle dolasan muhendis
(26.09.16)
budala. aslında 10 yıldır okuyorum bu kitabı, bir türlü bitiremedim. bunun gibi yarım bıraktığım bir de karamazov kardeşler var. budala'yla birlikte bir yandan da koku'yu okumaya çalışıyorum.
0
der meister
(26.09.16)
Suç ve Ceza
Hayvan Çiftliği.

Tek kitap okuyamıyorum.
0
Polaroid
(26.09.16)
(4)

macbook air amerika şarjı

fbeyza
merhababenim macbookta avrupa başlığı var türkiyeden aldıgım için. amerikada şarj edemiyorum haliyle. sadece uç alayım dedim 6 dolara amazonda var ama herkes çalışmıyor yazmış. bunun başka yolu var mı yoksa gidip baştan şarj aleti mi alacagım?
merhaba
benim macbookta avrupa başlığı var türkiyeden aldıgım için. amerikada şarj edemiyorum haliyle. sadece uç alayım dedim 6 dolara amazonda var ama herkes çalışmıyor yazmış. bunun başka yolu var mı yoksa gidip baştan şarj aleti mi alacagım?
0
fbeyza
(25.09.16)
neden çalışmıyormuş ki ? ilginç. benim eski bilgisayarım da amerikadan alınmaydı, sadece uç aldım çalıştı. demekki tersi çalışmıyor. neyse;

bataryadan çıkan kablo kısmı varya, pro'larda o kısım sökülebiliyor yani şarj aletinin adaptör kısmı kalıyor, fişe takılan kısmı adaptörden sökülebiliyor, sizde de sökülüyorsa sadece onu alsan olur.
0
mete kudur
(25.09.16)
www.amazon.com

ates pahasi olmus :) 2-3 dolara aldigimi hatirliyorum. yukardakinin aynisini 1-2 sene kullandim. bir problem yasamadim. macbook ile degil telefonda kullanmistim.
0
fakyoras
(25.09.16)
@fakyolas'ın verdiği amerika macbook'unun türkiyede çalışması için. arkadaş türkiyeden aldığını amerikada çalıştırmak istiyormuş.

şundan al. hem kablon uzamış olur hem de kesin çözüm:

www.amazon.com
0
mr.goodcat
(25.09.16)
Apple'ın sitesinde 99 liraya uluslarası kit vardı. Her şeye dönüştürüyor. Yeni şarj aleti almaktan ucuz.
0
kayranin kedisi
(25.09.16)
(10)

Hızlı Okuma

satanist evlat arif
Aranızda bununla ilgilenen, daha önce ilgilenmiş, kursa gitmiş olan filan var mıdır? Varsa beni de aydınlatabilir mi? Mesela bir çocuk var dakikada 11000 kelime okuyormuş. İşim gereği buna çok ihtiyacım var kendimi geliştirebileceksem bu konuda çok işime yarar. Lütfen gerçekten bir bilgiye dayalı fi
Aranızda bununla ilgilenen, daha önce ilgilenmiş, kursa gitmiş olan filan var mıdır? Varsa beni de aydınlatabilir mi? Mesela bir çocuk var dakikada 11000 kelime okuyormuş. İşim gereği buna çok ihtiyacım var kendimi geliştirebileceksem bu konuda çok işime yarar. Lütfen gerçekten bir bilgiye dayalı fikri olanlar yazsın ki bilgi kirliliği olmasın.
0
satanist evlat arif
(25.09.16)
Teknik okuma olarak mumkun degil, resimleme diyorlar o cocugun yaptigina okuma degil. Sen onu bosver ozel sorunu sor. Senin okuma hizin ne su anda ?
0
mete kudur
(25.09.16)
ya okumak mümkün de algılamak pek değil gibi geldi bana. bir süre denedim ama bir şey anlamadığım için bıraktım.
0
bohr atom modeli
(25.09.16)
ben lisede dershanede almistim. goz koordinasyonunu ve hizini gelistirerek bir tur fotograflama teknigiyle kelimeleri aklina yaziyor.

ama anlasiliyor mu kismina gelince, ben oyle saniyede 1 sayfa hizina falan dusemedim tabi (benim hizimda anlasiliyordu yani). beyaz show a cikan bir cocuk vardi. Koca kitabi bitirmisti 1 dakikada falan. Cocuga kitapla ilgili sorular sordular ve cevap vermisti. artik ne kadar gercek orasini bilmiyorum.
0
safepassage
(25.09.16)
soruyu soran gerçek bilgiye dayalı fikir yazmış, cevaplayan saniyede 1 sayfa demiş. sonra ben insanlara birşey diyince ben kötü oluyorum. hızlı okumayı boşverelim bence, okuduğunu anlama olayına yoğunlaşalım milletçe çünkü bizim eksiğimiz aslında orada. saniyede 1 sayfa hıza düşemedim ama mesela bunun 2 katı yavaş okuyorsun o da olumlu, ne de olsa 2 sn de bir sayfa ? yemin ediyorum insanlar bazen beni çok yoruyor, durduk yere gerildim.
0
mete kudur
(25.09.16)
Ben ortaokulda bu egitimi almıştım. Dakikaa 4000 kelime okuyup metinden sorulan 10 sorunun en az dördünü doğru cevaplayabiliyordum. Olur olmaz diye bişey yok.

Fakat her tür metni bu hızda okuman mümkün degil. Bence once nasıl kullanabilecegini öğren sonra karar ver egitim alıp almamaya.
0
babilbaligi
(25.09.16)
mesele anlayarak okumaktan cok, hafizadan geri cagirabilmekte sanirim. yani gozu tarayici gibi kullaniyorsun. tekrar cagirdiginda beyin getiriyor gozunun onune o zaman sorulan sorulara cevap verebiliyorsun.

bazi hafiza teknikleriyle gosteri yapanlar gibi.

edit: beynin on lobunu devreden cikarip, beyne bir kas muamelesi yapiyorsun. benim anladigim kadariyla olay bu.

oysa normalde okurken bir yandan yargiliyorsun, anlamadigini fark edince bir daha donup okuyorsun. gerekirse altini cizip not aliyorsun, gerekirse durup arastiriyorsun. dolayisiyla "zaman kaybediyorsun".

yemekte yiyecegin pilavi corbayi bir blenderda cekip sivi olarak icmek gibi geliyor bana : ) tabi sinavlarda kullanisli. cunku dogru cevap verdikten sonra anlayip anlamadigin fark etmez.
0
idexo
(25.09.16)
Ben de lisedeyken gitmistim bu kurs. Belirli bir yontemi var, yukarida dendigi gibi goz kaslarini calistirmaya yonelik egzersiz falan yapiyorsun. Benim okuma hizim iki katina cikmisti, anlamam da yukselmisti kurstaki teste gore. Hatta universite sinavinda yontemi kullanarak hizla paragraf sorularini bitirmis, full dogru yapmistim.

Yalniz hocamiz da derdi bunu kullanarak roman falan okunmaz diye, hic keyifli degil. Artik kullanmiyorum zaten.

Bu arada fotograflama olayiyla bu cok baska. Hizli okuma yontemiyle saniyede bir sayfa okunmaz. Isin bilimsel yonune hic acip bakmadim, bakmak lazim. Belki de yarari sadece psikolojiktir, bilemiyorum. Yalniz bir ara cok issiz kalinca bu firmalardan birine basvurmustum, bildigin sarlatandilar. Dikkatli olmak gerek.
0
evrim halkasi
(25.09.16)
Önce okuma yanlışlarını ortadan kaldırmak gerekiyor. Geri dönmek gibi, içten sesli okumak gibi, dudak kıpırdatmak gibi. Sonra zaten hızlanıyor bir miktar. Göz egzersizleri, bir bakışta daha geniş alanı görme gibi alıştırmalar yapılıyor falan.
Keyif okuması yapılmıyor. Ben burdaki arkadaşlar gibi değilim öyle astronomik rakamlara çıkamadım. 800 kelime okuyorum dakikada. Dediğim gibi bu şekilde gazete okursun. Tarama gibi düşün ilgimi çeken merak ettiğim şeyi normal okuyorum. Veya bir metnin tamamına değil içinden bir bölüme ihtiyacın var yine işe yarıyor. Kalanı hakkında genel bilgi sahibi oluyorsun. Çok önemli olmayan ıvır zıvır şeyleri çok fazla okuyup onaylaman gerekiyordur atıyorum yine işe yarayabilir. Ama her akşam bir roman atıyım kenara kafası olmuyor maalesef. Bir de sınavlarda sözel kısımda işe yarıyor doğru ama hızlı okumaya alıştığımız için biraz dikkatsizlik de oluyor. Bende soru kökünü yanlış okumaktan yanlış cevap verdiğim sorular çok olurdu mesela. Kursa gitmeye gerek yok bence. O kadar çok eğitim materyali var ki internette. Ben kendi kendime öğrendim mesela. Bilmiyorum ne kadar cevap olur soruna ama merak ettiğin başka bir şey olursa sorarsın anlatırım işte.
0
Giovanni Pipitto
(25.09.16)
cehalet bir bilmeceyse cevabı kesinlikle çok yakınlarda. iman ettim, bu duyguyu en son ortaokulda dershaneye giderken yaşamıştım hayal gibi gelirdi ama gerçekmiş lan.

üğpoıuy'i es geçiyorum onun dışında sırasıyla;
Bi' arkadaşınız dakikada 4bin kelime okuyup(!) %40 başarı elde ediyormuş ((4000)) ve devam etmiş 11bin kelime de anlayarak okunabilir, olur demiş (11000)

meselenin teknik yaklaşım boyutunu birazdan kabaca anlatacağım ama öncelikle okumayı boşverinde sayılar size birşey ifade etsin diye küçük bir şey göstermek istiyorum; hemen alelade bir reader programı indirin internetten, ne olduğunun hiçbi' önemi yok. program edinemeyenler www.squirt.io 'yu kullanabilir, girin ve orada ki değeri dakikada 11bin yapın ve izleyin. hepsi bu.

size gözünüzle bir metni tarayın demiyorum bakın, yani arkadaşlarının anlattığı göz kaslarının hareket konusuna sonra geleceğim için göz kasını minimum düzeyde işe dahil ederek; noktasal, sabit bir bakış açısıyla önünüze gelecek olan anlamlı harf kombinasyonlarını izleyin diyorum. dakikada 11bin/4bin hiç farketmez. izleyin sadece. -ki ne konuştuğunuzu bi' hepimiz teknik olarak bilelim

hani malumunuzdur, sonuçta dakikada 3bin 4bin kelime okuyan insanlarsınız biliyorsunuzdur bu hikayeyi ama(ay hiç güleceğim yoktu)
vakti zamanında bi' adam halep'te 70 arşın atlıyorum demiş sizin hesabınız ona benzemesin diye yapıyoruz bu işlemi.
sonra adama halep oradaysa arşın burada derler üzülürsünüz.

şimdi, iddia ispata tabiidir de derler ya o yüzden bi' algımız açıldı mı ? dakikada 3-4 ya da 11 bin kelimeyi bırak gözle taramayı noktasal akışta bile izlemek için biraz(!) çaba sarfetmemiz yoğunlaşmamız gerekiyor. bir de bunu basılı eserden gözümüzü hareket ettirme marifetiyle okumayı deneyeceğiz bu da aklınızda değil mi ? tamam o zaman.

devam edelim, bu hikayenin(dakikada 100miyon baloncuk kelime) müritlerinin en büyük numaralarından birisi de;
bir metinde kelimeleri yatay olarak ikiye bölerler ve al bak oku derler. (yapılışını anlatayım: bir yazıyı önünüze alın ve bi' tane a4 kağıdı ile bir satırın ortasına yatay koyun. mesela t harfinin yataya paralel çizgisinden itibaren bir kağıt koyun ve yazıyı okumaya çalışın, okuyabildiğinizi farkedeceksiniz)

aa ilk vurucu hamle geldi, harflerin tamamını görmeden yazıları okuyabiliyor/anlayabiliyorsunuz. Yetinmezler ve bir metindeki sesli harfleri çıkartılmış bir yazı getirirler önünüze, bunu oku derler. ahanda yine okursunuz. bitti mi? bitmedi, ingiltere kralı, nadya komanaçi, fenerbahçeli cemil, bu sefer de harfleri karıştırılmış ve sesli harflerin bir kısmının çıkartıldığı bir metin koyarlar önünüze, üstüne de bir a4 kağıdı bunu da oku lan derler, abi etmeyin eylemeyin demeye kalmaz okursunuz. ben neymişim diye ortalarda dolanırken size bu işlemi ve beyninizin bunu nasıl yaptığını yarı teknik yarı pohpolar vaziyette anlatmaya başlarlar.

serengetiye güneş doğuyordu... diye

ve size; okuduğunu anlamanın okuma hızıyla ilgili olduğunu çünkü beyin denilen yaramaz çocuğun ilgisinin dağılmasını bu sayede engellendiğini (bkz: focus) ve hızlı okursanız yani yoğunlaşırsanız hızlı anlarsınız(@evrim halkası) mesela diyip verimden bahsederler.

devamında sisteme dahil olan insanlardan örnekler vererek, uzman görüşü izletip, istiklal marşı ve kapanış ile de mağrur bir vaziyette ramiz dayı misali şöyle bir arkalarına yaslanırlar.
ramiz dayı için değil de bu sistem için bkz: youtu.be , youtu.be

hiç kimsenin aklına gelmez, lan madem böyle bir nimet var, okuduğunu çatır çutur hafızaya atabiliyor ve oradan çağırabiliyor, bu adam neden bu işi asgari ücret karşılığı yapıyor ? (evet, bu sistemin dahil eğitmenleri size dersleri çoğunlukla neredeyse asgari ücretle verirler, 2 tane batıran arkadaşım oldu oradan biliyorum. en ucuz gider öğretmen)

adam okuduğunu hafızaya atabiliyor, hafızadan da çatır çutur çağırıyor ve bunu dakikada 5-10 bin (çarkı sizin için açtım bu kadar, hadi yine iyisiniz) kelime okuyarak(yuh) yapıyor. e babacım neden bunu bilet(!) karşılığında yapıyorsun diye de kimse sormuyor. Herkes bu işin sonunda bi' michael ross olma hayaliyle tutuşuyor çünkü o sıralarda.

lan zaten başarının anahtarı bu; ezber ve logic(-ki buna çoğu yerde gerek yok). bilginin de en kolay ulaşım şekli yazılı kaynak ahanda bitti gitti, gelsin bill gates'in asistanları gitsin raymond babbitler.

tabii tüm bu anlatıları, iyi bir kursta ve karşınızda da iyi bir rehber varsa yaşarsınız yok eğer alalede bir yere gidip bu hızlı okumaya talip olursanız adamın/kadının birisi karşınıza oturup adana yolundaki şipşakçılar gibi
''ee etkin matematik dersleride veriyoruz, eğitmenlerimiz sertifikalı işte yabancı dilde var, hee işte okuma hızınızı 2 ayda 2 katına çıkarttırıyoruz %100 çalışıyor ve paket halinde alırsanız da size 600 liraya şeyapalım '' hatta bi' arkadaşınızı da getirirseniz 500 olur köftehorlar sizi diye acısız ağrısız 7 günde kekemeliğe son diyiverirler.

ya konuyla ilgisiz ama şimdi böyle diyince aklıma geldi, baya bi' geçenlerde kuzenim gelmiş ''abi bi' makina yapmışlar vücutta ki yağı donduruyorlar sonra da üre halinde atıyormuşsun'' dedi, ben de o aralar spor yapan adamım işte bu yağ/kas oranı filan bakınıyoruz ilgimi çekti bunun dediği bi' de o sırada bi' yandan da telefonda genel kordinatörle şantiye hakkında konuşuyorum daha doğrusu ben konuşmuyorum adam beni fırçalıyor telefonda işlerle ilgili, istemsiz kuzenime dönüp ''üre ne lan'' demişim. telefondan bi' kükreme sesi ile irkildim '' xxx bıktım senin bu dediğim dedik çaldığım düdük hallerinden, gitmek istemiyorsan gitmek istemiyorum de sen benim sinirlerimi sürekli zıplatıyorsun'' diyerek kovulmanın eşiğinden döndüm, keza zaten o sıralarda sürekli bi' genel kordinatör olsun, yönetim kurulundan bazı hırtlar olsun beni bi' kovma girişimi içindeydiler. sonra kuzenim ''üre işte abi işiyerek atıyormuşsun ne olduğunu ben de bilmiyorum'' diyince ağzına 1 tane çarpasım geldi. neyseki şiddete karşıyım. yapmadım öyle şeyler ama, düşünün. biz o kadar beslenme programı hazırlıyoruz kardiyo yapıyoruz, yağ/kas indeksini ayarlayabilmek için, dışarıdan protein tozu bbca dayıyoruz boyna sonra bi' adam çıkıyor diyorki 'la oğlum onlara gerenk yok hiç. gel 2 seansta yağlardan kurtul'' hah işte sizin bu 11bin kelime aynen böyle birşey. Yani, özünde makine belki özelde' derman olabilir, bölgesel bir aksiyon ya da bazı durumlarda/geçici bir işlevselliği bulunabilir ama göbek yağı yakmak böyle birşey olsaydı eminim bu kadar ucuz olmazdı. Aranızda göbeğini samimiyetle seven bir insan var mı bilmiyorum ama, doğru söyleyenler arasında ben hiç denk gelmedim.

Yani, belirli faydaları hayalgücünüzle birleştirip hareket edince sonunda sonsuz enerjiyi bulduk diye hürriyet gazatesine manşet olursunuz. neyse toplumsal mesajımızdan sonra konumuza dönelim.

Peki nedir bu hızlı okuma ? (cevaplarla devam ediyoruz)
@Giovanni Pipitto en doğru yaklaşım biçimini görmüş. evet hızlı okuma 3 aşağı 5 yukarı onun anlattığı şey.

bu işin tekniğiyle ilgilenenler ise olaya şu şekilde yaklaşırlar. ''göz ve beyin kas, bunlar aslında geliştirilebilir o zaman bizim okuma hızımız da geliştirilebilir'' ve devam ederler ''peki ya bizi yavaşlatan şey ne ?'' ''içten seslendirme'' ''o zaman içten seslendirmeyi kesersek bu olay çözülür'' diyorlar. mesela; @idexo; idexo gibi beynin ön lobunu devreden çıkartıyorsun bitti gitti yaa.kas muamelesi yapıyorsun tüm mesele bu, düğmesi var ya zaten onun, bastın mı tamam ön lob is down. ön lob lazım mı oldu, tekrar bas abi ön lob geri gelsin.

sanatla mı ilgileniyorsun, bas düğmesine orta lob kapansın, matematik mi konun, bas düğmeye sadece arka lob çalışsın. hem enerjiden de kazanç, şeker lan bu boru mu, kalp de o kadar yorulmaz beyin de çıt çıt çıt çarpışmaz, gerekli olduğu kadar açarsın ayarını yetmeyince köklersin. dırın dırın. sonra aşık olunca aradan 4 yıl geçiyor ''aklımdan çıkmıyor, canım acıyor unutamıyorum nasıl unutacağım geçecek mi bu acı'' diye ağlıyorsunuz. kas muamelesi yapın abi. kapatacaksın sağ orta lobu(detaya gel) sadece orada ki nöronlar durdu mu tamam, bitti gitti artık eski manitanın o tatlı hallerini anımsama olayın da bitti. dertlere son. çok mu canın sıkıldı, basıyorsun düğmeye bir miktar serotonin yanına da azıcı adrenalin dayıyorsun gelsin macera gelsin heyecan. kas muamelesi yapıyorsun.

İçten seslendirme vazgeçilebilir mi ? Okuma eyleminin bu tür itliği puştluğuyla ilgilenenlerin temel kabulü bu içten seslendirmenin okumaya olumsuz etkisi. ama bu davranıştan vazgeçmek mümkün mü değil mi konusunda onlarda anlaşamıyorlar, (tabi bu biraz da onların beyin kas değil ya ondan, yoksa kapatacaksın abi sağ lobu içten seslendirme bitti gitti ya) ve diyorlar ki(bi' kısmı) biz okumaya yanlış başladık. okullarda verilen okuma eğitimi hatalı biz gözle değil de sesle okuyoruz. bu yüzden bu içten tekrar tamamen bitirilemez ama olabildiğince esnetilebilir. (bu yüzden bu hızlı okumaya yeni başlayanların nefesi kesilir, boğulacakmış gibi hissedeler)

diğer grup ise bu içten seslendirmenin tamamen kapatılabileceğini savunur. ancak bu iç sesi kapatma uygulamaları genelde aynıdır.(bu arada mesela türkçe hızlı okuma tekniği farklı, ingilizce hızlı okuma tekniği farklıdır. zaten temel yanlışlardan birisi de bu tür gelişim aktiviteleri (bilimi) sözel zeka gerektiğinden bizim türk insanı üzerinde pek düşünmez ve eseri yabancı dilinden 3 cümle o kitaptan 3 cümle bu kitapdan alarak kendi yazmış gibi yayınlar. bu konuda bile birkaç kitap var)

ağza kalem koyarak okumaya çalışmak
sakız çiğneyerek okuma yapmak
ritimli bir şarkı söylerken okuma yapmak

bunlar içten tekrarı kapatmak için yapılan temel uygulamalar. Sonuncusu yani ritimli şarkı söylerken bir yerden sonra farkedeceksiniz ki, okuduğunuzu anladığınız bölümlerde şarkı söyleme ritminizi kaybediyorsunuz eğer bunu farkediyorsanız hah işte doğru yoldasınız tez zamanda bi' doktora gidin de size beyin denen organı anlatsın. neyse

bu iç seslendirmeyi azaltma ya da bitirme artık hangi görüşü doğru buluyorsanız eylemleri yanında, beyin bu kelimeleri harflerle değilde alışkanlıklarla okuduğunu bi' bakıma farkettikleri için kelimeleri paketleme olayına geçerler. işte göz kası dediğiniz nane de tam bu noktada lazım olur.

kelimeleri paketlerken kelimenin 1 noktasından tüm kelimeyi görebilme fikri ile olaya girişini yapar bu göz kası. yani geniş algı olayını yakalamaya çalışırlar, ardından kelimeleri 2'şerli 4'erli 7'şerli(yuh) paketleyecekleri için de bu paketler arasında sıçrama eylemi için göz kasına yine ihtiyaç duyacaklar. mesela yerseniz teoman(şarkıcı olan) 4'erli kelime paketleri(grubuyla) okuyor.

bu göz kası geliştirme eylemlerininde basitinde gözü hareket ettirmek olan ve tonla uygulama kartı, programı ve alternatif yöntemi bulunan ama temelinde youtu.be (beyazıt öztürk) şu hareketler silsilesinin olduğu bir aksiyondur. bitti mi bitmedi ?

kelime paketleme sisteminin de alıştırma uygulamaları var; delikli kağıt, kelime altlarına nokta koyma ve noktalar üzerinde sıçramak, çapraz ya da S okuma gibi. örnek süleyman demirel


kelime paketlemenin alternatifi olarak da el gözden daha hızlıdır diyerek kelime atlamayı engellemek için elle takip ettikleri bi' sistemleri daha var, bunu kelime paketlemenin öncesinde uygulayan ve sonra bırakanda var, ''yok abi bu ile o bambaşka şeyler'' diyende...

Bitti mi ? nefes çalışmaları, göz antremanları ve hızlı okuma teknikleriyle ve o tekniklere göre yazılan yazılı eserleri okumak şartıyla okuma hızın hissedeceğin şekilde artacaktır (450 belki olur 500 olmaz). bitti ama saniye de 1 sayfa okuyan arkadaş varsa; uzun boylu yakışıklı zeki kültürlü karizmatik erkek varsa gelsin bizi de ???? misali...

böyle birşey yok.
şöyle birşey var; @Giovanni Pipitto'nun dediği şey, gözle tarama yapmak. yani aradığın küçük bir bilgiye ulaşmak için alfabetik olmayan bir rehberde telefon bulurken yaptığın gibi hızlıca göz gezdirirsin ve aradığın şeyi bulunca duraksar, yavaşlar ve o kısmı okursun. ama o kısmı normal okursun.


onun dışında günümüzde sağlıklı bir birey olarak nitelendirilen bir kişiyseniz sayfanın fotoğrafını çekip(hahahahahaudıhaıudgaj) hafızaya atıp sonra onu hafızanızdan çağırabiliyorsanız( he ya fotografik hafıza tabi) acı haberi benden duyun, sağlıklı bir birey değilsiniz. hastasınız. Bunun tıbbi literatürde adı var, bi' doktora başvurun.

Peki bu sistem bu kadar mükemmel olmasa da nasıl çalışıyor; şöyle: devamlılığı olan bir eser olmak şartıyla(bu önemli, mesela roman, hikaye tekrar eden mekanlar ve tekrar eden isimler ve kurgusal ilerleyen olaylar) göz gezdirip bu hızlı okuma yöntemlerini de kullanarak(!) o konuda fikir ve bilgi sahibi olabiliyorlar, ancak bunu şöyle düşün, bir roman al eline ve betimleme kısımlarını atlayarak oku, romanın ana hikayesini anlayacak ve ortamlarda okudum ya ben onu sorun lan soruları diyebilecek bir seviyede olacaksın. hah işte bu adamlarda hızlı okuma değil de hızlı sayfa çevirme becerileriyle atlaya atlaya okuyorlar, bi' nevi göz gezdiriyorlar, bi' nevi kitabı tarıyorlar. ve olay da rusya da musya da geçmiyor.

gelelim zurnanın zırt dediği yere, 5 parmak son vuruşuna;

11bin 11111bin kelime okuyorum 1 sn de 3 roman bitirdim o sırada gidip 1 de çay koydum diyorsa birisi 2 ihtimal vardır, ya garibim size aşık, sizi etkilemeye çalışıyor ya da yetenekli bir ticaretci. şöyle düşünün, 1 kurşunla 2 adam deviren canımız ciğerimiz polat alemdar abimiz bile, ancak ve ancak 1 gece de bir kitap bitirebiliyor. ben olaylara sürekli böyle yaklaşırım, polat alemdar yapamıyorsa ben de yapamam diye.

wallahi if polat alemdar can do it, let him do it. if polat can't do it, ya-habibi how can i do it?”


eğer aşıksa da kırmayın onu, sevin. sizin için size yalan söyleyin başkalarına sizin için neler yapmaz. bence sevgide ki en önemli kıstas bu, birlikte mutlu olmak değil. onun için nelerden fedakarlık edebileceğin.
geçmiş olsun. eğlence bitti. okumayı bilmem de yazmak özellikle de böyle bir milli eğitim sisteminin olduğu yerde hakikaten keyifliymiş. youtu.be

edit: bir de 11 bin kelime neymiş lan, olmuşken iyisi olsun 38bin kelime oku bence; youtu.be
0
mete kudur
(25.09.16)
ben Melik Duyar'ın kitaplarını almıştım sonuna kadar gidemedim ama en azından hızı arttıran ya da nası diyim okuma bakış açışını değiştiren tavsiyeler vardı. Arkadaşlara katılıyorum okumak değil de okuduğunu anlamak daha önemli geliyor bana. Tony Buzan bu konuda araştırabileceğin bir kişi
0
yüzyıllık yalnızlık
(25.09.16)
(6)

lykia yolunu yalnız yürümek vs. grup bulmak

uckac
orada yoldaki insanlarla tanışarak da yapılabilir diyen arkadaşlarım da var. ama ben işi sağlama alıp birlikte gidebileceğim birilerini bulmaya çalışayı düşünüyorum. öncesinde de böyle bir tecrübem yok. fikri olan?
orada yoldaki insanlarla tanışarak da yapılabilir diyen arkadaşlarım da var. ama ben işi sağlama alıp birlikte gidebileceğim birilerini bulmaya çalışayı düşünüyorum. öncesinde de böyle bir tecrübem yok. fikri olan?
0
uckac
(24.09.16)
Tecrüben yoksa tek gitme.
0
Adramelekhh
(24.09.16)
konuya cevap değil de söylemek istedim, ne güzel dertleriniz/heyecanlarınız var lan. gerçekten. gece gece duygulandım. bu içten gelen birşey sanırım, sosyo-kültürel birşey herhalde. vay arkadaş. hep böyle güzel yaşayın.
0
mete kudur
(24.09.16)
Likya yolu komple tabelalandirilmis olmasi lazim, tek basiniza da olsaniz kaybolmazsiniz normal sartlarda.
0
stavro
(24.09.16)
likya yolu artık çok yürünen ve popüler bir trail. tek yürümekte problem olmaz.

stavro +1
0
cedex
(24.09.16)
@mete kudur uzun sure sonra issizim, vaktim var, beni baglayan bir sey yok hayatim boyunca ilk defa, issizim diye endiselenmektense tadini cikarmaya calisiyorum. Bastim istifayi, kapattim evi barki, tavsiye ederim.
0
🌸uckac
(24.09.16)
Yola en kolau etabi arastirip oradan baslamak istiyorum. Bitiminde sonrakini yurumeyi dusunecegim. Yolda kesin birileri olur mu? Ihtimal ortalama nedir?
0
🌸uckac
(24.09.16)
(5)

işletme mezunları iş bulabiliyor mu?

tosiba
işletme mezunu dedim ama, bu boğaziçi işletme. türkiye işletmeci kaynıyor, evet.ama burada bir boun farkı olur mu?iş bulurlar bence ama tatmin edici olur mu asıl soru. sonuçta adam boğaziçi mezunu olmanın verdiği bir ekstra bekleniye de sahip olur. ki haklı da olarak. alacağı maaş buna göre mi olur?
işletme mezunu dedim ama, bu boğaziçi işletme.

türkiye işletmeci kaynıyor, evet.

ama burada bir boun farkı olur mu?

iş bulurlar bence ama tatmin edici olur mu asıl soru. sonuçta adam boğaziçi mezunu olmanın verdiği bir ekstra bekleniye de sahip olur. ki haklı da olarak. alacağı maaş buna göre mi olur?

teşekkürler.
0
tosiba
(23.09.16)
Evet bulabiliyorlar. Ama ben olsam madem puanım o kadar yüksek MIS falan seçerim.
0
roket adam
(23.09.16)
benim arkadaşım marmara işletme mezunu. yeşil pasaportu vardı, habire evs'dir erasmus+'dır türlü türlü projeye gitti geldi. erasmus yaptı. zaten sosyal, sevimli bi şey pezevenk. bugün yarın bi mülakatı olacaktı, onu geçerse evropa'da şahane bir ülkede yaşayabilir. bunu geçmese bile zaten yüksek yapıcam diyo, teklif meklif dolu, hiçbi şekilde boş kalmaz yani.

velhasıl aktif, girişken ve varoluşçu olunca başarılıyo gördüğüm kadarıyla. öte yandan %100 eminim ki arkadaşımla aynı dönemde mezun olup önümüzdeki 10 sene içerisinde hiçbir halt yapamayacak olan bissürü adam vardır. bu arada bizimki öyle ders çalışan, notları yüksek olan biri de değildi. adamın tek olayı kontaktı. nasıl yapıyosa amk şerefsiz tanımadığı adam yoktu. beni bile tanıyo bak mesela hehe
0
der meister
(23.09.16)
boun hadi neyse, boun'a gelene kadar kaç tane üniversitenin işletme mezunları ne işler buluyorlar.

ama MIS'ciler daha iyi işler buluyor, roket adam +1.
0
king lizard
(23.09.16)
boun işletme işsiz kalırsa diğerler bölümler hiç iş aramasın bence.
0
little big man
(23.09.16)
yokatlas.yok.gov.tr

şuradan bi' bakın bakalım ülkenin kaçıncı adamını alıyorlar o okullara ve o okulların mezunları nerelerde ne işler yapıyorlar, okulun gücü ve ulaşabildiği kişileri bi' araştırın sonra gelin bi' daha konuşalım.

şöyle bi' örnek daha vereyim; mesela benim etrafım avukat kaynıyor. bizim ailede vakti zamanında hukuk okumayanı dövüyorlarmış sanırım ve bunların bir kısmının eşleri de ya avukat ya da hakim. Ama hiçbirisi galatasaray mezunu değil. Bunların ofislerinde çalışanlarında hiçbiri galatasaray mezunu değil.
Asgari ücretle avukatlık başvurusu yapan Cv gördüm ben işe alım sürecinde. Ama hiç galatasaray yazan bir Cv görmedim.
Sonra la bu nedendir diye aramızda konuşurken, açtım bi' sıralamalarına baktım. Adamlar en son türkiye 64.sünü almışlar. türkiye 64.sü.

Sen bu adamla bırak kıbrısta okuyan hukukcuyu 400-500 kontenjanı olan ege hukuku bile bir tutamazsın.

yani bölümler, arkalarında devlet olmadan başlı başına bir anlam ifade etmiyor. arkasında devlet olmasından kastım ise, devletin o meslek dalında çok fazla alım yapması(günümüzün sağlık bölümleri).
onun dışında iyi okullar iyi çevre getirir, iyi çevrede iyi meslek.

büyük ihtimalle iş arama süreçlerinde çok bulunmadınız ama illa bulunacaksınızdır, yağlı alanlarda iş bulmanın tek ihtimali vardır ''networking''(bunu türkçe söyleyeni dövüyorlar) o yüzden işletme mezunları gibi kıyaslamamak lazım. boğaziçinin felsefesi en son 10bininciyi alıyor, istanbul üniversitesi hukukda aynı puan türünden olduğu halde en son 14bininci kişiyi alıyor ki bahsini ettiğim okul istanbul üniversitesi hukuk fakültesi. antep hukuk 27-28binincileri alıyor.
0
mete kudur
(24.09.16)
(6)

Yurtdışında "İnce İşler Şefi"

deadwampir
Şantiyede ne kadar maaş alır?Balkanlar'da herhangi bir ülkede..Şimdiden teşekkürler...
Şantiyede ne kadar maaş alır?
Balkanlar'da herhangi bir ülkede..

Şimdiden teşekkürler...
0
deadwampir
(23.09.16)
Balkan ülkelerinin hepsi sefil. Özellikle Bulgaristan. İnce işler derken ne demek istedin tam anlamadım, ama şantiyede 3000 lira falan alırsın. Mühendissen tabi.
0
dissendium
(23.09.16)
benim yurtdışında çalışıp da 4bin dolardan az maaşı olan inşaat mühendisi tanıdığım hiç yok. Hatta bundan 3 sene önce en az maaşı ben alıyorum diyen bir arkadaşım 2500 dolar alıyordu enka'dan . sonra maaşını arap parasıyla vermeye başladılar. enka çalışanları sömürüyor filan demişti bu ücret karşılığında .

inşat teknikeri arkadaşlarımdan da birisi türkmenistanda 3750 alıyor diğeri de cezayirde dönemlik bir işten 6000 alıyor. 1.cisinin firması kocaeli merkezli ama şimdi adını unuttum ikincisinin firması(ana işveren ankara merkezli gama bizimki onun taşeronunda)

yani balkanlarda hikaye nasıl bilmiyorum ama, bizim ülkemizde bile bir şantiyeye gitsen ince işler şefi olarak 3bin rahat alırsın. keza zaten ince işler şefi dedikleri şey saha mühendisinin amiri oluyor. 3binin üzerine temiz 1 daha eklerler.

edit: o zaman enkada çalışan arkadaşım stadyum yapıyordu orada ve ana firma amerikalıydı oradakiler bunun 5 katı maaş alıyordu. Bi'de o var. gerçi şimdi dolar uçtu o ne olur bilmiyorum ancak 3bin bence olmaması gereken bir rakam. ama yine de balkan ülkeleri nedir nasıl oluyor onu hiç bilmiyorum.
0
mete kudur
(23.09.16)
2 sene once bizim ince sefleri istanbul'da 6-7bin tl aliyordu. Yurtdisi icin en azindan bir 4.000$ olur herhalde. Ama balkanlar oldugu icin emin olamiyorum.
0
zoghurt
(23.09.16)
@dissendium
Hocam ince isler sefinin ne oldugunu bilmiyorsan sektorle bir alakan yok demektir, insanlari yaniltmayin bari.
@ deadwampir
Eger turk firmasinin yurt disi santiyesi ise bu balkanlarda olan 2500- 3000 usd civari olmasi lazim. Bir kismi turk parasi yatar tr hesabina kalani dolar.
0
kassiopeia
(23.09.16)
@kassiopeia, bravo. tam anlamadım lafını, ne olduğunu bilmiyorum şekline dönüştürmüşsün, sonra bir de insanları yanılttığımı söylemişsin. burada anlamadım derken ince işler şefini neden tırnak içinde yazdığını kast ettim. normalde mimarlar ilgilenir böyle şeylerle. inşaat mühendislerinin yapacağı iş genelde çoktan bitmiş olur çünkü. pozisyonun ayrıntısını, kendisinden beklenen işleri sordum aslında. Söylediğim rakam yanlış olabilir. Bu şirketten şirkete değişir. Türk şirketleri fazla veriyor olabilir, ama balkan ülkelerinin çok zengin ülkeler olmadığını da akıldan çıkarmamak gerek. Türkiye'de bile 3000 lira almayan inşaat mühendisleri varken yurt dışında kesin çok fazladır diye düşünmek yanıltıcı bence. Çünkü masraflar şu bu derken elinde yine ortalama bir para kalıyor.
0
dissendium
(23.09.16)
İlgili arkadaşın tecrübesine ve yaşına bağlı olarak değişir. 15 senelik tecrübeliyse 7000 $ a kadar yolu var.
0
fakkan
(24.09.16)
(1)

ankara'da eta saat satan yerler

klassno
Arkadaslar Ankara'da kaliteli a+++ orjinaline cok yakin eta saat satan dukkan bilen paylasabilirse sevinirim
Arkadaslar Ankara'da kaliteli a+++ orjinaline cok yakin eta saat satan dukkan bilen paylasabilirse sevinirim
0
klassno
(22.09.16)
amerikan çarşısı vardı , hala açıkmı bilmiyorum kızılay- izmir caddesinde
0
mete kudur
(22.09.16)
(17)

3 yıldır hayatında kimse olmaması

seindfeld
Evet 3 yıldır düzenli bir ilişkim yok. İyi bir şey mi size göre kötü bir durum mu?
Evet 3 yıldır düzenli bir ilişkim yok. İyi bir şey mi size göre kötü bir durum mu?
0
seindfeld
(21.09.16)
Benim de üç yıl oldu sanırım net hatırlamıyorum ama iyi bir şey galiba. Dışarıdan nasıl gözüküyor bilmiyorum :)
0
an engineer
(21.09.16)
benim de üç yıl olmuş. hiç hoş değil bence.
0
peanutbutterpuddingsurprise
(21.09.16)
iyi birşey değil, bu bi' ihtiyacç öyle ya da böyle bir şekilde insan sevmek-sevilmek istiyormuş bilim ya da ona benzer olduğunu düşündüğüm davranış hikayeleri öyle diyor. çokcası hormonal birşey zaten, bence bi' düşünmelisin neden yok acaba diye, yani istemediğin için(istiyeceğin birisi henüz karşına çıkmadığından) hamle mi yapmıyorsun yoksa istiyorsunda mı hamle yapmıyorsun, hamle yapıyorsunda başarılı mı olamıyorsun bunları bir düşün, çünkü yalnızlığa öylesine alışırsan orası sosyal açıdan sıkıntılı bir yola doğru gider. geçenlerde uzun yıllardır görmediğim kuzenimle konuşmuştum -ki kendisi o kadar da okuyan birisi değil- bu sosyal hayat hakkında çok güzel çıkarımlar yapmış, bunun tek olma ihtimali başa gelmesi ve farkındalık oluşturması. yani, tecrübe etmememiz gereken birşey bence.
0
mete kudur
(21.09.16)
düzensizler var olduğu sürece kötü bir şey olarak değerlendirmemek lazım.

çünkü bana göre düzenli de olsa "idare eden" ilişkiler "süper ilişkiler"den daha iyidir.

iyi ilişkiden beklentiler de yüksek olur. öyle olunca haliyle yorulursun. yorulduğun zaman tadı kalmaz.
0
kupigometa
(21.09.16)
iyi bir şey. kafana göre takıl, kısa süreli takılmalar yaşa.
0
sen git ben geliyorum
(21.09.16)
kimine göre iyi, kimine göre kötü. benim de 3 yıl oldu ve benim için kötü mesela, çünkü artık tercih edilebilir bir insan olmadığımı düşündürüyor. batuhan karadeniz ya da balotelli gibiyim amk. 3-4 sene önce büyüyünce allah olcam sanıyodum, şimdi malın önde gideniyim.
0
der meister
(21.09.16)
Bunun senin hayatındaki tesirlerini bilemediğimiz için cevap da veremeyiz. Göreceli bir durum. İlişki içerisinde olmanın veya olmamanın hayatına nasıl etki ettiğini sen bilebilirsin. Hatırla bakalım ilişkin varken nasıldın; şimdi nasılsın; ilişkin olsa nasıl olursun? Cevabı uzakta arama, kendini en iyi sen bilebilirsin.
0
fragile lady
(21.09.16)
Benim 30 yıl oldu ben bişey diyo muyum? :)
0
yüzyıllık yalnızlık
(21.09.16)
böyle sorduğuna göre arada bişeyler olmuş. HİÇ OLMAYAN*(3-4 yıldır hiç hareket olmayan demek istemiştim editle belirteyim :D) versiyonu benim burada ve diyorum ki kötü bir şey. En azından bi flört olsa hayatımda kimse olmasa bile benden hoşlanan yazan 1-2 kız olsa da egom tatmin olsa.

der meister +1

ama çok uzun ilişkiden çıkan insanlar ilk yıllarda rahatlayıp mutlu oluyorlar. Benim bahsettiğim o değil.
0
rodriguez2
(21.09.16)
yoo kötü değil. düzenli ilişki yaşıcak birini bulmak zor bence. sırf biri olsun diye sevgili olcak biri değilsen eğer. ama arada kısa süreli, takıldığın ınsanlar olursa fena olmaz. beğenmek,beğenilmek bir ihtiyaç bence.
0
rayde
(21.09.16)
Etrafındaki insanlardan çok da değer görmemeye başlarsın zamanla. Seni eksik, değersiz ve epey alt tabaka görürler. "Tercih edilmeyen/beğenilmeyen" olunuyor çünkü.

Ama en azından 3 yıl önce de olsa bir şekilde beğenilmişsin. Hayatın boyunca hiç olmaması çok çok utanılacak bir şey.
0
mandalina kokusu
(21.09.16)
Kendimden örnek vereyim. Benim de bir süredir ilişkim yok. Ama bir ilişkim olamayacağı için değil, pek uğraşmadığım için yok. Sorun yok yani ortada. İstesem kısa sürede ilişki içine girebilirim. Ama ben istiyorum ki gerçekten sevdiğim biri olsun, sırf sevgili olmak için sevgili olmayalım. O kişinin yanında olduğum zaman hayvan gibi heyecan hissedeyim. Bu açıdan bakarsan kötü değil. Aradığını bulamamış olabilirsin. Ama ilişkisizlik bir soruna bağlıysa o zaman kötü olabilir. Yani kendine hiç bakmıyorsundur, hayatında problemler vardır, tercih edilmiyorsundur, o zaman çabalayıp da ilişki yaşayamadığın için kötü durumda sayılabilirsin. Yeterince çaba göstermiyorsan dert etme bence. Her yıl bir tane sevgilim olsun diye kurallar koymuyorsan kendine, bu da bir performans sorunu olarak görülemez.
0
dissendium
(21.09.16)
Bunun değerlendirmesini ancak sen yapabilirsin.
0
petekpare
(21.09.16)
yorumları okuyunca insanın aklına tek bir soru geliyor

"bunca insan yalnızken neden bunca insan yalnız"
0
bnmzz
(21.09.16)
Düzenli ilişki adı altında hayatının içine edilebilirdi de.
Öyle saçma ilişkiler var ki etrafta insan yalnızlığına şükrediyor.
0
mutekebbir
(22.09.16)
Ben kısa vadelilerle gayet mutlu mesut yaşıyorum. İyidir iyi.
0
arnold schwarzeneger
(22.09.16)
Daha öncelerine bakarsak ki 20 yaşından 25 yaşına kadar tabiri yerindeyse ilişkiler yönünde pislik birisiydim. Aynı anda 2 kızla çıkmalar sürekli ayrılıp başkasıyla takılmalar. 5 yıl içinde (listeme bakıyorum...) 16 kızla beraber olmuşum. Sonrasında 2 yıl çıkıp ayrıldım. Ahh almak istemedim belki de daha fazla. Ayrılıp insanları üzmek istemedim.
Şimdi de bu duygu var sanırsam ama evlilik anlamında sanırım karşıma birinin çıkmasını bekliyorum. Veyahut bir şey beklemiyorum. Ama böyle de olunca hayatında birisi olmayınca biraz boşlukta hissediyor insan.
0
🌸seindfeld
(22.09.16)
(4)

ankara'da otel

wishmaythşngs
arkadaşlar selam, eğitim için 3 günlüğüne ankara'da olmam gerek otel veya öğrenci yurdu arıyorum kızılay taraflarında ama ankarayı hiç bilmiyorum.
arkadaşlar selam, eğitim için 3 günlüğüne ankara'da olmam gerek otel veya öğrenci yurdu arıyorum kızılay taraflarında ama ankarayı hiç bilmiyorum.
0
wishmaythşngs
(21.09.16)
yurt zor da misafirhanelere bak. mesela mediha eldem sokak
0
cekilmis gayfe
(21.09.16)
Baskent Ogretmenevi?
Uye ve ogretmen olmayanlar da kalabiliyor.
0
shadowcat
(21.09.16)
Bizim ev ankaraya 3bin km ama "yol koymaz oglum bana istanbulluyum ben" dersen gel bizde kal toplu tasima ile 20dk lik periyotlarla 1.5 saatde ulasirsin kizilaya (1otobus(ring) 1 metro)

Onun disinda kizilayda ya da maltepede de birsuru otel vardir geldiginde rahatlikla bulunur
0
mete kudur
(21.09.16)
beşevler metrosu çıkışında uygulama oteli var ücretleri uygun
0
buhebu
(21.09.16)
(10)

Guzel aromali earl grey?

zannedersem tek eksiginiz bendim
Bi tek Starbucks'da ictigim esasli earl grey'di. Gecen lipton'nun toz olanini aldim poset diye megerse tozmus. Black tea'den farki yok. Ne marka onerirsiniz siz?
Bi tek Starbucks'da ictigim esasli earl grey'di. Gecen lipton'nun toz olanini aldim poset diye megerse tozmus. Black tea'den farki yok. Ne marka onerirsiniz siz?
0
zannedersem tek eksiginiz bendim
(20.09.16)
Twinings
0
cakabo
(20.09.16)
basilur
0
evde liyakat kalmamis
(20.09.16)
Beta veya doğuş çayın earl greyi de güzel bulamazsan.
0
mrsmoon
(20.09.16)
kolay ulaşılabilir olanlardan en iyisi doğadan bence. liptondan çok çok daha iyi.
0
ofelia
(20.09.16)
East Indian Company
0
fever
(20.09.16)
Beta
0
fever
(20.09.16)
Ahmad Tea
0
fever
(20.09.16)
Ben de Doğuş çayınkini sevmiştim
0
petekpare
(20.09.16)
ben doğadan içiyorum, betayı ve doğuşu sevmemiştim. liptonunkini hiç içmedim yalnız ahmadı ben de duymuştum bi' arkadaşım tavsiye etmişti de bizim buralarda yok.
0
mete kudur
(20.09.16)
Palais de Thes markasından Lord Tea çok güzeldir, bir ara pera bulvarı sitesinde satılıyordu, biraz daha yüksek fiyatlı olmasına rağmen, bir tutamı bile normal siyah çayı earl grey'e döndürüyordu. Fransa, İngiltere vs. giderseniz ya da giden birine sipariş verirseniz mutlaka aklınızda olsun. (us.palaisdesthes.com)
Bir de Oba Çayın bergamutlusu yine çok güzeldi, tamamen çıktı piyasadan, tek tük şoklarda bulunuyor sadece, başka hiçbir yerde bulamadım, buldukça alıyorum, duyduğum kadarı ile yeni bir konsept ve ambalajla tekrar piyasaya girecekmiş.
tüm bunların yokluğunda, liptonla idare ediyoruz.
0
cedilla
(20.09.16)
(3)

SAP Danışmanları

chicha
Öncelikle herhangi bir aracı şirkete dahil olmadan direkt SAP'den danışmanlık yapan var mı Türkiye'de?Bu aracı şirketlerin olası bir işi batırma durumunda SAP karşılarına dikilip "Bizim bi itibarımız şerefimiz vardı, onu iki paralık ettiniz şerefsizler" diyor mu? Çok büyük bir şirketin operasyonunu
Öncelikle herhangi bir aracı şirkete dahil olmadan direkt SAP'den danışmanlık yapan var mı Türkiye'de?

Bu aracı şirketlerin olası bir işi batırma durumunda SAP karşılarına dikilip "Bizim bi itibarımız şerefimiz vardı, onu iki paralık ettiniz şerefsizler" diyor mu? Çok büyük bir şirketin operasyonunu üstlendi x aracı firması ve beceremediler, şirket iflasın eşiğine geldi bunların yüzünden, ne olacak?
0
chicha
(20.09.16)
aracisiz calisan SAP danismani var, ben taniyorum. yalniz o da kendi sirketini isletiyor, bir nevi SAP aracisi sayilir sanirim. o bahsettigin coook buyuk firmalar isi batiracak referanssiz adamlara is vermiyor zaten. oyle firmalarin tercih ettigi birinin arkasinda yine benzer firmalarin referanslari oluyor. ha ama isi batirma durumunu bilmiyorum, ona denk gelmedim daha once.
0
in vino veritas
(20.09.16)
Business One için teknik danışmanlık yapacak biri tanıyorum.
0
chiper
(20.09.16)
Uzaktan calisabilecek fi pp mm sd pm ve Abap danismani var. Isterseniz goruselim
0
mete kudur
(21.09.16)
(6)

Dolar

isott
Sizce dolar 5 ay sonunda 3.1'den fazla mi olur yoksa daha dusuk mu olur?Not: Yatirim tavsiyesi olarak degerlendirilecektir. :)
Sizce dolar 5 ay sonunda 3.1'den fazla mi olur yoksa daha dusuk mu olur?

Not: Yatirim tavsiyesi olarak degerlendirilecektir. :)
0
isott
(20.09.16)
@want2die
Hayatimda ilk defa dolar hesabi acip parami dolar yaptim 4 gun sonra darbe oldu. :)
Boyle bilinmezleri normal karsiliyorum ama vadeliye koyma derdindeyim. 3.10'dan fazla olmazsa karli olucam tl vadelide. Onun icin sordum soruyu.
Kimseye kinlenmem :))
0
🌸isott
(20.09.16)
Dolar bir süredir, 2 ileri 2 geri şeklinde devam ediyor. Eğer çıkınca satıp, inince alırsanız, bu hareketleri kestirebilirseniz para kazandırır. Uzun vadede kazandırmıyor gibi...

not : tavsiye değildir. yarın ne olacağını kestiremiyorum, geçmişi yorumluyorum.


.
0
kartallar yuksek ucar
(20.09.16)
dolar (orta) uzun vadede kazandırmıyor +1. ya da çok uzun vadede beklemeniz gerekir -ki o da anlamsız.

3,1 kritik bir seviye 5 ayın sonunda ne olur bilmiyorum da bu 5 ay içinde bence 3'ü rahat görür hatta biraz da geçer oynar o aralarda ama o 10 kuruş ne olur onu bilmiyorum.

Benim 3.1 den de dolar almışlığım var mesela, ondan sonra hiç 3.1'i görmedi, çok yaklaştı ama görmedi.
Günceli biraz daha iyi takip edebilseydim o seviyede satabilirdim, bankadan satalım mı diye tavsiye de gelmişti ama, 24-25 yaşında hikayeden işletme okumuş çocuklar, pek güvenemiyorum ilgilenmemiştim, satsaymışım iyiymiş.

döviz, üzerinde oynama gerektiren yatırım kaynağı, 5 aylık bir zaman için ben olsam hisse alırdım mesela. döviz daha fazla getirebilir ama böyle harçlık gibi al sat yapılması gerekiyor, benim cahil hayatımın bana farkettirdiği bu en azından.
0
mete kudur
(20.09.16)
şu an alma. Risk ama evet yarın akşam Fed'in konuşması var tekrar 2,93 civarına inme muhabbeti var. İnerse oradan alman daha iyi, olur da yükselirse treni kaçırmış olabilirsin (ki öyle de değil aslında, ben bekledim 2,9250'den almadım kaçırdım mesela :D ama şu son 1-2 ayda birkaç kere indi çıktı böyle)

olmadı faize yatırırsın yani. Dediğin gibi dolar çok yükselmezse faizi aşamaz. Bir de 2,98'den aldığın dolar zaten satmak istersen 2,96'dan falan gidiyor onu da hesaba kat. Dolar 3,10 olsa 3,08'den vereceksin mesela. Bu şekilde aldığın anda bile hafif zararın var.
0
rodriguez2
(20.09.16)
Moody' s, Turkiye' nin notunu indirirse ulkeden hatiri sayilir miktarda fon cikisi olacagi icin USD sert yukari yapar. Bunu goz onunde bulundurun. 18 Temmuz' da yaptiklari aciklamada 1-3 ay icerisinde kararlarini aciklayacaklarini soylemislerdi.
0
sterimar
(20.09.16)
bi halt olmaz. amk işi kabul ettiğimde euro 3.40 lardaydı (maaşı euro alıyorum) işe başladım 3.20 lere hatta 3.19 lara geldi şimdi de 3.32 civarı. dolar desen aynı. yani doların euron olmayınca bi şey almak istesen (pc telefon gibi elektronik bi şey) hayvan gibi kur oluyo. her ay euro kazanıyorum hala bi artış yok amk. tek güzel tarafı 600 euroya 700 euroya konsol telefon görünce pahalı gelmiyo. oyunlar vs bana çok normal geliyo.
0
ergenpezeveng
(20.09.16)
(35)

bekaret

limoncello
sevgilinizin/evleneceğiniz kişinin bakir/bakire olmasını önemser misiniz?yaşlar ve cinsiyetler birlikte alalım
sevgilinizin/evleneceğiniz kişinin bakir/bakire olmasını önemser misiniz?
yaşlar ve cinsiyetler birlikte alalım
0
limoncello
(20.09.16)
Hayır, bakirse soru işaretlerim olabilir ama konuşulur anlaşılır.
28 Kadın.
0
mutekebbir
(20.09.16)
bekaret dahil her konuda dürüst ve dobra olmasını önemserim.
yaş: moruk
c: erkek
0
lazpalle
(20.09.16)
Hayır, 25 erkek.
0
sevgikusunkanadinda
(20.09.16)
hayır. ama cinsel açlığı olmaması önemli.
22 k
0
yuvarlanantencereninkapagi
(20.09.16)
önemsemem derim de önemserim. kimseye söyleme ama, aramızda.


28 erkek.

Bu arada aslolan şey aidiyet bence, bir olmak. bekaret, mekaret sıradan şeyler bunlar.
0
mete kudur
(20.09.16)
önemserim. bakir olmamalı. 32/k
0
sta
(20.09.16)
Kriter bu olmamalı.
Bu daha çok karşındakinin karakteriyle ilgili bir durum. İnternette lafa gelince "Ben önemsemiyorum" derler ama iş ciddiye binince işler değişiyor. Bu işin bu denli önemsenmesinin sebebi de bu tip insanlar zaten.
0
xaxxbczczaaxax
(20.09.16)
Samimi olmalı. Güzellikleri ilk benle yaşamasını önemseedim.
0
lion de la Turquie
(20.09.16)
Önemserim, önemsedim. Bakir olmalı25/k
0
petekpare
(20.09.16)
Önemserim.
0
aklimdakisorular
(20.09.16)
Önemserim, bakireyse sevgili olmam, evlenmem.

26, E.
0
yirmisantim
(20.09.16)
bakir adamla yapamam :( deneyimlisi gelsin asdgh (gavat alert) ciddiyim.

24, k.
0
nice tnetennba
(20.09.16)
önemli degil bakire olmamasını tercih ederim hatta bir erkek olarak.Yas 33 cinsiyet erkek
0
basubadelmevt
(20.09.16)
26 erkek. Onemsemem.
0
brad pitt
(20.09.16)
bakire olmamasını tercih ederim ama sırf bakire diye beğendiğim, etkilendiğim biriyle sevgili olmaktan veya evlenmekten vazgeçmem. 32e
0
dostlarorkestrasi
(20.09.16)
Bakir olmasın. Ilki olmak istemem. 24k
0
rayde
(20.09.16)
Tabii ki onemserim; bakireyse ayni asansore bile binmemeye gayret ederim. Bu yastan sonra tecrubesiz insan cekemem zerre; ki 20li yaslarinin ortasina gelip de bakire kalmis biriyle anlasabilecegimi dusunmuyorum zaten.(diger fetislerimi soylesem kim bilir nasil tepki verir?) 29 erkek.
0
mirandaiam
(20.09.16)
Ben onun ilk tecrübesi olmalıyım o da benim . 24/E
0
orixim
(20.09.16)
bakire olup manyak olan vardır olmayan vardır, bakire olmayıp çok düzgün olan vardır rahatça tek gecelik ilişki yaşayan da vardır (evet kriterim bu, ben erkek olarak tek geceliğe sıcak bakmıyorum sevgilim de bakmamalı yaşamamış olmalı). Kişisine göre hepsi değişir.

25,e.

tersine cevap vereyim, kadınlar bakir erkek sevmez ama tatminsizlikten değil, "diğer kadınların beğenmediği" erkeği istemediklerinden. Diğer kadınların beğendiği - istenen erkek normalde kötü de olsa tercih sebebidir.

bu arada cinsel açlığı olmasın diyenler, o biraz zor, küçük bir kısım erkekle birlikte olmadığınız sürece. Türkiye cinsel açlığın afrikası ibiliyorsunuz. En düzenli hayatı olan adam bile sevgilisinden ayrılınca 2-3 yıl yalnız kalabiliyor. Evet durum bu.
0
rodriguez2
(20.09.16)
"selam, asl?" geldi aklıma. asv versiyonu olmuş.

bakir/bakire insanın muhtemelen sosyal fobisi ya da çok büyük bir kusuru vardır.

not: "bakire" ile kastım hiç içine almamış demek değil tabii ki, hiç sevişmemiş kadın bakiredir sadece. yoksa delik korumakla bakire kalınmaz, bunu bilmeyen kaldı mı?
0
lordoz
(20.09.16)
@lordoz haklısın benim kendi bakire tanımım da bu ve bakire kadın bulmanın bakir erkek bulmak kadar zor olduğunu düşünüyorum da, ben toplumun zar olsun da ne olursa olsun kafasını baz alarak aldım, sonuçta sevgilisiyle birleşme hariç her şeyi yaşayan bir sonrakine bakireyim diyor, onlar da yiyor ya da yemek istiyor. Benim burdaki kıstasım hiç sevgilisi olmaması. Öyle olursa bakiredir derim. Sonuçta zarı korumuş kendine bakire diyor ben de o tanımı kıstas aldım burda
0
🌸limoncello
(20.09.16)
28 erkek

önemserim, bekaret derken bir erkekle çırılçıplak yatağa girmesi veya oral yapması benim için aynı şey. çünkü aklıma gelir o anlar.
0
tughan
(20.09.16)
önemsemem, 26E. 25'e kadar bir şeyler yaşamadığını söylüyor ise bir sıkıntı vardır ya da yalan söylüyordur.
0
zgrydn
(20.09.16)
26 erkek, önemsiyorum, bakire eş istiyorum kesinlikle. kim ne derse desin başkasıyla o derece samimi olması içime sinmez kolay kolay. sevgili olurum ama büyük konuşmayayım da evlilik düşünmem pek.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(20.09.16)
bakir olmasın mümkünse. uyum olmaz. 25k
0
elorelia
(20.09.16)
seksistin en önde bayrak sallayanıyım. ama önemsemiyorum. 23-24'üme kadar önemserdim.

bu demek değil ki 30 herifle yatsın, geçmiş boşver seninleyim desin. o kadar da geniş adam değilim.

31 kadın
0
mermize
(20.09.16)
ben de bakir/bakire insanların sosyal fobisi veya büyük bir kusuru olduğunu düşünüyorum +1

+20 olup da hala bakir/tecrübesiz olan erkekle uğraşmazdım ben de.

20 K
0
ruhen hastayim ben
(20.09.16)
No.
0
chiper
(20.09.16)
Önemserim. Bakire bir insanla evlenebileceğimi sanmıyorum :)

Erkek, yaşım çok gizli.
0
testis agrisi
(20.09.16)
burdan çıkan sonuç herkes kendi gibi birini ister:) ne fazla ne az .
0
myopati multi minicore
(20.09.16)
@myopati herkes kendi gibi birini istese zaten sorun kalmaz:) ama galiba kafa olarak kendi gibi birini istiyor, deneyim olarak olmasa da her zaman.
0
🌸limoncello
(20.09.16)
Herkesin düşüncesine saygım var, isteyen istediği gibi düşünür/yaşar kimse de karışamaz/karışmamalı. @bakhs'e tamamen katılıyorum, 29/e.

(bakhs = benim adim kerim hepinizi severim)
0
EkimBebesi
(20.09.16)
Ben hiçbir şekilde eski sevgilileriyle olan ilişkisini bilmek istemiyorum. Birisiyle beraber olmuş mu olmamış mı kimle olmuş falan beni delirten ve içimdeki canavarı uyandıran şeyler. Uyum varsa sorun yok.

23k
0
jazzabel
(20.09.16)
bakire olmasın 24/e
0
gozu acik sevisen yahudi
(27.09.16)
umrumda olmaz
0
yüzyıllık yalnızlık
(27.09.16)
(3)

Kullanılabilir Bakiye

bartholomew87
Bakiyem 40 küsür TL idi, 120TL'lik bir ödeme yaptım ve Bakiyem -80 küsürlere indi ancak kullanılabilir bakiyem hala +'da. Bu durumda maaşım yattığında kullanılabilir bakiyeden kullanılan para bire bir mi alınır yoksa yine de bir miktar faizi ile mi alınır? Yani Kullanılabilir Bakiyenin mantığı avans
Bakiyem 40 küsür TL idi, 120TL'lik bir ödeme yaptım ve Bakiyem -80 küsürlere indi ancak kullanılabilir bakiyem hala +'da. Bu durumda maaşım yattığında kullanılabilir bakiyeden kullanılan para bire bir mi alınır yoksa yine de bir miktar faizi ile mi alınır? Yani Kullanılabilir Bakiyenin mantığı avans gibi mi kredi gibi midir?
0
bartholomew87
(20.09.16)
büyük ihtimalle esnek hesap kullanıyorsunuz ve esnek hesaplar faize tabiidir. Bankanızdan faiz oranını öğrenebilirsiniz ya da internetten :)
0
mete kudur
(20.09.16)
Genelde günlük 2.02 faiz uygulanır
0
gozu acik sevisen yahudi
(20.09.16)
Birkaç kere hesabı kontrol ettim ancak günlük olarak faiz uyguluyormuş gibi durmuyor ancak belki maaş yattığında hesap hareketlerinde günlük faiz tutarını gösterir.
0
🌸bartholomew87
(20.09.16)
(4)

gizli elde edilen kanıt davada işe yarar mı?

pide
Merhabalar, iki köpeğim var, giriş katında oturuyoruz üç senedir. İlk zamanlardan beri komşular bizi çıkartmaya epey uğraştı, ama karşı ve üst komşum şikayetçi olmadığından ve ev sahibi de bizden yana tavır koyduğundan bizi attıramadılar. Yasal olarak da bir şey yapamayacaklarını biliyorum, onlar da
Merhabalar, iki köpeğim var, giriş katında oturuyoruz üç senedir. İlk zamanlardan beri komşular bizi çıkartmaya epey uğraştı, ama karşı ve üst komşum şikayetçi olmadığından ve ev sahibi de bizden yana tavır koyduğundan bizi attıramadılar.

Yasal olarak da bir şey yapamayacaklarını biliyorum, onlar da öğrenmiş olacaklar ki bir tanesi cidden kavga çıkarmaya çalışıyor. Laf dalaşına girmeyi de çok tercih etmediğimden bir şey dediğinde duymamış gibi yapıyorum ya da yav he he diye geçiştiriyorum.

Kadın da bu yüzden daha da hırslandı sanırım, kapıma ya da kapı önüne tükürmeye başladı. Geçerken baya baya tükürüyor. Soracağım şu, kapı üstüne gizli kamera koysam mesela, kadının tükürdüğünü belgelesem, kabahatler kanunundan ceza almasını sağlar mıyım? Caydırıcı bir şey olsun daha uğraşmasın istiyorum.
0
pide
(19.09.16)
muhtemelen delil olarak sayılmayacak. kapıya kamera koy ve "bu ev kamera ile 24 saat izlenmektedir." yaz. o caydırıcı olur mesela. yine yaparsa kayıtları sunarsın.

edit: want2die ile aynı şeyi düşünmüşüz.
0
himmet dayi
(19.09.16)
güvenlik sebebiyle koyacağınız için delil niteliği taşır, ancak mesela gizli ses kaydı ile itiraf filan delil olarak sayılmıyor. yani illegal yollardan edinilen bilgiler delil yerine geçmiyor ama bu durumda illegal birşey yok. sen güvenlik kamerası kullanıyorsun.
0
mete kudur
(19.09.16)
bildigim butun kufurleri ettim kardes kadina. bizim de basimiza ayni senin dedigin gibi bisey geliyodu, bizim durumda kapinin onune toz biber dokuyodu amina kodugumun psikopati, kopekler koklasin diye. butun gun kopekleri kayit altinda tutuyordum cunku devamli havliyolar diye sikayet ediyordu. hayvanlarin giki bile cikmiyordu. polisi ararsa kaydim olsun diye hepsini arsivliyodum(sesten gote ceza girmesin)

gizli kamera hakkinda bilgim yok, want2dienin dedigini uygulayabilirsin de, tukurdu diye ceza alir mi, onu pek bilemiyorum. bizim durumumuzda bebegimiz dogunca geceleri agliyodu, odasini bizim denyo komsuyla duvari paylasan oda yapmistik, komsunun yatak odasinin yani yani, uc aya tasindi hahahaha.
0
beriberi
(19.09.16)
Güvenlik kamerası onaylı ve resmi şekilde konursa kayıtlar kullanılabiliyor.
0
kurnaz
(19.09.16)
(9)

çomar kimdir? nedir?

limoncello
çomar tanımınız ne? kime çomar dersiniz?
çomar tanımınız ne? kime çomar dersiniz?
0
limoncello
(18.09.16)
çok itici bir terim kimse için kullanmamaya çalışıyorum.

Genelde beyni yok fikri var kişileri için kullanılıyor.
0
basond
(18.09.16)
etek giydi diye bi bayanı tekmeleyen çomardır.

yada şahine binip otun dibine vurup, her türlü üçkağıtçığı yapıp sonra malum siyaset yapanda çomardır. burada olay araba değil şahincilik.
0
killerbee
(18.09.16)
ismi çomar olan köpeklere, bizim köyde var 1 tane. ben korkuyorum biraz ama neyseki şimdi konumuz bu değil.

onun dışında insanlara çomar gibi hadsiz sıfatlarda bulunmam, genel çomar denilecek insan tanımı zaten avam, cahil, cüheyla, süheyla (sonuncusu olmayabilir) de yapılmış şeyler.

yani, yobaz, dar görüşlü, yalaka, vizyonsuz hatta fikirsiz, batıl inançlı, algoritmik zeka sahibi olmayan çirkin insanlara avam, cahil, halktan/bizden biri filan diyorum.

ama aynı kişi güzel olunca onu da demiyorum, hani belki bi' gün lazım olur diye ?sanırım bende de bi' bozukluk yok değil şu günlerde
0
mete kudur
(18.09.16)
Çomarın net bir tanımı yok. Pek çok farklı kesim, farklı toplumsal olguları hedef alarak çomar diyor. Ekşisözlük'te Ufuk Urasçı tipler başlattı, AKP'nin tiranlaşmasıyla popüler oldu. Kullanışına bakarsan aslında 40 çeşit çomar var. Daha farkında, eğitimli, akıllı bir toplumda 40 farklı kelime olurdu. Bu da çomar kelimesini kullananların çomarlığı.

Kamil, Kezban gibi kelimeler de aynı tiplerin icadı.
0
Batuhanolabilir
(18.09.16)
killerbee
(18.09.16)
- düşünmek yerine, başkasının kendisi için dikte ettiklerini gram sorgulamadan kabul eden, bilime ve gerçeklere değil a şahsının söylediklerine inanan
- bu/bir güruhun parçası olduğu için ya da sayıca üstün olduğu için başkalarına bu düşünceleri dikte etmekte gram tereddüt etmeyen
- bu dayatma eylemini haklı bulan
- kendini dünyanın ve hatta evrenin en önemli varlığı olarak gören
- doğru ve yanlışı olgusal gerçeklere göre değil, kendi doğru ve yanlışlarına göre kabul eden, bu yüzden her şeyin en doğrusunu bildiğini iddia eden
- düşünmek, araştırmak ve sorgulamak gibi eylemleri yerine getirmeyi bırak, aksine bunu yapanları suçlayan, kötüleyen saldıran
- her tartışmaya atlayıp, o tartışmada köşeye sıkışınca ad homineme koşan, argüman olarak sadece sesini yükselmek, karşıdakini konuşturmamak, olayı fiziksel şiddete dökmek eylemlerini kullanan
- kendisi gibi düşünmeyen herkesi düşman, vatan haini, devlet/ülke/vatan/a dini/insanlık düşmanı olarak yaftalayan
- yakıtı ATP değil, nefret olan,
- hırsızlık, dolandıcılık, yalancılık ve şark kurnazlığını yapmak, her türlü etik, ahlaki ve hukuki kanunu ezip geçmek, çevresinden dolanmak gibi şeyleri "pratik zeka" olarak adlandırmak
- medeni olmamak için çırpınmak ve bununla gurur duymak (ruhen hastayim ben'e hatırlatma için teşekkürler)
...

şeklinde özelliklerin bir veya birkaçına sahip kişilere çomar diyorum. hangi partiyi destekledikleri, inanıp inanmadıkları, neye inandıkları, hangi ırka mensup oldukları gram umrumda değil bu tanımlamayı yaparken.
0
nawar
(18.09.16)
medeni olmamak için ayak direyen herkes çomardır benim gözümde. bir örnekle anlatayım. benim okulum beyazıtta dolayısıyla vezneciler metroyu kullanıyorum her gün. metroya binmek için veya derse yetişmek için 5 kat çıkmam gerekiyor. ama her zaman her merdivende mutlaka üç dört kişi solda durmuş oluyor. bu insanlar her zaman "geçebilir miyiz?" şeklinde uyarılıyor. hiçbir problem de çıkmıyor. çünkü insan bilmeyebilir, dalgınlığına gelmiş olabilir. ama çomar napıyor "o zaman yürüme, yürüyeceksen merdiven orada" diyor ve arkasında bir yığın insanı bekletiyor. ya da sessizce uyarıları duymazdan gelip diğer merdivene gelince, sanki daha önce hiç ikaz edilmemişcesine yine bildiğini yapıyor. bu insanlar çomar değil de nedir şimdi? aynı şey uyarılara rağmen bisiklet yolundan piknik malzemelerini toplamayan, bir de üzerine kavga eden aile için de geçerli. kısacası çomar demek kurallar karşısında bildiğini okuyan, medeniyetten zerre nasibini almamış insan demek benim gözümde.
0
ruhen hastayim ben
(18.09.16)
Kadın yerine bayan diyenler de bu kümede incelenebilir.

Sözüm meclisten dışarı.
0
yirmisantim
(18.09.16)
Tanım değil de kolay örnek olsun diye diyorum.

twitter.com
Twitterdan sabah akşam şu adama; "ülkemizden s.git, yeter artık karıştırdığınız, darbe yaparsan ananı tutar s*kerim" gibi sitemlerde bulunan insanları rahatlıkla tanımlayan bir şey bence çomar. Adam da yazık laf anlatmaya çalışıyor sabahtan akşama.
0
pikrua
(18.09.16)
(14)

Güzel mi, patates suratlı mı?

ceann deas
Bu kız;http://hizliresim.com/E3DJRnhttp://hizliresim.com/7ADvDW
0
ceann deas
(16.09.16)
yaş max 16 17. burada yapılması muhtemel (illa yapılır değil yani, yapılma ihtimali her zaman mevcut böyle bir yerde.) olumsuz yorumlara çok kafayı takmasın.
0
jurgen windcaller
(16.09.16)
patates suratlı ama olsun, şener şenin unutulmaz bir repliği vardı; sende iyi bir insansın diye.(tam halini unutmuşum) bu da iyi bir insana benziyor.

Nedense bende böyle bir izlenim var, böyle yüze sahip birisi hep iyidir diye düşünüyorum.
0
mete kudur
(16.09.16)
birinci fotoğraf ile ikincisinin alakası yok. arada dağlar kadar fark var. kız daha küçük, yüz hatları pek oturmamış, yanaklar ilk resimde epey tombiş ama ileride iner o yanaklar. tatlı bir kız ya, ben beğendim. tam çalışkan öğrenci tipi var bunda (ilk resimdeki halinden bahsediyorum).
0
köstebek kurabiye
(16.09.16)
Bilgi vermeyi unutmuşum. Kız 24 yaşında, yabancı, manken.
0
🌸ceann deas
(16.09.16)
oyum güzele gidiyor,farklı bir havası var.
0
basibos bir sokak
(16.09.16)
@mete kudur böyle yüze sahip birisi hep iyi diye düşünürüm +1 patateslik var.
0
ruhen hastayim ben
(16.09.16)
Güzel
0
utkumon
(16.09.16)
haa ben kendi fotoğrafını koydun sanmıştım hizliresim linki görünce. hevesin kırılmasın, kendini kötü hissetme diye yorum yapmaktan çekinmiştim. google'ladım harbiden mankenmiş. o zaman bence patates :D
0
jurgen windcaller
(16.09.16)
güzelmiş
0
all girls dream
(16.09.16)
Tam bir amerikalı. Vasatın az biraz üstü bir tip.
0
buff
(16.09.16)
Pattes
0
Polaroid
(16.09.16)
2de güzel 1de yüzü lahmacun gibi çıkmış.
0
bruceandwayne
(16.09.16)
şimdilik güzel ama bir kaç sene sonra o yanaklar yer çekiminin etkisiyle aşağı düşerse işte o zaman fena
0
kafamabiseygeldi
(17.09.16)
güzel.
0
nickini degistiren yazar
(17.09.16)
(12)

dondurma fiyatı topu 6 tl

basubadelmevt
1 top dondurma 6 tl baya fazla degil mi sizce?Ne kadar güzel olursa olsun baya çok geldi bana.Arnavutköyde yedim istanbulda. Sizce?
1 top dondurma 6 tl baya fazla degil mi sizce?Ne kadar güzel olursa olsun baya çok geldi bana.Arnavutköyde yedim istanbulda. Sizce?
0
basubadelmevt
(15.09.16)
çok bence.
0
kurnaz
(15.09.16)
istanbulun bu konuda değişik bir tavrı var. Pahalı tabiki ama mesele talep, yani o adam dondurmaya bu parayı verecek aferdesiniz ama değişik insanları bulabiliyor. istanbul için bunun tonla örneği var, aynısını başka bir anadolu şehrinde yapmak çok daha zor, istanbulda nedense para çok hızlı dolaşımda, kalabalıklıktan değil, kültüründen.

mesela ben mado'yu da pahalı bulurum ama orada bile 1 top dondurma 3.5 lira. bence dondurma için bu da pahalı.
0
mete kudur
(15.09.16)
Çok.
0
cabiday
(15.09.16)
serez dondurmacısında bile 2.5tl. çokmuş
0
kalanlarin savasi
(15.09.16)
kemal ustanın yanında bir dondurmacı var kadıköyde. millet kuyruk olur her zaman. orada bile kocaman üç top dondurma 12 tl. bu pahalının da pahalısıymış. dondurmacıların nusreti galiba.
0
ruhen hastayim ben
(15.09.16)
bağdat caddesi pöö labs'de 14 lira.
0
try again fail again fail better
(15.09.16)
Çok
Akçayda 2 liraya aldık biz :(
0
basond
(15.09.16)
@ruhen hastayim ben

Oranin dondurmalari da bir boka benzese hadi neyse diyecem de, vasat bile degil lan..

Hem de asiri fazla.. 3 tane nogger gommek daha mantikli
0
mirandaiam
(15.09.16)
çok fazla, 3 bilemedin en fazla 4 olur
0
limoncello
(15.09.16)
Bak Mersin'deyim şu an, bildiğin damla sakızlı dövme dondurmanın kilosu 16 lira. Böyle bir lezzet yok. İstanbul'da dondurmaya verdiğim paraya acıyorum gerçekten.
0
yirmisantim
(15.09.16)
Pahalı. Önünden hiçbir gün sıra eksilmeyen ve bademli dondurması çok iyi olan Ali Usta'da bile topu 4 lirayken -ki o da fazla- abartı.

@ruhen hastayim ben ali usta o. ayrıca dondurmaları eskiden efsaneydi. şimdi ise aynı güzellikte olmasa da baya güzel.

@mirandaiam nogger ile karşılaştırma olayına girecek, "boğazımdan şekerli soğuk bir şey geçsin yeter" şeklinde bakacaksan nogger ye tabii ki.
0
nawar
(15.09.16)
Topunun köküne kibrit suyu.
0
bigbadabum
(15.09.16)
(10)

Annesi ile babası ayrılmış kişiler ve onların sevgilileri

qazaqwsx
Merhaba,Sizce annesi ile babası ayrılık yaşamış kişiler daha sonra sevgililerinden ayrılırken daha acımasız oluyorlar mı? Hani, benim annem babam neler yaşadı biz mi ayrılamayacağız düşüncesi oluyor mudur?Yoksa bir daha bu tarz şeyler yaşamamak adına daha bağlanan insanlar daha yapıcı sevgililer mi
Merhaba,

Sizce annesi ile babası ayrılık yaşamış kişiler daha sonra sevgililerinden ayrılırken daha acımasız oluyorlar mı? Hani, benim annem babam neler yaşadı biz mi ayrılamayacağız düşüncesi oluyor mudur?

Yoksa bir daha bu tarz şeyler yaşamamak adına daha bağlanan insanlar daha yapıcı sevgililer mi oluyorlar ?

bunların bir bağı olabilir mi var mı çevrenizden veya sizin tecrübeleriniz?
0
qazaqwsx
(15.09.16)
Ben hep ikinci ihtimalin daha yüksek olduğunu gözlemledim. Başlamaya çekiniyorlar ama başladıktan sonra bırakmak zor.
0
pomknos
(15.09.16)
ben de hep ikinci ihtimale tanik oldum. tesaduf mu bilmiyorum.
0
letheavendangered
(15.09.16)
ben üç yaşındayken boşanmışlar.
ben de ilişkilerim üzerinde bir etkisi olduğunu düşünmüyorum.
kendi hayatım için bir genelleme yapamadım.

fakat genelde boşanmadan etkilenmiş olan kişiler, kopmakta zorlanıyor benim bildiğim kadarıyla.
yani ilişki yerlerde sürünüyor, hatta belki psikolojik/fiziksel suiistimaller bile olabiliyor, ama ayrılma işini gerçekleştiremiyorlar.

bunun da çok fazla olduğunu düşünmüyorum ama.
yani yüzde 10 falandır belki.
0
blatta hiberna
(15.09.16)
çoğunlukla 2. verdiğin örnekteki gibi olur eğer bu ayrılık, özellikle çok küçük yaşlarda yaşanmışsa ve çocukta terk edilme şeması/korkusu oluşturmuşsa. Bir kız çocuğunu örnek verirsek bu kız çocuğu bilinçaltında babasının kendisini terk etmesi olarak yorumlar ayrılığı ve hatta benim yüzümden terk etti diye de düşünür ve değersizlik ve suçluluk inancı da oluşur, o ayrı. Eee baba ilerde olacak karşı cins partnerinin temsilidir ve bu kız da hayatına giren bütün erkeklerin onu terk edeceğine inanır ve ahtapot gibi ilişkiye ve adama sarılmaya başlar. Adamı kendinden uzaklaştırana kadar devam eder ve kendini gerçekleştiren kehanet olur.
Diğer türlü daha isyankar modda olan kişilerdeyse tam tersi bağlanamama, duygusal yoksunluk, yüzeysel ve tek gecelik ilişkiler yaşama, uzun süreli derinlikli ilişkiler yaşayamama şeklinde vuku bulur.

Ayrılık sürecini iyi şekilde yöneten ve çocukla maddi-manevi ilgilenen ailelerin çocukları da en az etkilenir ama genellikle anne ve baba bu süreci çok hatalı yönetiyor. Yani asıl mesele boşanmak değil, boşanma sürecinin yönetimi, yoksa bitmesi gereken bir ilişkinin zar zor devam ettirilmeye çalışmasında da çocuk olumsuz etkileniyor.
0
limoncello
(15.09.16)
Benim annemle babam geçen sene boşandı ve inanılmaz olaylıydı. Boşanmadan önce 6 yıllık sevgilim varken sonrasında değiştim ve s.kerler seni çekemem diyip terk ettim. Tartışma şekli babamı hatırlatıyordu. Sonrasında da kimseyle olamadım çünkü tahammülüm sıfır şu anda ve evet acımasızca bir ayrılık olmuştu. Bağlanmaktan çok yalnızlık daha tatlı geliyor bana. İkinci dediğiniz gibi de olan vardır mutlaka.
0
jazzabel
(15.09.16)
Her ikisi de oluyor gördüğüm kadarıyla. Ben boşanmış bir ailenin çocuğuyum. Ailemle mutlu zamanlar geçirdiğimi hatırlıyorum. 15 yıllık evlilik ve 2 çocuk sonrası biten bir evliliğe şahit olduktan sonra evet birinci düşünce ağır basıyor.
Ama ilişkimi umursamaz bir biçimde yaşamıyorum. Daha mantıklı düşünebiliyorum. İstesem de bir drama kraliçesi olamam yani. Şu ayrılsak sanırım bunu başka birine göre daha kolay atlatırım.
0
petekpare
(16.09.16)
Buna yek cevap vermek zor, ancak tam tersi bir durum olduğunu biliyorum.
0
mete kudur
(16.09.16)
hayır olmuyolar ama kim nerden çıkarıyosa böyle şeyleri dillendiriyolar birtakım zerzevat sepet kafalar

babası olmayan kız verici olur
boşanmış aile çocukları sorunludur
anne babası boşanmış olanla aile kurulmaz sen de boşanırsın
dul kadınla evlenilmez bir evliliği yürütememiş seninle nasıl yürütücek
vs. vs. tırıvırı
bunları doğrulayan bir iki örneğe rastlandı mı da ağzına ne gelirse genelle gitsin gırla. olmaz.
0
dafaisss
(17.09.16)
2. durumu tecrübe ediyorum. Erkek arkadaşımın ebeveynleri uzuuun zaman önce olaylı ayrılmış; kendisi kadar sevecen ve tatlı adam tanımadım.
0
piremses
(17.09.16)
2. si oluyor.
0
shotgunwoman
(17.09.16)
(4)

Neslişah

marie trintignant
Neslişah adında yoksul ya da taşralı insan tanıyan var mı aranızda? Hep üst gelir gurubunda rastlanan bir isim olması ilginç geldi.
Neslişah adında yoksul ya da taşralı insan tanıyan var mı aranızda? Hep üst gelir gurubunda rastlanan bir isim olması ilginç geldi.
0
marie trintignant
(14.09.16)
Az ve zor bir isim çünkü, telaffuzu da zor ve insanlar çok yadırgıyorlar. malum böyle şeyleri zengin tayfa sever, derin,yosun,neslişah

birde osmanlı sultanıydı herhalde neslişah.
0
mete kudur
(14.09.16)
sah dedigin anda, isim zengin bir hale burunuyor. neslinur deseydin fakir ve tasra olabilirdi.
0
exlibris
(14.09.16)
Sey adi gibi boyle eskiden fakirmis de son dakika parayi bulup sahlanmis gibi. Nwticede bana gore varos bi isim.
0
condom kurşunu
(14.09.16)
Yoksul ya da taşralı falan değil ama eskiden Kuşadasında yaşayan sonra gopa taşınan senin benim gibi bi insandı üniversiteden arkadaşım Neslişah.
0
olutaklidi
(14.09.16)
(13)

bu adamlar ne istiyor

yuvarlanantencereninkapagi
' genelleyici ve cinsiyetci' konusabilirim.güzel güzel seyler hissediyorsun, her seyini veriyorsun; açık, net, samimi oluyorsun. yine ' kaybeden', terkedilen sen oluyorsun. illa trip mi atalım, oraya gitme buraya gel mi diyelim, karmaşık karmaşık mı konuşalım. ne yapalım, şaşırdım hakikaten.......
' genelleyici ve cinsiyetci' konusabilirim.
güzel güzel seyler hissediyorsun, her seyini veriyorsun; açık, net, samimi oluyorsun. yine ' kaybeden', terkedilen sen oluyorsun.
illa trip mi atalım, oraya gitme buraya gel mi diyelim, karmaşık karmaşık mı konuşalım. ne yapalım, şaşırdım hakikaten.......
hiçbir şey istememiştim. sadece biraz güzel duygular ve sıcaklık, sevgi. samimiyet.

edit: bu dünya biz ' düz, oyunsuz insanlar' a göre değil.....
edit: tikler safiyene eleştiri ve hakaretvari sözcükler içermeyen, sırf yazmış olmak için yazılmamış, soruya gerçek bir cevap olan ve konuya bir nebze olsun açıklama getirebilen cevaplara atılıyor. nefretinizi kusacağınız yer burası değil.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(14.09.16)
Adamlar çok şey istemiyor aslında, sadece o kadar güzel değilsiniz. hepsi bu.

edit: aslında uzun uzadıya anlatasım yok, güzellik bambaşka birşeydir, gerçekten güzel olsaydın bilirdiniz(hepiniz) zaten yorum yapmaktan çekinmezdin de, kişi kendisi hakkında yorum yapamaz demenin bile etkeni bu, neyse. onlar daha çok sevilirler daha kolay iş bulurlar, daha kolay yaşarlar . Bi' gülüşleri bile yeter karşısındakini mutlu etmek için. çok yerde konuşulmuştur zaten, bazı insanların ''bulunması'' yeterlidir yani orada olmaları kafidir, birşey yapmalarına gerek yok. güzellik tanrının tavsiye mektubudur demişti bi' kürt oyuncu. günümüzde telefonu yukarıdan tutup fotoğraf çeken, asansör aynası, tuvalet aynası ya da bilimum filtreleri kullanan sanırım kullanım yeri olarak uygun olacak olan kelime kezbanlara ''ben bunu varya evire çevire''ci abilerimizin talepleri ve birbirlerini pohpohlamaları yüzünden(çok güzel çıkmışsın burcucum) güzellik kişiden kişiye değişen bir kavrammış izlenmimi verdi. öyle değildir, aklıma geldi mesela bazen duyuruda ifşalar oluyor ve eğer kadınsa ifşanın altında ki yorumlara şöyle bi' göz at. kimisi ''çok güzel'' yazarken ötekisi ''siz de nasıl bir yokluk var abicim'' yazar, güzellik bu kadarda öznel bi' kavram değil. uzun uzadıya anlatasım yok demiştim de mi ben. neyse çok sıkıldım. yeşil çay içeceğim.
0
mete kudur
(14.09.16)
Erkekler bence seks kölesidirler. Bütün tatlı dilleri çabaları güler yüzleri hep seks için. Böyle olmayanı 100 binde 1 falandır bence. Elde ettikten sonra sıradaki gelsin dercesine başkalarına kayıyor dikkatleri, güya yaratılışları öyleymişmiş.

Sevgiyi elde etmek için kapris yapmak, çektirmek, süründürmek ve hatta dengeli bir şekilde para da harcatmak gerekiyor. Yoksa onların gözünde hiçbir kıymetin olmuyor. Yapıları böyle!
0
yaren
(14.09.16)
bu zihniyette biriyle ilişiğimin olmamasına hep özen gösteririm.
' güzel olmak' konusunda, insan kendisi hakkında yorum yapamaz ama çevremdeki insanlar bu muhabbetler açıldığında ' aaa ama sen çok güzelsin' falan diyor.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(14.09.16)
Yaren dogruyu soyluyor. Ama efendi adam bulursan soyledikleri gecerli degil . Efendi adam bul sana yaşattıklarının bin katini yasatir. Ama ne kadar eglenirsin bilemem
0
sen nasıl bir insansın
(14.09.16)
Ben efendi adam buldum gene tatmin olmuş değilim, tmm bana efendi de herkese de efendi aman ona ayıp bu üzülmesin diye hayatımızda gereksiz bir insan oluştu, her gün de konuşuyor bu kızla neymiş çok iyi niyetliymiş ben fesatmışım. Blablabla.
0
vavien
(14.09.16)
Aynı seyleri kadınlar için düşünüyorum bende.
Bazı insanlar kaybetmeye programlı , biz onlardan biriyiz sanırım.
0
ketcapli dondurma
(14.09.16)
her zaman ulaşılabilir olmamak lazım.

edit: telefonla ulaşmaktan bahsetmiyorum tabii ki. :)
0
blatta hiberna
(14.09.16)
oyun istiyor, hiçbir şey istememiştim demişsin ya bir şeyler istemeni istiyor
çünkü o güzel duygular sıcaklık sevgi dediğin soyut kalınca püff deyince uçar hale gelir, onları somutlamanı istiyor
olabilir
0
dafaisss
(14.09.16)
Bir başka ben her şeyi yaptım yaranamıyorum yaa sendromu daha.

Aynı bu durumdaki bir kız ile ilişkiye başladım ve 2 ay sonra çok değil 2 ay sonra bu halde ki kız gitti yerine "illa trip mi atalım, oraya gitme buraya gel mi diyelim, karmaşık karmaşık mı konuşalım. ne yapalım, şaşırdım hakikaten......." kızı geldi. Sonra ben terk ettim muhtemelen bir sonrakine yine aynı numarayı çekecek benim ne kadar berbat birisi olduğumdan bahsedecek.

Kadınlar da böyle abi kesin bir şey istemediniz trip atmadınız. kesin..
0
gozu acik sevisen yahudi
(14.09.16)
emekten memekten bahsetmiş miyim kardeşim? adam gibi okuyun su duyuruları. sonra saçma sapan cevaplar veriyorsunuz.
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(14.09.16)
Kız burada bile işine gelen cevaplara tik atıyor işine gelmeyeni atlıyor ondan sonra ben trip atmam karmaşık olmam diye isyan ediyor :D kasdkas

Hepsi aynı abicim hepsi. Çocuk iyi kurtarmış yakayı valla.
0
gozu acik sevisen yahudi
(14.09.16)
Ne güzel, herkes birbirine lafları sokmuş, nefretini kusmuş.

Bunun adamı/kadını, genellemesi, cinsiyeti yok, olmayacak da. Olay, konu, kişiler umurumda değil. Ben şuna inanırım, bilirim; bir şey olacaksa olur, gerisi sadece bahanedir.
0
bir3iki7
(14.09.16)
Cevap cok basit amiyane tabirle yanlis ata oynamissin. Bes parmagin besi bir degil kendine gore dogru birini bulana kadar yanilacaksin. Oyunun kurali bu canims bende cok mutlu degilim bu durumdan ama boyle. Tek tavsiyem bu surec boyunca bu yazida oldugu gibi motivasyonunu kaybetmemen. Sonra mevzu gizli depresyona kadar gidiyor, ugras dur.
0
bruceandwayne
(14.09.16)
(9)

Bayramı yaşıyor musunuz?

Polaroid
Selam bu bayramda Cüneyt Asan olanlar. Gerçtekten bir bayram yaşadığınızı düşünüyor musunuz? Mesela ben gitmedim memlekete. Evi aradım, sevdiğim 3-5 akrabayı kapattım. Et yok mesela bende, buzluk boş. (İhtiyacım yok, malum burada gerçekten iyi insanlar var) Kapıya çocukların gelmesi olayı zaten yok.
Selam bu bayramda Cüneyt Asan olanlar.

Gerçtekten bir bayram yaşadığınızı düşünüyor musunuz?
Mesela ben gitmedim memlekete. Evi aradım, sevdiğim 3-5 akrabayı kapattım. Et yok mesela bende, buzluk boş. (İhtiyacım yok, malum burada gerçekten iyi insanlar var) Kapıya çocukların gelmesi olayı zaten yok. Ne olur olmaz 2-3 çocuk gelir diye para bozdurup, kapının yanına bıraktım kapıyı çalan da olmadı. Yan komşum desen 2 yılda 2 kere selamlaştık. O kadar.
Ne bileyim, içim buruk değil ama geçmiş geldi aklıma. Acaba gerçekten bu günleri bekleyip, elbiselerini giyinip, eşe dosta ciddi ciddi ziyaret için gidenler kaldı mı?

Siz ne yaptınız?
İyi bayramlar bu arada.
0
Polaroid
(14.09.16)
Yasamiyorum. İki gundur ablamla evde oturup arada kahve icmeye cik Yorum. Annem babam burda olsaydi yasardim ama
0
sen nasıl bir insansın
(14.09.16)
iyi bayramlar,

biz de evde yattık ama annemler filan bu geleneği sürdürüyorlar. şöyleki

köyde;
1.gün
-uyanış
-namaza gidiş
-cami sonrası sıra olup bayramlaşma
-kurban kesimi
-akşam en büyüğün evinde toplanmaca
2,3,4. günler
-ziyaretler ziyaretler

şehirde
bayram öncesi
-bayram esnasında asla durulmayacak olan evi temizlemece
1.gün
-uyanış
-namaza gidiş
-harçlık dağıtmaca(yaşınız kaç olursa olsun illa verirler, şaşmaz ne kadar kazanırsan kazan o 20-50 artık ne kadarsa onu alacaksın)
-kurban olayları
-akşam 1.dereceden 1 akraba ziyareti
-yatış
2. gün
-ulaşılabilenecek akrabaların tamamının ziyareti(ayrım yapmadan, mesela dayının eşinin üvey annesi,üvey annesinin oğlu gelini filan hepsi)
-ulaşılamayanları telefonla aramaca hal hatır sormaca
3.gün
- ankaraya ilk gelinen mahalleden başlayarak orada kalan komşuları kronolojik şekilde ziyaret
4.gün
-piknik

tüm bunların yanında o ziyaretlere gidilmeden öncede ziyaretçi kabulü yapma, ama böyle 10'ar dakika filan yani. sonra herkesin gideceği bir yer varmış gibi evden çıkılıyor.

ben en çok ev temizlenirken, kitaplar ve aldığım notlarla kıymelimis kalemlerimin bir kutuya haldır huldur doldurulmasına kızıyorum. evet. ama bayramlar güzeldir.
0
mete kudur
(14.09.16)
yaşamadık. gecen bayram bile böyle değildi. bu bayram iyice rezalet oldu.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(14.09.16)
Ne yazık ki bayram demeye bin şahit ister
0
fragile lady
(14.09.16)
çocukluğumdan beri bayramlaşma akrabalardan sadece dedem yaşlarında olanlarla oluyodu. diğerleriyle mesela onların çocukları torunlarıyla bir bağımız oluşmadı. şimdi de yaşlılardan sıkılıyorum ve bayram harçlığı verenler hariç gitmiyorum ki gitmiyorum dediğim kapı komşum olanlar bile var onlara da. çünkü tanımadığım torunlarının okul ve iş başarılarından ya da hastalıklarından başka bir şey konuştukları yok sıkılmam da ondan. onlara sorsan yeni nesil bozdu falan diyen olabilir ama tam tersi kendileri sıkıcılar, bayram dediğini neşeli olur o da neşeli biriliriyle oluyo ancak. ziyaretler et vs. olsa da bana tat vermiyo.

onun dışında da birkaç arkadaş var onlarla da dışarda görüşüp bayramlaşıyoz ki bayrama özel bir şey değil.
0
dafaisss
(14.09.16)
Yasamiyordum ki bu sabah kalkinca gidip butun akrabalari ziyaret edesim geldi. Zaten neredeyse hepsi yurume mesafesinde oldugundan bir gunde hallettim. Guzel oldu valla.
0
zoghurt
(14.09.16)
Eskiden de yaşamıyordum şu an da yaşamıyorum. Sebebi akrabalarımın çoğunun yurtdışında olması, ömrüm boyunca yüzlerini 1-2 defa görmüşümdür.
Küçükken kıyafetlerimizi giyip apartmandaki konu komşunun elini öperdik, sonra eve gelip üstümüzü çıkarırdık kimse gelmez artık diye. O zamanlar üzücü gelirdi. Annem de ısrarla evde beklerdi belki biri gelir diye. Son yıllarda onun da beklentisi-hevesi kaçtı. Ailece yemeğe-sinemaya gidiyoruz, günübirlik geziler yapıyoruz. Tatil havasında geçiyor.
0
olabilir ya da olmayabilir
(14.09.16)
Arefe gününden itibaren non stop çalışıyorum . Yarın sabah 96 saatlik çalışmam bitecek . Halama gidip kavurma yemeği düşünüyorum.
0
uzman pratisyen
(14.09.16)
ruhen hastayim ben
(14.09.16)
(6)

bilgi ve acı

harvey
Herhangi bir konuda bir bilgi düşünelim, eğer bu bilgiye sahip olursak büyük acılar yaşamamız gerekecek, olmazsak acı yok, hayat güzel.Bu durumda, bilmek mi, bilmemek mi daha iyi?
Herhangi bir konuda bir bilgi düşünelim, eğer bu bilgiye sahip olursak büyük acılar yaşamamız gerekecek, olmazsak acı yok, hayat güzel.

Bu durumda, bilmek mi, bilmemek mi daha iyi?
0
harvey
(14.09.16)
bilmek lanetlenmektir

--adorno--
0
bruceandwayne
(14.09.16)
herhangi bir konuda bir bilgi insana acı vermez, neyin bilgisine sahip olmak nasıl bir acı verecek(bu da saçmada neyse) o önemli. Akıl derki ucunda acı varsa bu acıyı yaşamamak en mantıklısı ama tutku sadece ister bu bilgi dediğin şeyi de delicesine istiyorsa yine acı çekiyorsun demektir. hah işte, bu 2 acıyı kıyasla hangisi daha kıymetsizse diğerini seçersin.

Şunun gibi, eğer anlatılan cehennem gerçekten görülebilseydi yani, mesela şu kenarda dursaydı biz baksaydık o zaman kimse kimeyle evlenmeden sevişmezdi, ya da işte diğer yasaklar herneyse onu yapmazdı. Acı dediğin şeyin caydırıcılıkla bir ilgisi var bu konuda.
0
mete kudur
(14.09.16)
Bilip de herhangi bir avantaj saglamayacaksa tabii ki bilmemek daha iyi
0
sen nasıl bir insansın
(14.09.16)
Bilgiye ve acıya bağlı. "Şimdi bunu bildğin için seni öldürmek zorundayız. Çok şey biliyorsun, derin devlet işlerine karıştın" denecekse bilmeyeyim tabii ki ama "Bilmemkim arkandan konuşuyormuş" gibi dandik bir şeyse onun acısından ne olacak.
0
aychovsky
(14.09.16)
bahsettiğimiz bilgi; algı açıklığı meselesi bence. ve evet, üzse de algılarımın açık olmasını isterim.
0
fragile lady
(14.09.16)
Fragile +1
Sadece bilgi sahibi olmak aci vermez ayni zamanda iyi ahlakli ve vicdan sahibi de olmaniz lazim. Ornegin bazi partilere oy verenler ya da kotu insanlari destekleyenler ne olup ne bittiginin farkinda ancak herhangi bir aci duymadan bu insanlari desteklemeye devam edebiliyorlar. Ya da bir sirket sahibi iscisinin sigortasini asgari ucretten yatiriyor ve bunu bilincli ve bilgili olarak yapiyor - hatta aslinda bilgili oldugu icin ve bunu nasil yapabilecegini iyi bildigi icin yapiyor. Bu insanlarin tamami aci cekmiyor bu da vicdan sahibi olmamalarindan ve ahlaksiz olmalarindan kaynaklaniyor. Her algisi acik olan da aci cekecek diye bir sey yok, kotu kalpliyseniz hic aci cekmiyorsunuz. Bunun orneklerini cok goruyoruz. Vicdanli ve iyi kalpli biri olarak algimin acik olmasini tercih ederim.
0
kassiopeia
(14.09.16)
(17)

Ayrılık sonrası süreç

EXXE01
6 senelik ilişki 1.5 ay oldu 28 yaş erkekHala hayırlı olan bu gibi geliyorBaşkası ile görüşüyor olacak olması beni çok geriyorTakip yok görüşme yok farklı şehir farklı arkadaş ortamları.OluM bu nasıl acı laaan
6 senelik ilişki 1.5 ay oldu 28 yaş erkek
Hala hayırlı olan bu gibi geliyor
Başkası ile görüşüyor olacak olması beni çok geriyor
Takip yok görüşme yok farklı şehir farklı arkadaş ortamları.


OluM bu nasıl acı laaan
0
EXXE01
(13.09.16)
kardeş ayrılıkta olan erkeğe oluyor zaten. kız halinden gayet memnundur. kötü davranışlarını düşün daha çabuk soğursun
0
cekilmis gayfe
(13.09.16)
Söz veriyorum, zamanla geçecek o acı.
0
mete kudur
(13.09.16)
Başkasını bul +1 hayat devam ediyor
0
gozu acik sevisen yahudi
(13.09.16)
ayrılalı neredeyse bir buçuk ay geçti ama çok benzer durumdayım hala. öldüm, bittim. tarif bile edemiyorum içimde kopan şeyleri. istersen konuşabiliriz. birilerine anlatıp bir şeyler, bol bol içince sakinliyorum şahsen biraz.
0
jack of hearts
(13.09.16)
6 yillik iliski ve 1,5 ay gecmis ve gelen tavsiyeler baskasini bul mu?! :( herkes bu kadar uzun sureli iliskiler yasiyor mu sahiden? kimse o aciyi cekmemis galiba. 22 yasindan 28 yasina kadar gercekligine kattigin sey bir anda bir hic oluyor, siliniyor, senin gercekligin de azaliyor.

O aci omrumde gordugum en karanlik seylerden biri. Eger sahici bir sevgiyse 1-2 yil damla damla azaliyor.
0
shadowcat
(13.09.16)
Eski sevgili kaka gibidir. Tutmamak lazım.
0
Batuhanolabilir
(13.09.16)
1- bu acıyı herkes yaşıyor önce bunun bilincinde ol. çok nadir bir kanser türü değil bu.

2- başkasını bul tavsiyesi saçma gelebilir, ancak gerçekten işe yarıyor. en azından acının şiddetini azaltıyor.

3- yokmuş gibi yap, milletle sürekli muhabbetini açma. yok gibi yapınca bir süre sorna gerçekten hafifliyorsun. bunlar denenmiş işe yarayan yöntemler.

geçmiş olsun.
0
jangbogo
(13.09.16)
çok zor ama yaşamadan da geçmiyor. daha çok yeni başkasını filan bulma. biraz kendinle kal biraz daha zaman geçsin. kimse senin yaranı iyileştiremez şu an. konuşmak istiyorsan konuş, ağlamak istiyorsan ağla. acıyı yaşa, sonrası daha kolay. o zaman birini bulursun.
0
şubatsonrası
(13.09.16)
Bulacak tabi seni mi bekleyecekti...
Biraz köpekleşmenin vakti gelmiş. Gururu falan bi kenara bırakmaya çok yakın gördüm seni. Yanacaksın daha dur, iyi günlerin. Altı sene bu boru değil. Üstelik farklı şehir... Ohoo ölmüşsün ağlayanın yok.
İsyan etmenin faydası yok, acını sahiplen, yolu yok çekeceksin.
0
bigbadabum
(13.09.16)
Geçiyor abi, çok klişe ama gerçekten geçiyor. İlk 3 ay neye uğradığımı şaşırarak yaşadım, artık 5 ay oldu ve gerçekten üzerimden büyük oranda attığımı farkettim.
0
emekli binbaşı
(13.09.16)
ne yazık ki öyle çat diye geçen bir şey değil ama en azından bir süre kafanı dağıtacak bir şeyler yaparsan o kadar düşünmezsin. ben 5 yıllık ilişkim bittiğinde bi cafede çalışmaya başlamıştım ihtiyacım olmamasına rağmen. ki ikimiz de ayrılmak istemiştik, artık eskisi gibi hissetmiyorudm ama yine de üzülüyor insan, bir de alışkanlık kısmı da etkiliyor.çalışırken zaten sürekli iş güç gün boyu çok düşünecek vakit olmuyordu. akşam da deli gibi yorulmuş olduğundan çat diye uyuyordum. ha hemen geçmiyor işte ama bi gün bi bakıyorsun artık bir şey hissetmiyorsun artık.

1.5 ayda zaten ağlayacağını ağlayıp, efkarını yaşamışsındır. biraz artık farklı şeylere odaklanmayı deneyebilirsin. inan sırf yemek vs yapmak bile kafa dağıtan şeyler.

başkasını bulmak işi daha da kötü yapar büyük ihtimal. hem yeni kıza da yazık olur.
0
april12th
(13.09.16)
burda başkasını bul diyenlerin sözünü dinleme arkadaşım. kendini, özellikle başkasını kandırmaya hakkın yok.
0
grace margaret mulligan
(13.09.16)
çok benzer durumdayım. o başkasının olma ihtimali insanı öldürüyor resmen. geçmiş olsun. gel oturup içelim.
0
tughan
(13.09.16)
ben de mart'ta terk edildim, vay anasını ya 6 ay olmuş. terk ettikten bir ay sonra başkasıyla birlikte olduğunu (pardon, bir ay bile değil 20 gün) benim de artık kendime bir yol çizmemi istediğine dair gayet rahat, soğukkanlı bir mesaj atmıştı. 20 günde başkasını bulmuş adam, ben köpek gibi acı çekiyordum. 20 gün lan. kafayı filan yedim o dönem, hala aklıma ara ara gelir üzülürüm. o acı tamamen asla geçmeyecek. ben 4 ay tedavi gördüm, yeni bitti. orda duruyor o. adam anksiyetemi filan tetiklemişti artık. panik atak geçirip duruyordum evde, üstüne depresyon vardı, yataktan çıkamadım. burada sana verebileceğim tavsiye, mutlaka yataktan çık, bir şeylerle meşgul ol, kafan hep dolu olsun.
0
nice tnetennba
(13.09.16)
beyler beni de yazın 5 senelik ilişkim aldatılmakla bitti 2 ay önce. harbiden toplaşıp içsek kederimizden kadıköyü öldürürüz

cevap; geçecek diye umup bekliyoruz :) erkeğe çok daha fazla koyuyor bu tip şeyler. atlatmamız çok daha uzun sürüyor.
0
dannyb
(13.09.16)
geçecek o acı. sonra mutlu olacaksın.
0
sen git ben geliyorum
(18.09.16)
neredeyse 4 yil oldu gecmiyor koydugumun acisi. sadece alisiyorsun ve ilk baslardaki kadar tuhaf gelmiyor hissettiklerin. baskasini bul demek kolay ama birisiyle samimi vakit gecirmek var, bir de sen onunla sadece vakit gecirdigini bilerek vakit gecirmek var. sansin varsa cabuk atlatirsin.
0
bim tribi
(20.09.16)
(15)

Kavurma sevmeyen var mı?

ceann deas
Hayvan öldürmeye karşı olanlar dışında benim gibi gerçekten tiksindiği için kavurma sevmeyen, kokusuna dahi katlanamayan var mı? Çevremdeki herkes, tanıdığım en çıt kırıldım, en kokoş kızlar bile "kavurma sevilmez mi ya" diyor. Bu kavurmayı sevmeyen bir ben mi varım be?
Hayvan öldürmeye karşı olanlar dışında benim gibi gerçekten tiksindiği için kavurma sevmeyen, kokusuna dahi katlanamayan var mı?

Çevremdeki herkes, tanıdığım en çıt kırıldım, en kokoş kızlar bile "kavurma sevilmez mi ya" diyor. Bu kavurmayı sevmeyen bir ben mi varım be?
0
ceann deas
(12.09.16)
ben de eskiden sevmezdim, özellikle yağlı ve sert olduğunu düşünürdüm. sonraları kavurmayı dışarıda yemeye başlayınca anladımki bizimkiler beceremeyormuş bu kavurma yapmasını. çok yağlı yapıyorlarmış. şimdi seviyorum, ya zevklerim değişti ve alıştım ya da o lokantalarda yediklerim güzel. bilmiyorum.
0
mete kudur
(12.09.16)
Ben sevmiyorum. Böyle dışarıda kaşe büfede tost, pidecide pide şeklinde olursa 1 (bir) ısırık alabilirim ama.
0
nawar
(12.09.16)
Yumusacik, hicbir sey konulmadan (sogan vb olmadan) haslanmis kavurmaya kimyon da konuldu mu, suyuna ekmek banildi mi...
Of of. Gurbetci camisine gitsem dagitiyolar midir acaba :D
0
kuehles blondes
(12.09.16)
benim o.
önceden hiç bir sorunum yoktu löp löp götürürdüm. şimdi hiçbir et çeşidini ağzıma süremiyorum. sürsem de sindiremiyorum . çiğnediğimde sonsuza kadar sürecekmiş gibi geliyor. kokusu da cabası. şu an her yer et kokuyor allahım ağzımdan nefes alıyorum hayatta kalmak için. tam bir survivor
0
dene
(12.09.16)
lisede önümde oturan kızın babası bakkaldı. ekmek arası kavurma getirir dururdu. ondan ötürü bir tiksintim var.
lezzetli yapılırsa yenir elbet ama çok da aramam. geçen babamın canı çekti diye ambalajlılardan aldım bir tane, tadı tuzu yoktu yağlı anlamsız bir şeydi. anlamadım insanlar nerede yiyor bunu canları çektiği zaman.
0
gang leader of wasseypur
(12.09.16)
kesinlikle sevmem, yemem ve kokusuna dahi tahammül edemem.
0
fragile lady
(12.09.16)
Evde yapamiyollar.
0
stereoseyfi
(12.09.16)
küçükken bi kere yiyip sevmemiş ve yıllardır sevmiyorum diye gezmiştim ki ete bayılan biriyim. bu sene tekrar yedim ve bayıldım. koyun eti sevmiyorum genel olarak tahminimce o yıl koyun kestiğimiz için koyun etinden yiyip sevmemiştim sonra da hiç kurban kesmedik zaten. dana etinden yapılmışını yedim işte bu sene 3 4 ay önce bayıldım sonra tekrar koyundan yedim eh çok iyi değil. olay dana ya da koyun olması bence
0
nundu
(12.09.16)
Ben severim yerim
0
basond
(12.09.16)
kurban etinin kokusunu hic sevmiyorum. o yuzden evde kurban eti yemiyorum.
cevap: sevmiyorum ben
0
exlibris
(12.09.16)
ben de sevmiyorum. et sevmeme rağmen kavurma ile hiç aram yok. köfte, döner, sebzeli sote, kebab vs. severim ama kavurma bana çok yavan ve yağlı geliyor. yalnız birkaç kez van'da kavurmalı yumurta yemiştim kahvaltıda (bkz: van kahvaltısı) o güzeldi bak.
0
köstebek kurabiye
(12.09.16)
E bana nick birakmamissiniz zalimler+1
0
bir3iki7
(12.09.16)
Kurban eti yemem ben de..

Bunun haricibde beyin, sakatat, kavurma, ciger vb de yemem. Kokorec yerim ama.
0
brad pitt
(12.09.16)
senede bir kez yediğim için güzel geliyor. ama sık sık yenecek bir şey değil bana kalırsa.
0
kaledekiyalnizlik
(12.09.16)
ben nefret ederdim. zaten su an vejetaryanim. bana hep kokusu feci gelmistir, kurban kesimine de dayanamayan bi bunyeydim zaten cocukken.
0
beriberi
(12.09.16)
(3)

Yasaklı Sitelere Girmece

mattiadestro
iyi bayramlar ahali.malum artık dns de kurtarmamaya başladı. nasıl bir çözüm üretebiliriz? sözlükte başka ülkelerin proxylerini paylaşanlar olmuş, bunlarla girersek güvenlik sıkıntısı olur mu? bir de hız düşer mi? bir de bir-iki vpn denedim ancak ping çok artıyor, fotoğraf açıyorsun normalde 2 saniy
iyi bayramlar ahali.

malum artık dns de kurtarmamaya başladı. nasıl bir çözüm üretebiliriz? sözlükte başka ülkelerin proxylerini paylaşanlar olmuş, bunlarla girersek güvenlik sıkıntısı olur mu? bir de hız düşer mi?

bir de bir-iki vpn denedim ancak ping çok artıyor, fotoğraf açıyorsun normalde 2 saniyede gelen şey 15 saniyede geliyor. var mı düşük gecikmeli vpn vs?
0
mattiadestro
(12.09.16)
ben taracıyı kurulan hotspotshield ve türevlerini kullanıyorum, birden fazla tarayıcı olduğu içinde normal internet hizmetlerimi normal kullandığım tarayıcıdan gerçekleştiriyorum, ama bi' siteye girdim türktelekom bilmemne uyarısı verdi, o linki diğer tarayıcıyla açıyorum. (chrome mesela)

işe yarıyormu(hız yavaşlıyormu) bilmiyorum ama benim kullandığım sistem bu.
0
mete kudur
(12.09.16)
@mete kudur bende hotspot'u denedim, hem de elite aldım bir aylık ancak hız tatmin etmedi. almanya üzerinden bağlanınca bile ping yüksek.
0
🌸mattiadestro
(12.09.16)
Google Chrome
TouchVpn
Ultrasurf

En hizlisi ise psiphon3. Bunu pcye indirip kullanmak istediğinde acman gerekiyor. Hızı mükemmel.
0
Polaroid
(12.09.16)
(1)

Kpss vb. sınavlar için matematik dersi anlatan site var mıdır?

shaqkin
Sanki sözlükte bir ara denk geldim gibi hatırlıyorum ama bulamadım. Youtube kanalı falan da olur.
Sanki sözlükte bir ara denk geldim gibi hatırlıyorum ama bulamadım. Youtube kanalı falan da olur.
0
shaqkin
(12.09.16)
www.matematikkolay.com
0
mete kudur
(12.09.16)
(4)

torpil patlatanları nasıl şikayet edebiliriz?

nemo problemo
sabahtan beri durmuyorlar. sadece bayramla alakalı değil. normalde de çok patlatıyorlar. tam olarak kimi şikayet etmek lazım? satan bakkalları mı? kim üretiyor bu lanet şeyleri. çoluk çocuk korkuyor.
sabahtan beri durmuyorlar. sadece bayramla alakalı değil. normalde de çok patlatıyorlar. tam olarak kimi şikayet etmek lazım? satan bakkalları mı? kim üretiyor bu lanet şeyleri. çoluk çocuk korkuyor.
0
nemo problemo
(12.09.16)
kurtuluş mu? kurtuluştaydım ve 2 saat boyunca durmadılar. polisin bi işe yarayacağını sanmam.
0
yoggi
(12.09.16)
şikayet sonrası salıveriliyorlar, bi' youtuber vardı torpici adam; dükkanların içine, insanların üstüne filan atıyordu torpilleri ve üstüne üstük reşit de bir adamdı ama salıverilmiş.

En temiz yolu, çıkıp dövmek. Şimdi bir kaç humanist arkadaş ''hop'' birader diyebilir ama malesef başa gelmeyince anlaşılmayacak şeyler bunlar. insan sinirden kuduracağına bir hamle yapıp hamlesinin getirilerinden kudursa daha sağlıklı olur düşüncesi içindeyim bunca yıldır.
0
mete kudur
(12.09.16)
dövdün mü suçlusun, çocuk , anası babası polis,reşit olmayan hayvan evladına şiddet suçu, mahkeme, oğlum bak git olayı.

kekolar, olmaz yani o iş.
0
killerbee
(12.09.16)
olur olur, yıllardır oluyor. zaten bahsini ettiğim hamle yapıp hamlenin getirileriyle uğraşmakta bu. Şikayetçi olurlarsa -ki genelde olmazlar olsalarda birilerini dövdün diye suçlu olmazsın suçlanırsın. o davadan da birşey çıkmaz zaten(çıkmadığı görülmüştür, ola ki çıktı bu da mümkün ancak hamlenin getirisi zaten bu). en fazla ailede senin üzerine gelir. kekoluk mu bu yapılan sanmıyorum, basit bir adalet sadece. insanlar kurallara uymazlarsa bunun bir sonucu olduğunu ve buna katlanmak zorunda olduklarını bilmeliler, bunu sağlamakla yükümlü devlet yapıları var ancak, onların sistemi de bu şekilde bunları es geçerek çalışıyorsa, korkak olarak evde sinirden kendi kendini yemek yerine bu hem daha faydalı hem daha ahlaklı hem de daha akılcı(bu önemli) bir yol olarak görülüyor bana.

Ayrıca unutmayın "taviz verene başkaları, kavga çıkarmadığı için belki aferin der ama kimse onu şerefli ve haysiyetli saymaz."
 şeref haysiyet meselesi değil aslında olay.

Kavgacı olmamak efendi olmak iyidir, insanlığın olmazsa olmaz şartıdır ancak bunu yabancı dil bilmek gibi düşünebilirsiniz, karşınızda ki fransız eğer fransızcadan başka birşey bilmiyorsa onunla anlaşmak için ya alternatif yollar bulacaksınız ya da onunla fransızca konuşmak zorunda kalacaksınız. konuşmamayı tercih etmek de var, işte burada fransız halden anlayıp konuşmamayı tercih etse siz haklısınız, o zaman kavgacı olarak nitelendirdiğiniz bizler kekoyuz ancak fransız halden anlamayarak sizi ve ailenizin özel sınırına girerek fiziksel(bu da önemli) rahatsızlık vermeye devam ediyorsa burada onun dilini konuşmaktan ya da alternatif uzaklaştırma çabalarına girmekten başka şansınız yok. Her haltı birbirine vurarak sonuçlandıran bir karakter yapısından bahsetmiyorum, Allah'ın yarattığı bu dünyada güç çok acı bir şekilde lazım olan metadır. kavgadan kaçınmanız sizi iyi bir insan yapmaz, onu tercih etmemeye olabildiğince özen göstermeniz sizi iyi bir insan yapar.

edit: üstüne üstlük özel olarak bu olayda illa bunu yapan kişiyi hastanelik etmeye gerek yok, çıkıp 2 hayt höyt demekle de kurtulunabilinir, çünkü zaten karşınızda ki suçluluk duygusu içinde olacaktır. o yetmezse yakalayıp 2 - 3 vursanız ne siniriniz kalır ne de bu olay bir daha tekrarlanır. burada asıl mesele, etkisiz hale getirmek yani onun sizi yenebilme umudunu kırmak eğer onu kıramazsanız karşınızdaki de sinirlenerek üzerinize tekrar gelmeye çalışacaktır. cezanın olmazsa olmaz maddesidir caydırıcılık ve korku (bkz: cehennem anlatısı)
0
mete kudur
(12.09.16)
(9)

Neden kurban etmek?

mrsmoon
Herkese selamYeryuzundeki tek tanrili cok tanrili olsun kurban rituelinin neredeyse butun din ve inanislarda oldugu bir gercek. Muslumanlar tek tanrili dinlerin peygamberi ibrahim oglunu oldurmek yerine bir buyukbas hayvan kestigi icin yuz yillardir kurban bayrami gelenegini surdurdu. Adaklar adaniy
Herkese selam

Yeryuzundeki tek tanrili cok tanrili olsun kurban rituelinin neredeyse butun din ve inanislarda oldugu bir gercek. Muslumanlar tek tanrili dinlerin peygamberi ibrahim oglunu oldurmek yerine bir buyukbas hayvan kestigi icin yuz yillardir kurban bayrami gelenegini surdurdu. Adaklar adaniyor, kurbanlar kesiliyor. Burada iki yuzlu hayvan severlik yapmak degil amacim, zaten sofrasindan eti eksik etmeyen kimse tutup da kurban bayraminda hassaslasmasin. Ben bir seyi anlamak istiyorum, eski dinlerde siddetli kuraklik veya yagmurlar dinsin diye tanrilara adaklar adanir, onlarin gonlu hos tutmaya calisilirmis. Bilim yok, neden-sonuc iliskisi zaten yok, evrenin isleyisine dair bir bilgi kirintisi da yok. Ya da var da simdi oldugu gibi bir materyal dunyada yasamiyorlar. Su anda neden kurban kesiyorsunuz? Yani bu kurbani allah icin mi kesiyor muslumanlar yoksa kendileri icin mi? Yoksa ikisi ayni sey mi? Bir de masumun canini almak gunah degil mi? Masum insan veya "ogul" olmayinca bir sorun yok mu? Bu sorularin tek bir cevabi yok bana kalirsa. Bir suru cevap verilebilir, ben sizin cevaplarinizi merak ediyorum. Size gore, sizin dininiz ne soyluyor?
0
mrsmoon
(12.09.16)
Kurbanın amacı tanrıların egosunu tatmin etmek. Kurban kadının en güzeli, hayvanın en besilisi, erkeğin en güçlüsünden olur. Bir dövüş ya da spor müsabakasında akan kanlar, ölenler ya da o müsabakayı kazananlar olur. Hepsi tanrıları mutlu etme olayı.

İbrahim'in kurbanı ise tanrının İbrahim'i testi şeklinde. Son dakikada ise oğlunu kesmesini engelleyip, koç indiriyor gökten. İnsan kurbanına son için. Yunan mitolojisinde de benzeri vardı. Altın postlu koç muydu? Mobildeyim üşendim şimdi.

Bu arada et yemek ve kurban bayramına karşı olmak çok farklı konu. Aşın şunu artık. Mantıklı argümanlar ile gelin. Çünkü bu "sevişmeye karşı değilsen, tecavüze neden karşısın?" demek gibi. Hayvanların kesilmesi ile binbir işkence sonunda katledilmesi arasındaki farkı göremiyorsan, hatayı kendinde arayacaksın. Sokaklarda kovalayan, düşürmek için bıçaklanan, ayakları bağlanıp oradan oraya sürülen hayvanlar; onlar kesilmeden önce şehrin kaç gün leş gibi kokması, kesildikten sonra etrafın kan gölüne dönmesi, her yere kelle kemik gömülmesi, denizin kana bulanması; hastanelerin ellerini, bacaklarını vs. kesmiş sözde kasaplar ile dolması bence normal değil. Ha sen kurbanını alır, yetkili/görevli yerlere verirsin, onlar da bunun için ayrılmış olan yerlerde keser (çeyreğinden azının yaptığı gibi) o başka. Gel o zaman et konuşalım.
0
nawar
(12.09.16)
Kurban, "Allah'ım, seni çok seviyorum, gerekirse uğruna canımı veririm ama sen canımı ya da başka bir insanın canını istemiyorsun; o zaman al bu en değerli varlığım senin olsun" demektir.
0
fragile lady
(12.09.16)
İman etmeyle ilgili konular bunlar. Çok kere burada konusulsa da inanmayan inanmiyor, inanmak istemiyor. Diyecek fazla bir sey yok. Allah celle celaluhu emreder , kul da gerekeni yapar. karşı çıkma, sorgulama, direnme, söz konusu olamaz. Her şeyi yaratan O dur. Kurban Allah celle celaluhu icin kesilir. müslüman icin fıkıhta vaciptir. Kıyamet kopmazsa gelecek sene yine kesilecek. Bu böyle sürer. Aslina bakilirsa mesele hayvan sevgisi falan da degil bazisi icin. Hayvandan önce insandır mühim olan ve ortadoğuda yok yere öldürülen çocuklara bakar, onları düşünür. kurban sene de bir kez oluyor ama onlar 5 yılı aşkın bir süredir aralıksız öldürülüyor. konu uzun..
0
1adam
(12.09.16)
işlenen günahların kurtarmalığı olarak kurban kesilirdi. yani bir nevi fidye idi. şu an müslümanlar fakir fukara et yesin diye kesildiğini zannediyor :))
0
cekilmis gayfe
(12.09.16)
@fragile lady +1

Bir sebebi o. Bir diğer sebebi biz müslümanlar için, (bkz: infak)a alışma şeysi diye düşünüyorum şahsen. Çünkü infak etmek Kuran'da bir çok defa geçiyor ve emir bu aslında. Yani farz. Kurbanın vacip olduğunu söylüyor anneannem. Olaya vâkıf değilim ama kevser suresinde geçiyor mesela. "Şüphesiz biz sana Kevser'i verdik. O halde rabbin için salât et ve kurban et. Muhakkak ki sana kin besleyen ebterdir."

Kevser kelimesinin somut bir anlamı yok, soyut bir anlamı var. Bunun karşılığı olarak rabb için salât etmek ve nefsin aşırılıklarını boğazlamak istenir. Venhar kelimesinin bir anlamı elini boğazına götürmek/boğmak demekmiş. Allah katında intihar haram olduğuna göre, Allah'ın bu ayette kendi olumsuz/yıkıcı yönlerimizi rabbimiz için kurban (yaklınlık vesilesi) etmemizi istediği açık.

Ha, psikolojide sahiplenme, sahip olma içgüdüleri incelenmiştir. Kendimde bile bir güce sahip oldukça kaybetme korkumun arttığını çok görürüm. Para mesela, ya da irade, ya da güzellik vs. Malının çokluğuna göre zekat vermek zaten farz, infak etmek emir, insanın bir kez daha Allaha yakınlık olması için kendi malından sağlıklı ve huzurlu şekilde feda edip fakire ihtiyaçlıya gömmesi ancak bir güzellik olabilir.

Bütün sorun cana kıymaksa, bitki yerken de cana kıyılıyor. Onlar da can. Halbuki bir denge var, bu dengede hayvan eti de yer almış durumda. Bence cana kıyarken hangi zihniyette ve hangi duygularda olunduğu, hayvana bitkiye eşyaya nasıl davranıldığı çok daha önemli. İnsanı insan yapan davranışlarıdır, hele ki fark atmamız gereken varlık, bizim gibi etçil veya otçul olan hayvanlarken.
0
yaren
(12.09.16)
>Su anda neden kurban kesiyorsunuz?

eee işte bu da dinin neden büyük ve güçlü bir silah olduğunu gösteriyor işte. bir diğeri de seks. ikisi de "satar." her zaman.

kulaktan kulağa doldurma şeklinde yayılmış bir bilgi kırıntısını insanlar sorgulamaktan bile acizler. orada bile kitliyorlar kendilerini. "sorgularsan şeytana uymuş olursun" çünkü. zaten din kendi içinde farklı bölümleri, farklı bölümlerle (ya da bir anlamda teorideki bilgilerin pratikteki eylemlerle) çelişmesiyle meşhurdur. "sorgularsan şeytansın" diyen adamın bunu demek için baz aldığı kitapta "insanın aklının yüceliğinden de" bahsedilir mesela. :)) böyle daha tonlarca şey var. arap saçına dönmüş. (arap da güzel ironi oluyor bu arada) çöz çözebilirsen. kurban güya; insan kurbanını sonlandırmak için var di mi? hala orta doğuda kafa kesiyorlar ama. en bariz örneği de ışid. :D şimdi birileri "gerçek islam bu değil" diyecek. yine konu kilit olacak.

şu an kurban kesmenin hiç ama hiç mantıklı bir argümanı yok, kim ne derse desin. tek bir günde haddinden fazla sayıda ve insanlık dışı yöntemlerle (çığrından çıkmış bir açgözlülük, gözü dönmüşlük, şımarıklık gibi geliyor gözüme ve parfüm filmindeki toplu seks sahnesinden hiç bir farkı da yok) hayvan katliamıdır bu. kimsenin "belli bir ruh" taşıdığına inanmıyorum. "ahh canım babam" diye duygusallaştırmaya gerek yok bu mevzuyu. bir duygusal çakal kesim de şey der; "ya sizler nasıl insanlarsınız, senede 1 kez sofrasına et girecek insanların, lokmasına müdehale ediyorsunuz." geçelim bunları babacım. sen bu kadar naif bir zihniyete sahipsen, zaten dünyada gıda tüketimi için her daim kesilmiş olan et stoğundan, yılın 365 gününden herhangi birinde gider, efendi gibi alırsın eti, ve yardımını yaparsın. daha kendini inandıramayacağın bir argümanla çıkma yani benim karşıma. insanlık toplu bir bilinç geliştirip; o kadar yüce kabul edilen bir dinin yollayıcısı Yaradan'ın karşısında kalbini açarak "Allah'ım, günümüzde artık kurban kesmemize gerek yok, gönlümüzden geçen şekil budur" dese, herşeye gücü yeten Yaradan'ın böyle bir tutum karşısında şefkat göstermeyeceğini düşünebilir miyiz mesela? düşünürsek en başta zaten O'na hakaret etmiş olmaz mıyız? off off. daha böyle bir sürü şey işte. her durumda kendi kendini kitleyen bir insan ırkı....

bu arada ateist değilim. şimdi hemen error veren zihinler tanımlamak zorunda hissedeceklerdir nöronlarının izniyle. deist ve panteist sayılırım. tabi aklın yolu birden yola çıkarak dinlerden de yararlanıyorum. en başta taoizm geliyor, sonra budizm, daha sonra da mesnevi.
0
matrix
(12.09.16)
İslamiyet özelinde değil, genel olarak "kurban etme"nin mantığını düşünerek söylüyorum ki; fedakarlık göstermek, sadakat ispat etmektir esas dayanağı. Kişinin, ilahına, kralına, ustasına vs. bağlı olduğu kişiye sadakatini, ona olan sevgisini, bağlılığını, ona verdiği değeri göstermek üzere, kendisi için önemli olan bir şeyi onun yoluna feda etmektir kurban etmek/kesmek. Mesela halaların teyzelerin hep ağzında olan "gurban olurum sanaa" lafı; "seni o kadar seviyorum ki, o kadar kıymetlisin/güzelsin/vs.sin ki sana hiçbir şey olmaması için ben kendi canımı feda ederim" anlamına gelmez mi?

Müslüman olan da malı mülkü varsa; o mal mülk kendisine ait olmadığından, tüm insanların sorumluluğu tüm insanlığın üzerinde sayıldığından, malından fedakarlıklarda bulunması gerekmektedir. Zekat verecek, kurban kesecek, sadaka verecek, konu komşuyu gözetecek, kimsesiz çocuklara bakacak vs. Sosyal sorumluluk gibi bir şey yani. Allah emir veriyor, inanan da uyguluyor, bu kadar basit. Hatırlatmak istiyorum ki İslamiyet'te Allah'a bir şey sunmak, vermek gibi bir anlayış yok. "Allah kabul etsin" lafı da "Allah beğensin, alsın eti kurbanı" anlamına gelmiyor, "Bilmeden bir eksiğimiz gediğimiz yanlışımız varsa Allah affetsin, niyetimizi biliyor, niyetimizle değerlendirsin yaptığımızı" anlamına gelir.

Et ve kurban bayramına karşı olmak meselesine gelince gerçekten (burada da olduğu gibi) gülünç durumlara düşüyor insanlar. Bayrama karşı olmayı, işi hayvanlara işkence noktasına getiren insanlara karşı olmakla açıklamaya çalışan insanlar oluyor. Bayrama (ve kurban kesimine) mı karşısın, hayvana kötü muameleye mi? Henüz kendi bile bunun ayrımını yapamamış insanlar mantıklı argümanlar bekliyor.

Benim bir tanıdığım var. Sene boyunca facebookta vegan propaganda yapar. Et, süt, yumurta, hayvandan herhangi bir şey almayı cinayetle falan denk tutar ve bunu sene boyu yapar. Kurban bayramı gelince de bayramla ilgili olur paylaşımları. Kafeste kuş beslemeye bile karşı olan bir insanın, toplumun büyük bir kısmı tarafından hayvan boğazlandığı günlerde konuya ilgisiz kalması düşünülemez elbette. Bana bir tek o kızın yorumları samimi ve mantıklı gelir. Çünkü duyduğum tek "tutarlı" yorum yapan insan (yaşam tarzıma, beslenme alışkanlıklarıma ve inancıma uygun olmasa da) kendisidir.

Derdi sokakta koşan danalar, sağa sola atılan işkembeler olan adam bunları konuşur, acemi kasaplığı konuşur, belediyelerin tesislerinin yaygınlaştırılması gerektiğini falan konuşur. Yahut hayvan kesimine karşıdır, bunun için de kurban bayramını beklemeye gerek yoktur. Derdinin ne olduğunu kendisi bile anlamamış insanları çok da dikkate almamak gerek.
0
plajda baretle dolasan muhendis
(13.09.16)
çünkü paganlar
0
bardakigüneşgözlüğü
(13.09.16)
çünkü günah yalnız kanla temizlenir. Ve insan doğuştan günahkardır(bu kısmı değişebiliyor) bu yüzden isa kendini adamıştır ve ölmüştür.(hristiyan, bu nasıl yazılıyor ya? neyse)

edit: aslında uzatmadan bırakacaktım, çünkü iman kelimesi kendi anlamı gereği içinde çelişmez çelişki barındırmaz diye ama dayanamadım.

tanrıların nedenini anlamadığım bir şekilde ticarete meyli var. yani benim her denk geldiğim anlatıda, şunu yaparsan şöyle bunu yaparsan böyle olur(cennet, cehennem ya da yeniden doğma(reankarne mi diyorlar) üstüne üstlük feragat eder ve razı gelirsen duble güzellik gelir seni bulur. adak adamak, dilek dilerken para vermek, çaput bağlamak ve dua etmek de dahil bunlara. birşey isterken önce sen birşey ver deniyor herhalde, en kötü ezel dizisinde ki sinemada ölen adam gibi ''yalvar'' deniyor.

dua yalvarma değil mi ? bi' yüceltme eylemi. her yüceltme eylemi 2 yönlüdür aslında, çünkü 1 taraf yücelirken diğer taraf küçülmek zorundadır. yani 1 taraf durduğu yerde dursun diğerini göklere çıkaralım meselesi değildir asla. yücelik, agalık, güç varlığını tezatlarıyla sağlar. daha da açayım aklınız ateşlemeyi başlatamamış olabilir; aganın gücü marabanın güçsüzlüğünden gelmez(yanılgı bu) yani maraba güçsüz diye aga güçlü değildir, aga güçlü oldukça maraba daha da güçsüzleşir. aga gücünü marabadan almaz ama maraba güçsüzlüğünü agasından alır. oysa maraba sandığı kadar güçsüz değildir, neler uğruna nelerden vazgeçildiği kıymetli bu durumda, neden sorusu anahtar sorudur, oysa sistem nasıl sorusuna cevap buldukça çalışır.
0
mete kudur
(13.09.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.